Sanat Tarihi: Az Bilinen 6 Kadın Sanatçı
Yazı Boyutu:
Sanat tarihinde önemli yere sahip kadın sanatçıları bir araya getirdik. Sanata damgasını vuran kadın ressam ve heykeltıraşlarları şimdi keşfedin.
Sanat denince aklınıza ilk gelen isimler erkek sanatçılar ise şimdi bu kalıpları kırmaya hazır olun. Sanat tarihine damgasını vuran, ilk kadın ressamdan Empresyonist sanatçılar arasındaki en güçlü kadın ressama kadar az bilinen kadın sanatçıları keşfedin.
Caterina van Hemessen
Sanat tarihinde adı kayıtlarda geçen ilk kadınlardan olan Hollandalı ressam Caterina van Hemessen (1528 – 1587), şövale üzerinde görülen tuvale oto portresini yapan ilk ressam olarak önem taşıyor. Babasından resim dersleri alan sanatçının, 1554 yılında evlendiği ve bir daha fırça ve boyalarına dokunmadığı da biliniyor.
Louise Élisabeth Vigée Le Brun
Fransa Kraliçesi Marie Antoinette’in ressamı olarak isim yapan Louise Élisabeth Vigée Le Brun (1755–1842) imzalı Muhammed Derviş Han portresi Ocak 2019’da müzayedede yedi milyon USD’ye satıldığında, unutulan bu ismin sanat tarihindeki önemi hatırlandı. İlk kadın saray ressamı olan Le Brun, sanat eğitimi alamamasına rağmen, Fransız Sanat Akademisine kabul edilen ilk kadın ressamlardan olma özelliğini de sahip. Portrelerinde görülen sıcaklık ve rahatlık, o yıllar için oldukça çarpıcı sayılmış.
Berthe Morrisot
Ressam Berthe Morrisot (1841 – 1895) jüri tarafından seçilerek eserleri Paris Salonunda sergilenen ender kadın sanatçılar arasında yer alıyor. İleri yıllarda çalışmaları empresyonizm akıma yönelerek, 1874 yılında bu akımın öncüleri ile birlikte sergilere katıldı. Kullandığı yumuşak ışık ve renkler ve seçtiği feminen kompozisyonlar, eserlerini meslektaşlarınınkinden ayırıyor.
{771786}
Mary Cassatt
Empresyonist sanatçılar arasındaki üç kadın ressamdan biri olan Mary Cassatt (1844–1926), kendisini Avrupalılara kabul ettirebilmiş bir Amerikalı olarak, iki zoru başarmış. Amerikalı koleksiyonerleri de yönlendirebilen sanatçı, önemli eserlerin okyanus ötesinde görülmesini de sağlarken, kendi eserlerinde süslü salon hanımları yerine, çağdaş yaşamda aktif rol alan kadınları resmetmeyi tercih etmiş.
Camille Claudel
Yaşadığı yıllarda kadınlara yakıştırılmayan heykeltıraşlığa ilgi duyan Camille Claudel (1864 – 1943), bir ustanın atölyesinde dersler aldıktan sonra ünlü heykeltıraş Rodin ile yaşadıkları, onu büyük ustanın gölgesinde bırakır. Eserlerinin büyük kısmını imha eden sanatçıdan geriye birkaç heykel kalmış.
Gertrude Vanderbilt Whitney
Vanderbilt ailesinin kızı ve bir Whitney ile evlenen Gertrude Vanderbilt Whitney (1875 – 1942) çok erken yaşta sanata ilgi duyar. New York’taki Whitney Müzesinin kurucusu olmanın yanı sıra, ödüller kazanan bir heykeltıraş olarak isim yapar. Eserleri birçok şehrin meydanlarında yer almasına rağmen, kurduğu müze ile anılan sanatçı, hatırlanması gereken isimler arasında sayılıyor.
