Sanatçı Sohbetleri: Pelin Toğrul
Yazı Boyutu:
Aldığı duvar sanatı eğitimini çalışmalarına yansıtan sanatçı Pelin Toğrul ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.
Pelin Toğrul, doğadan ilham alan özgün eserleriyle, geçtiğimiz günlerde Bodrum Sanat Fuarı’nda sanatseverlerle buluştu. 3 Temmuz – 7 Temmuz 2024 tarihleri arasında düzenlenen BAF Bodrum Art Fair, Bodrum Herodot Kültür ve Fuar Merkezi’nde gerçekleşti.
Sanatın doğadan gelen estetiğini ve özgünlüğünü yansıtan Pelin Toğrul, fuarda kendine has üslubu ve eserleriyle dikkat çekti. Aldığı duvar sanatı eğitimini çalışmalarına yansıtan Toğrul, bu pratiği alışılmışın dışında, duvarlar yerine tuvallere taşıyor. Eserlerinde, doğanın derinliklerinden gelen ilhamla oluşturduğu benzersiz kompozisyonlar ve sanatsal anlatımlarla öne çıkan Toğrul, doğadan gelen güzellikleri sanatın büyülü dünyasıyla birleştiriyor.
Kendinizden ve işlerinizden bahsedebilir misiniz?
1982 İstanbul doğumluyum. Ortaokulda Notre Dame de Sion Fransız Lisesi’nde, lisede Robert Kolej’de ve Koç Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nde eğitimlerimi tamamladıktan sonra 10 sene kurumsal hayatta yer aldım. Daha sonra daha kalıcı ve yaratıcı bir işle uğraşmak istediğimin farkına varıp LaSalle College İstanbul’da iç mimarlık eğitimi aldım. Mezun olduğum sene kızım dünyaya geldiği için 4 senelik bir duraklama dönemim oldu. Bu 4 senenin sonunda iç mimarlık eğitimime paralel olarak duvar sanatı eğitimi aldım. Önce eskitme çalışmalarıyla geçmişi canlandırmaya başladım. Daha sonra hayvanlara ve doğaya sevgim ön planda yer almaya başladı. Doğanın verdiği huzuru kontrplak üzerine sıvayla dokunulabilir ve hissedilebilir şekilde farklı kompozisyonlar yaratarak uyguladıktan sonra akrilikle renklendiriyorum. Şu anda da ana temam doğa olmak üzere çalışmalarıma devam ediyorum.
Sanatla uğraşmaya nasıl başladınız?
Robert Kolej’de aldığım fotoğrafçılık eğitimi sanata başlamamın ilk adımlarıydı belki. Daha sonrasında iç mimarlıkla yaratmanın bana verdiği mutluluğu hissettim. Duvar sanatı eğitimi bana fotoğrafı canlandırma, o anı çalışmanın içinde gerçekmiş gibi yaşattığı duygusunu verdi. Bunun üzerine önce eskitme tarzı çalışmalar yapıp geçmişi canlandırmaya çalıştım sonra da aslında hepimizin ihtiyacı olan gitgide grileşen dünyamıza doğanın rahatlatıcı ve huzur verici duygularını katıp bu çalışmalarıma başladım.
Çalışmalarınızda hangi bakış açılarını ön plana çıkarıyorsunuz?
Çalışmalarımdaki en önem verdiğim konu sadece görmek değil hissetmek. Bu yüzden bütün çalışmalarımda izleyenlerin dokunmalarını ve hissetmelerini istiyorum. Doğanın hayatımdaki önemi, insanların doğa içerisindeki yeri, duyguları ve doğanın büyüleyici canlılarını konu alıyorum. Bu şekilde kompozisyonlar yaratıp izleyenleri doğanın içine çekmeye çalışıyorum.
Çalışmalarınızı hazırlarken ilham aldığınız noktalar nelerdir?
Doğa, doğadaki tüm canlılar, daha önce karşılaştığımız veya karşılaşmadığımız ama varlıklarını bildiğimiz hayvanlar, bitkiler ya da her gün yanından dikkatimizi vermeden, hissetmeden geçtiğimiz doğa harikaları ilham aldığım öncelikli konular.
Hangi sanat akımı sizi daha iyi tanımlar?
Sanırım Art Nouveau beni en iyi tanımlayacak dönem. Sanayi devrimine karşı çıkan bu akım sanırım benim de binalaşmaya karşı verdiğim bir tepki olarak döneme daha yakın hissetmemi sağlıyor.
Yaptığınız bütün işler arasında en heyecan verici ve özel işiniz hangisi?
Açıkçası tüm işlerimi yaparken çok heyecan duyarak çalışıyorum. Sonucunda ortaya çıkanlar beni çok mutlu ediyor. Son dönemde Antoni Gaudi’nin eseri olan Casa Battlo’dan esinlenerek oluşturduğum evleri, doğayla bütünleştirip canlıların yaşam alanlarını yansıtan çalışmalarda ayrı bir heyecan duydum, bunu söyleyebilirim belki.
Şu anda üzerinde çalıştığınız veya çalışmayı planladığınız işlerden bahsedebilir misiniz?
Doğa üzerine çalışmalarıma devam ediyorum, küçük bir seri olarak yaptığım doğa evlerini simgesel olarak genişletebilirim düşüncesindeyim. Bunun dışında yine doğayı kapsayan konularla ve sıva tekniğiyle farklı çalışmalar yaratmayı planlıyorum.
Güncel sergileriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?
Bu sene Antalya, İzmir ve Bodrum fuarlarında yer aldım. Önümüzdeki dönemde yine İstanbul’da gerçekleşecek IAAF fuarında yer alma ve ayrıca kişisel bir sergi açma planım var.
Pop Quiz
Sanatınızı üç kelimeyle tanımlayabilir misiniz?
Hissedilebilir, gerçekçi ve huzur verici.
İmkânınız olsa tanışmak istediğiniz sanatçı kim olurdu?
Kesinlikle Antoni Gaudi olurdu. Gerek mimari açıdan gerekse sanat ve düşünce tarzı açısından beni çok etkileyen eserleri var.
Tüm zamanların en önemli sanat eseri hangisidir?
Bu sorunun kültürel, tarihsel ve tarz olarak değişebilecek bir cevabı olduğu için tek bir cevap vermeye çekiniyorum. Örneğin Türk sanat tarihinde çağdaşlaşma açısından Osman Hamdi – Kaplumbağa Terbiyecisi önemliyken İspanya için Antoni Gaudi – la Sagrada Familia ve Casa Batllo ayrı öneme sahip. Bunun dışında Fragonard – the Swing; Van Gogh – Starry Night; Leonado da Vinci – Mona Lisa; Rodin – Thinking Man heykeli ve daha uzayacak bir listede hepsinin tarihte önemli yerlerinin olduğuna inanıyorum.
Türkiye ve dünyadaki galeri ve müzelerden en sevdikleriniz hangileri?
Pera Müzesi’nin geçmişten günümüze koleksiyonları, İstanbul Modern’deki farklı sanatların bir arada oluşu beni gezerken farklı yolculuklara çıkarıyor. Londra’daki National Museum ve Paris’teki Louvre Müzesi tekrar tekrar ziyaret ettiğim yerler arasında.
Evinizde hangi sanat eserinin olmasını isterdiniz?
Özellikle olmasını istediğim bir sanat eserinden bahsetmek çok zor, sanat eseri düşüncelere sürükleyebiliyor. Bu nedenle yerini belirledikten sonra duygularıma ve ruhuma hitap edenleri almayı daha çok tercih ediyorum.
Hangi şehir size ilham veriyor?
Yaşadığım şehir İstanbul’dan etkileniyorum ama çalışmalarımda ilham verici değil daha çok beni yönlendiren bir şehir İstanbul. Saklı ve doğal yerler bana ilham veriyor.
En son ziyaret ettiğiniz üç sergi hangileriydi?
Arter, İstanbul Modern ve Bodrum CaresseArt.
Sanatçı olmasaydınız hangi mesleği tercih ederdiniz?
Ekonomi eğitimim üzerine iç mimarlık okumam beni sanata yöneltti. Eğer eğitim hayatıma yeniden başlasaydım sanata öncelik verirdim. Sanırım görsel sanatlar okumak ya da mimarlık / iç mimarlık beni mutlu ederdi.
{273542}