preloader

Sinemanın Başrolde Olduğu Kitaplar

07.11.2023
Sinemanın Başrolde Olduğu Kitaplar

Yazı Boyutu:

Sinemayı birçok yönden ele alan ve bu heyecan verici dünyayı daha derinlemesine keşfeden kitap önerilerimize göz atın.

Çok büyük bir endüstri haline gelen sinemayı birçok yönden ele alan, sinemanın tarihinden çağdaş akımlara, yönetmenlerin vizyonundan teknik detaylara kadar geniş bir yelpazeyi kapsayan farklı kitapları bir araya getirdik. Keyifli okumalar dileriz!

Sinema Nedir?, André Bazin

André Bazin, sinema kuramı denince akla gelen ilk isim ve bir film filozofu. Bugün film çalışmaları diye bağımsız bir disiplinden, entelektüel bir uğraştan bahsedebiliyorsak, bu alan büyük ölçüde Bazin’in çalışmaları sayesinde oluştu. Fransız Yeni Dalga akımını ve auteur kuramını ortaya koyan, sinema tarihindeki en etkili yayın olan Cahiers du Cinema’nın kurucusu ve editörü, İtalyan Yeni Gerçekçi akımının en önemli kuramcılarından olan Bazin, Godard’ın “Sinema hayattır” düsturunu kırk yıllık kısa yaşamıyla özetlemiş biri.

Bazin, film çeker gibi, kare kare ördüğü yazılarında, “Sinema nedir?” sorusunun yanıtını; sinemanın öğelerinde, film dilinde, sinemanın diğer sanatlarla olan ilişkilerinde, Chaplin, Bresson, De Sica gibi büyük yönetmenlerde, Yer Sarsılıyor, Sahne Işıkları gibi başyapıtlarda arıyor. Sinema çalışmalarında temel metin kabul edilen “Sinema Nedir?” Renoir’ın söylediği gibi, “Bir gün sinema yok olsa da yaşamaya devam edecek” bir çalışma.

Yayınevi: Doruk Yayınları

Çevirmen: İbrahim Şener

The Story of Film, Mark Cousins

Film yapımcısı ve yazar Mark Cousins, film yapımcılarının hem zamanlarının tarihi olaylarından hem de birbirlerinden nasıl etkilendiğini gösteriyor. Örneğin, Douglas Sirk’in 1950’lerdeki Hollywood melodramlarının Rainer Werner Fassbinder’ın 1970’lerin Almanya’sına dair umutsuz vizyonlarını nasıl etkilediğini ve George Lucas’ın Yıldız Savaşları destanlarının Akira Kurosawa’nın Gizli Kalesi’nden nasıl büyüdüğünü gösteriyor.

Filmin Öyküsü üç ana döneme ayrılmıştır: Sessiz (1885–1928), Sound (1928–1990) ve Digital (1990–Günümüz). Filmler, hem film yapımcılarının üslup kaygılarını hem de zamanın politik ve sosyal temalarını yansıtan bölümler içinde tartışılıyor.

Yazar; Avrupa, Afrika, Asya, Avustralya ve Güney Amerika’daki sinemayı araştırıyor ve sinematik fikirlerin ve tekniklerin ulusal sınırları nasıl aştığını gösteriyor. Cousins, sürekli olarak kendisini film izleyen sinemaseverin rolüne yerleştirir ve sorar: ‘Bir sahne veya hikâye bizi nasıl etkiler ve neden?’ Bunu yaparken sinematik tekniğin kalbine iniyor. Film yapımcılarının ışıklandırmayı nasıl kullandığını, sahnelerin nasıl çalıştığını açıklayan çok sayıda dizi de dahil olmak üzere 400’den fazla fotoğrafla resmeden bu kitap, hem öğrenciler hem de sinemaseverler için önemli bir okuma.

Yayınevi: Pavilion Books

Türkiye’de Sinemanın Tarihi- Başlangıcından Günümüze, Savaş Arslan

Bugüne kadar çekilen 8.000’den fazla filmle Türkiye, dünyada en çok film üretmiş ülkelerden biridir. Bu üretken sinemanın eleştirel bir tarihi olan Türkiye’de Sinemanın Tarihi, hem popüler türleri hem de sanat filmlerini ele alarak, 1896’dan günümüze ülkenin sinema geleneğini bütünüyle ortaya seriyor. Sadece filmler değil, ülkenin kendisine has dağıtım sistemi ve izleme pratiklerini de tüm ilginç yönleriyle resmediyor.

Günümüzün gitgide çoğullaşan ve genişleyen sinemasal manzarası, kitap boyunca olduğu gibi, ülke ve dünyanın “hakikatleriyle” paralel olarak ortaya konuyor. 200 yılı aşan modernleşme tecrübesi, ulus inşası süreçleri, askerî darbeler, göç, krizler, devalüasyonlar, küreselleşme, dinî ve etnik hareketlerle Karagöz, minyatür ve hikâyeden modern sanatsal formlara geçiş gibi bütün sosyoekonomik, kültürel ve politik bağlamlar sinemayla ilişkilendiriliyor.

“Kıyamet gibi hakikat” içeren Türkiye’de Sinemanın Tarihi, hayalle gerçeğin, popülerle sanatsalın, zorlamayla kendiliğinden olanın bir arada varoluşunu eleştirel bir yordamla anlama ve anlatma yönünde bir milat değerinde.

Yayınevi: Kronik Kitap

FilmQuake- The Most Distruptive Films in Cinema, Ian Haydn Smith

Teknolojideki inanılmaz gelişmelerden (Yurttaş Kane, 1941) feminist zaferlere (Wanda, 1970); Yeni Queer Sinema’yı başlatan filmlerden (Paris Yanıyor, 1990) kanun yapıcılara meydan okuyan diğer filmlere (Öldürme Hakkında Kısa Bir Film, 1988) – FilmQuake, sınırları sorgulayan, statükoya meydan okuyan ve bugün hâlâ hissettiğimiz şok dalgalarını yaratan filmleri sunuyor.

Bu kitap, günümüzde de film yapımcılarının Black Lives Matter hareketi ve Jordan Peele’nin kaçırılmaz Get Out filminden Bong Joon-ho’nun Parazit filmindeki zenginlerin hayatlarıyla ilgili çarpıcı çalışmasına kadar önyargı ve eşitsizlik temalarını nasıl ele aldığını inceliyor.

FilmQuake, gerçekten çığır açıcı eserler aracılığıyla sinema tarihini anlatırken, her birinin yaratıldığı bağlamı açıklayarak, amacı sürekli olarak sınırları sorgulamak ve beklentilere meydan okumak olan modern sinemanın kalbini gösteriyor.

Yayınevi: Frances Lincoln

Nuri Bilge Ceylan Sineması: Türkiyeli Bir Sinemacının Küresel Hayal Gücü, Bülent Diken, Graeme Gilloch ve Craig Hammond

Nuri Bilge Ceylan, sinemaseverler kadar eleştirmenlerin de övgüsünü alan filmleriyle uluslararası başarı kazandı ve yirmi birinci yüzyılın en özgün ve provokatif sinemacılarından biri olarak kendini kabul ettirdi. Buna rağmen film ve medya araştırmacılarının Ceylan’ın filmlerinin kendine has üslubunu, havasını ve temalarını keşfetme girişimleri sınırlı kaldı, Ceylan sinemasının temaları henüz kapsamlı bir sosyolojik ve eleştirel düşüncenin konusu olmadı.

Üç yazar, tartışmacı bir diyalog içinde birlikte yazdıkları kitapta buna girişiyorlar: Ceylan’ın filmlerine ayırt edici özelliğini veren “diyalektik etkileşim anları”nı, paradoks ve çelişkileri çözmeye değil, taklit ederek pekiştirmeye çalışıyorlar. Ceylan sinemasında süreklilik gösteren beş temel temanın izini takip ediyorlar: Yersiz yurtsuzluk, nostalji, göç ve yer değiştirme gibi tikel zaman ve mekân biçimlenimleri; süregiden bir hiçlik ve yokluk duygusu, yas, melankoli ve can sıkıntısı; metropoliten modernlik, ulusötesilik. Böylece Ceylan sinemasını filizlenmekte olan bir “Yeni Türk Sineması” bağlamında ele almak yerine, bu filmleri klasik Avrupa (özellikle Fransız, Alman ve Rus) düşüncesi, edebiyatı ve filmleriyle desteklenen ulusötesi bir bağlama yerleştiriyorlar.

Yayınevi: Metis Yayınları

The Cinema of Sofia Coppola: Fashion, Culture, Celebrity- Suzanne Ferriss

Suzanne Ferriss, Coppola’nın çalışmalarını çağdaş sanat, sosyal ve kültürel akımlarla geniş bir şekilde konumlandıran ilk kapsamlı analizini sunuyor. Ayrıca, Coppola’nın kendi yönetmen-yıldız kişiliği de dahil olmak üzere şöhret temasını araştırıyor ve Coppola’nın auteur statüsünün, film yapımcısının fotoğraf ve resimle olan karmaşık etkileşiminden türetilen orijinal ve farklı bir görsel stile dayandığını savunuyor.

Ferriss, Coppola’nın moda, kültür ve ünlülerle ilişkisinin karmaşıklığını yakalamak için baştan sona moda, film, görsel kültür, sanat tarihi, şöhret ve maddi kültür konularındaki akademik yaklaşımlardan yararlanıyor.

Yayınevi: Bloomsbury Academic

Bir Film Nasıl Okunur?: Sinema Dili, Tarihi ve Kuramı, James Monaco

Monaco, filme birçok farklı noktadan bakıyor; sanat ve zanaat, duyarlılık ve bilim, gelenek ve teknoloji. Filmin roman, resim, fotoğraf, televizyon, hatta müzik gibi diğer anlatı ortamlarıyla olan yakın ilişkisini inceledikten sonra filmlerin nasıl anlam ifade ettiğini ve daha da önemlisi bir filmin ne olduğunu en iyi nasıl ayırt edebileceğimizi anlamak için gerekli unsurları tartışıyor. Film meraklıları bu baskıda; yeni bir giriş, genişletilmiş bir kaynakça ve yüzlerce açıklayıcı siyah beyaz fotoğraf ve diyagram bulacaklar.

Yayınevi: Alfa Yayınları

Çevirmen: Tufan Göbekçin

Sinema ve Mimarlık, Derleyen: Celal Abdi Güzer

İzlediğimiz bazı filmler hayata bakışımızı değiştirir hatta katmanlaştırır. Bu kitap, bakışımızı hayattan sinemaya çevirmek için kaleme alındı. Bildiğimiz sokaklara, caddelere, evlere, yani mekânın farklı biçimlerine bakmaya davet ederken sinemanın mimariyle kurduğu yakın teması açık ediyor.

Tanıdık yerleri yabancı, yabancı olduğumuz yerleri tanıdık kılan sinemanın mimariden aldığı gücü analiz eden bu kitap, sinemayı anlamlandırmanın yeni anahtarlarını sunuyor. Celal Abdi Güzer’in derlediği bu çalışmada yer alan değerli yazarlar, hayranlıkla izlediğimiz filmlere farklı bir gözle bakmamıza olanak sağlıyor.

Sayısız kez izlediğimiz filmleri yeniden izleme isteği uyandıracak ve belki de kaçırdığımız başyapıtları keşfetmemizi sağlayacak bu kitap mimarları, sinefilleri ve sinefil adaylarını, beyaz perdeyle aramızdaki mesafeyi kısaltmaya çağırıyor.

Yayınevi: FOL Kitap

Çocukla Sinema: Çocuklarınız İçin Film Seçme Rehberi, Burak Göral

İyi anlatılmış bir hikâyenin iyileştirici gücü vardır.

“Akira Kurosawa’nın Yedi Samuray filmini oğlumla izlediğimizde o daha 8 yaşındaydı. Elbette iki bölüme ayırarak izlemiştik. Malum çok uzun bir film ve güçlü evrensel mesajına rağmen bize çok uzak bir kültür ve zamana ait. Yine de sinema tarihinin bu en önemli filmlerinden birini daha o yaşta hiç sıkılmadan izlemişti oğlum. Çünkü iyi anlatılmış bir hikâye her zaman hedefine ulaşır ve iyileştirici bir gücü vardır.”

Çocukla Sinema, 3-12 yaş arasındaki çocuklarınızla birlikte izleyebileceğiniz filmler konusunda size rehberlik etmek üzere yazıldı. Sizi sinemanın büyülü dünyasına davet eden bu kitap, çocuklarınızla yaşamsal doğru ve yanlışları sorgulamanın, onların duygusal zekâlarını ve bilişsel yeteneklerini geliştirmenin de kapılarını açacak.

Yayınevi: Doğan Kitap

Colours of Film : The Story of Cinema in 50 Palettes, Charles Bramesco

Sizi ilk uzun metrajlı filmlerden günümüze götürecek Bramesco, 50 ikonik filmi tanıtıyor ve renklerin bu filmlerin başarısında oynadığı önemli rolü açıklıyor.

Renk kullanımı filmin önemli bir parçası. Wes Anderson’ın pastelleri ve yumuşak tonları estetik açıdan hoştur, ancak rengi dikkatli kullanımı aynı zamanda duyguyu yorumlamak için bir kısayol görevi de görmektedir. Moonlight (2016, yönetmen Barry Jenkins) görüntü yönetmeni (James Laxton) ve renk uzmanı (Alex Bickel), renk kullanımının kahramanın gelişimiyle paralel olarak gelişmesi için çekimin doygunluğuna ve tonlarına ince ayar yapmak için 100 saat harcadı. Ve normalde siyah beyaz olan bir film üzerinde cesur bir kırmızı ışığın yaşamın, hayatta kalmanın ve ölümün güçlü bir simgesi olarak kullanıldığı Schindler’in Listesi’ni (1993, yönetmen Steven Spielberg) de unutmayalım.

Charles Bramesco, bu kitapta sinemanın sıklıkla gözden kaçırılan ama olağanüstü şekillerde kullanılan bir unsurunu tanıtıyor. Renk paletleri ve filmlerden sabit görüntüler kullanan kitap, sinema tutkunları ve renk tutkunları için yepyeni bir yaklaşım.

Yayınevi: Frances Lincoln

Sinema Yazıları, Mehmet Baydur

Kaleme aldığı yirminin üzerinde oyunla Türk tiyatro tarihinde kendi yerini oluşturan, öykü ve denemeleriyle yazınımıza yeni bir soluk getiren Memet Baydur’un kaleminden, sinema tarihinin “Baydurca” aktarımı Sinema Yazıları. 1999-2000 akademik yılında Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı’nda verdiği derslerin notlarından oluşan kitabında Baydur, sinema tarihini zengin bir yaklaşımla ele alıyor.

Sıradan izleyicisinden meraklı takipçiye kadar herkese hitap eden diliyle Baydur, 11. yüzyıldaki gökbilimcilerin icatlarından Lumière Kardeşler’in ilk gösterilerine, oradan günümüze çektiği çizgide sinemanın bütün bir hikâyesini anlatıyor. Orson Welles’ten Charlie Chaplin’e, Hitchcock’tan Renoir’a, Bergman’dan Kurosawa’ya tüm ustalara, Hollywood’dan Bollywood’a, Fransız, İtalyan, İngiliz ve Doğu Avrupa sinemasından Sovyet sinemasına, çizgi filmden bilimkurguya, tüm duraklara uğruyor. Sinemanın arkeolojisini yaparak açtığı kapıyı, sinemanın önemi, güzelliği ve tehlikesinin altını çizerek kapatıyor.

Sinema Yazıları, Memet Baydur’un rehberliğinde sinemasal bir yolculuğa çağırıyor.

Yayınevi: Kırmızı Kedi Yayınları

Bir Belgeseli Gerçekleştirmek, Michael Rabiger

Bir Belgeseli Gerçekleştirmek, kendi çalışmalarınızın gelişimine katkıda bulunacak, zaman aşırı ilkeler sunan, form üzerine kusursuz ve kapsamlı bir çalışma. Belgesel yapmaya hevesli olanlar kadar halihazırda belgesel yönetmenleri için de ideal olanı araştıran bu kitap, teorik olduğu kadar pratik açıdan da üretimin ve yeniden-üretimin tüm safhalarını mercek altına almakta. Ayn ı zamanda projeler, çekim pratikleri, fikir geliştirme süreçleri kitabın dokusunu oluşturmakta. Belgesel yapım sürecindeki hem kurucu temelleri hem de ileri meseleleri tartışan kitap, belgesel yapımına uygun bir fikri araştırmak ve bu fikri parlatmak, bir ekipman geliştirmek, belgesel için gerekli olan ekibi yönetmek, çekim sırasında kontrolü kaybetmemek gibi türlü ince ayrıntıyı da içeren muazzam bir metin.

Yayınevi: Ayrıntı Yayınları

Çevirmen: Çiğdem Asatekin & Feyyaz Şahin

{190344}

Meral Tabakoğlu
Meral Tabakoğlu Tüm Yazıları