preloader

Modanın Atık Sorununda Mitler Karşısında Gerçekler

Modanın Atık Sorununda Mitler Karşısında Gerçekler

Yazı Boyutu:

Tüm tekstil ürünleri geri dönüştürülebilir mi? Geri dönüştürülmüş elyaflar saf madde içerir mi? Tekstil atığı gerçeklerini mitlerden ayırıyoruz…

Moda temposunu ultra hızlı satış modelleriyle artırdıkça, trendler yıldırım hızıyla değiştikçe ve her gün yeni stiller ortaya çıktıkça tekstil atığı yönetiminin hayaleti gezegenimiz üzerinde korku salmaya devam edecek. Tekstil atıkları ve geri dönüşüm yöntemleri küresel tekstil atığı krizi için potansiyel çözümler olarak öne çıksa da bu yöntemler ne her şeyi içine dahil ediyor ne de sanıldığı kadar basit.

Kıyafetlerin geri dönüştürülmesine yönelik pek çok mit var. Şimdi onların gerçekleriyle yüzleşme zamanı.

Modanın Atık Sorununda Mitler Karşısında Gerçekler

Mit: Tüm tekstil atıkları kolayca geri dönüştürülebilir veya farklı bir amaçla kullanılabilir

Gerçek: Tekstil atıklarını geri dönüştürmek ve farklı bir amaçla kullanmak, atık yönetimi stratejisi için elbette elzemdir; ancak işin aslı öyle değil. Tüm tekstil atıkları kolayca geri dönüştürülemez. Kumaşlar çoğu zaman pamuk, ipek ve yün gibi doğal elyafların yanı sıra polyester, naylon ve akrilik gibi sentetik malzemelerden oluşan karışımlardır. Karma kumaşların bu kompleks birleşimi veya kumaşların içeriğinde sentetik elyaf olması onların ayrıştırılmasını zorlaştırır. Buna ek, hasar görmüş veya kimyasal işleme tabi tutulmuş kumaşlar, tasnifleri ve işlenmeleri zaman alıcı ve maliyetli olduğu için, geri dönüştürülmeye uygun değildir.

%100 pamuk, polyester veya yün gibi tek bir elyaftan dokunmuş kumaşların geri dönüştürülmesi, geri dönüştürülmüş son malzemede daha tutarlı bir kaliteyi garanti ettikleri için, genellikle daha kolay kabul edilir. Düğme, fermuar ve işleme gibi küçük bileşenlerse geri dönüşüm çabalarının karmaşıklığına fazladan katman ekler. Bu tip kıyafetlerin ayrılmasında farklı prosedürler devreye girer.

Mit: Çöpe atılan kıyafetler atık çalışanları tarafından yeniden kullanılmak üzere ayrılır

Gerçek: Standart çöp torbaları içinde elden çıkarılan tekstil atıkları, etkili ayrıştırma ve geri dönüşüm altyapısı eksikliği nedeniyle, arazilere atılır. Karışık atık yığınları, bozulma ve tüketici farkındalığındaki yoksunluk gibi nedenler kıyafetlerin yeniden kullanımının önüne geçer. Elden çıkarma pratiklerini artırmak adına kıyafetleri kaynağında ayırmak elzemdir ve bağışlama, değiş tokuş, ileri dönüşüm, geri dönüşüm kutularını doğru kategorize etme veya ikinci el pazarında satma gibi alternatif seçenekler değerlendirilmelidir.

Modanın Atık Sorununda Mitler Karşısında Gerçekler

Mit: Hazır giyimde iade edilen kıyafetler etkili bir şekilde yeniden satılır veya yeniden kullanılır

Gerçek: Kıyafetlerin iadesi yönetimi, özellikle hızlı moda markaları arasında, etkili olmaktan son derece uzaktır. E-ticaret platformları üzerinden satılan kıyafetlerin yaklaşık %25 ila %40’ı iade edilir. Hasarlı paketleme, eksik etiket veya deneme esnasında lekelenme gibi nedenler, markaların kıyafetleri aynı fiyattan satmalarını zorlaştırır. İade edilen kıyafetlerin gözden çıkarılmasının maliyeti incelenmesi, temizlenmesi ve yeniden paketlenmesinden daha tolere edilebilirdir. Dolayısıyla iade edilen kıyafetlerin göz ardı edilemeyecek boyutu ya atılır ya da ikinci el pazarlara satılır.

Mit: Kıyafetlere arazilere döküldüğünde doğaya karışır

Gerçek: Kıyafetler arazilerde çözünebilir; ancak süreç inanılmaz yavaştır. Oksijen azlığı, gün ışığı ve diğer nedenler pamuk veya yün gibi doğal elyafların onlarca hatta yüzlerce yıl boyunca ayrışmaya uğrar. Polyester ve naylon gibi sentetik elyaflarda bu süre çok daha uzundur. İşin aslı, kıyafetler ortadan kaybolmaz; uzun süre varlıklarını sürdürürler ve tekstil atıklarının çevre üzerinde yarattığı etkiye katkıda bulunurlar. Dünya çapında her sene 100 milyar kıyafet üretilir ve bunların yaklaşık %65’inin sonu arazilerdir.

Her yıl 50 milyon ton kıyafet, doğada çözünemeyeceği bilinse de, atık sahalarına boşaltılıyor. Bugün Avrupa’da kişi başına düşen tekstil atığı miktarı 15 kilogramdan fazla. Amerika’da ise bu rakam yıllık 31 kilograma ulaşıyor.

Modanın Atık Sorununda Mitler Karşısında Gerçekler

Mit: Yakma, tekstil atıkları için etkili bir çözümdür

Gerçek: Tekstil atıklarını ortadan kaldırmak için hızlı ve kolay bir çözüm gibi görünse de yakma işlemi, bariz çevresel ve sağlık sorunlarını beraberinde getirir. Kumaşları yakmak, aralarında sera gazı ve toksik bileşenlerin de yer aldığı pek çok zararlı kirleticiyi açığa çıkarır; bu kirleticiler sağlığı olumsuz etkiler. Pek çok lüks marka, marka imajlarını korumak veya sahtelerinin piyasaya girmesini önlemek adına satılmayan ürünlerini yakması nedeniyle eleştirilmişti. Bunun ardından AB, yakın zamanda satılmayan stoğun yakılmasını yasaklayan ve daha sürdürülebilir atık yönetim alternatiflerine yönelinmesini teşvik eden bir yasa geçirdi.

Mit: Geri dönüştürülmüş polyester, tüketici tarafından elden çıkarılmış polyester ürünlerden elde edilir

Gerçek: Geri dönüştürülmüş polyester, bilinen adıyla rPET (recycled polyethylene terephthalate), tüketici tarafından elden çıkarılmış plastik şişelerden, endüstriyel polyester atıklarından ve balık ağlarından elde edilir. Ancak endüstri-dışı geri dönüşümün çok ciddi bir sorunu vardır; döngü kırıldığında çevresel tüm çaba çöpe gider.

Döngüsel ekonomi üründen-ürüne geri dönüşümü yüceltir; bir şişe başka bir şişeye, kıyafetler ise kıyafetlere dönüşmelidir. Zira bir plastik şişe bir şort veya ayakkabıya dönüştüğünde yeniden bir başka şeye dönüşemez ve ömrünü tamamlar. İşin özü, plastikten-kıyafete geri dönüşüm ile moda endüstrisi herhangi bir atık şişeyi kurtarmaz; olan çöpten plastik bir şişe alıp başka bir çöpe polyester kıyafet atmaktır.

Modanın Atık Sorununda Mitler Karşısında Gerçekler

Mit: ‘Geri dönüşüm’ etiketi takılmış her kıyafet geri dönüştürülmüştür

Gerçek: Bir kıyafetin üzerinde geri dönüştürülebilirlik etiketinin olması onun gerçekten geri dönüştürüldüğünü göstermez. Aslen, kıyafetlerin %1’den azı geri dönüştürülmektedir. Altyapı eksikliği ve geri dönüşüm merkezlerine erişim sıkıntısı ile yetersiz bir araya getirme ve ayrıştırma sistemleri süreci aksatır. Hızlı moda endüstrisinin acımasız üretim döngüsü, mevcut geri dönüşüm teknolojilerinin yeterliliğini geride bırakır. Rakamlarla anlatmak gerekirse; hızlı modanın 48 saatte ürettiği kıyafeti geri dönüştürmek için 12 sene gerekir. Mevcut tempo, modada döngünün kapanmasından oldukça uzaktır.

Eğer endüstri karma elyafları ayrıştırmanın üstesinden gelebilirse, maliyetleri düşürürse ve çıktı kalitesini geliştirirse 2030’a kadar elyaftan-elyafa geri dönüşüm ancak %18 ile %26 oranlarına ulaşabilir. Bu ölçekte bir kapasiteye ulaşmak için yapılması gereken yatırımın miktarı ise 7 milyar euro. Ve bu sadece Avrupa için yapılmış bir hesap.

Zeynep Özar Berksü
Zeynep Özar Berksü Tüm Yazıları