preloader

Koronavirüs Sonrası Değişen Otelcilik Trendleri: Uğur Talayhan

04.09.2020
Koronavirüs Sonrası Değişen Otelcilik Trendleri: Uğur Talayhan

Yazı Boyutu:

Swissôtel The Bosphorus, İstanbul’un Genel Müdürü ve Accor Türkiye Lüks Markalar Bölge Başkan Yardımcısı Uğur Talayhan ile pandemi sonrası otelcilik sektörü ve değişen trendler üzerine sohbet ettik.

Henüz 17 yaşındayken şef olarak turizm sektörüne adım atan Uğur Talayhan, o günden beri tutkuyla bağlı olduğu bu sektörde çalışıyor. Turizm sektöründe uluslararası bir bakış açısı edinmek ve bu alanda yeni tecrübeler kazanmak için Londra’ya gitmesinin ardından önce Mutfak Şefliği ardından ise Yiyecek & İçecek Müdürü pozisyonunu üstlendi. 20 yıl boyunca yurt dışında çalışan Uğur Talayhan, Le Royal Meridien Beach Resort & Spa Dubai, St. Regis, Pekin-Çin, Raffles Hotel Çin gibi dünyanın önde gelen otellerinde üst düzey yöneticilik yaptı. 2017 yılından beri Swissôtel The Bosphorus, İstanbul’un Genel Müdürlüğü görevini yürüten Uğur Talayhan, aynı zamanda Accor Türkiye Lüks Markalar Bölge Başkan Yardımcısı.

İçerisinde bulunduğumuz dönemde, otelcilik sektöründe meydana gelen trend değişikliklerinden bahsedebilir misiniz? Swissôtel the Bosphorus olarak bu dönem için ne gibi hazırlıklar yaptınız?

Pandemi dönemi hem tüketici alışkanlıklarında hem de sektörde pek çok değişikliğe sebep oldu. En önemlisi, sosyal mesafenin önemini gördük. Swissôtel The Bosphorus, Istanbul olarak misafirlerimize her daim sıcak ve içten karşılamanın yanı sıra güvenli bir deneyim sunmayı vaad etmekteyiz. Swissôtel olarak pandemi süreci öncesinde de gıda güvenliği ve hijyen konusunda yüksek standartlara sahiptik. Marka içi denetlemelerimiz, bakanlık denetlemelerimiz hem de bağımsız kurumlar tarafından yapılan denetlemelerimizde her zaman yüksek standartlarımızla örnek teşkil ettik. Pandemi sonrası da ilave yapılandırmalarımızla gıda güvenliğimizi, çalışan ve misafirlerimizin güvenliğini sağlayacak önlemlerle faaliyetlerimize devam ediyoruz. Ekiplerimiz düzenli olarak eğitimler almaya devam ediyor ve kişisel koruyucu donanımlar hakkında bilinçlendiriliyor. Tüm bu önlemlerimiz sayesinde Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından konaklama tesisleri için hazırlanan Güvenli Turizm ve ACCOR Lüks Marka #ALLSAFE standartlarını referans alarak, denetim ve sertifikasyon konusunda Dünya Lideri olan Bureau Veritas tarafından denetlenerek uygunluk sertifikalarını almaya hak kazandık.

{773077}

Otel davet alanlarında yapılan değişiklikler neler? Müşterilerin ne gibi talepleri oluyor?

Davet alanlarında öncelikle İç İşleri Bakanlığı’nın yayınladığı genelgeler kapsamında alınması gereken tüm önlemler ve fazlasını alıyoruz. Swissôtel kapısından girişten itibaren pek çok önlem ile misafirlerimizi karşıliyoruz. Girişte tüm misafirlerimizin termal kamera ile ateşi ölçülüyor, uygun olmayan misafirlerimiz otele giriş yapamıyorlar. Tüm bagajlar sterilizasyon makinasıyla steril edildikten sonra otele alınıyor. Otelin pek çok alanında dezenfektan noktaları bulunuyor. Tüm restoran, sağlık kulübü ve genel alanlar sosyal mesafe kurallarına göre tekrar düzenlendi. Otel içerisinde yoğun temas noktaları düzenli olarak temizleniyor. Restoranlarda da otel içerisinde alınan tüm önemler uygulanıyor. Masalarımız sosyal mesafe kurallarına göre düzenlenmiş olup servislerimiz hijyen prosedürlerine göre yapılıyor. Tüm mekanlarımızın içerisinde, masanızda bulunmamanız durumunda maske takma zorunluluğu bulunuyor.

Koronavirüs Sonrası Değişen Otelcilik Trendleri: Uğur Talayhan

Spa ve spor salonu gibi alanlar için alınan önlemler neler? Misafirler neye dikkat etmeli?

Öncelikle en önemli tedbirimiz spor salonumuzu açık havaya taşımak oldu. Ayrıca 65 dönümlük bahçeler içerisinde yer alan ve 17 istasyonu ile İstanbul’da tek olma özelliği taşıyan Vitaparkur’da misafirlerimiz spor yapabiliyorlar. Havuzumuzda tüm şezlonglar sosyal mesafe kuralına göre düzenlendi, temizlik personelimiz belirli periyotlarla alanda sterilizasyon işlemlerini yapmaya devam ediyorlar. Ayrıca soyunma odalarından spor alanlarına kadar her alanda maksimum kişi sayıları belirlendi ve bunun üzerinde misafir kabul edemiyoruz.

65 dönümlük tarihi bahçelerin içinde yer alan Swissotel the Bosphorus’un en sevilen noktalarından biri Sultan Park. Yıllardır yaz düğünlerinin de vazgeçilmezi olan bu mekanın tadını sanatseverlerin de çıkarması için açık havada pek çok etkinlik düzenliyorsunuz. Bu etkinliklerden bahsedebilir misiniz?

Dolmabahçe Sarayı’nın tarihi Sultan Park’ta 3 sene önce başladığımız Açık Hava Sinemaları’na bu sene konser ve sahne oyunlarını da ekleyerek Sultan Park’ı gönlümüzden geçen şekilde bir Kültür & Sanat Merkezi haline getirdik. Hafta sonu düğünlerimiz tüm kurallara uyularak devam ederken, hafta içi ise İstanbulluların özlediği etkinlikleri açık havada yeşillikler içerisinde gerçekleştiriyoruz. Fibabanka ve Fibaemeklilik ana sponsorluğunda Açık Havada Yaz Etkinlikleri ve Fibabanka ana sponsorluğunda Açık Havada Popcorn Kokusu Var etkinliklerimiz Eylül ayında da devam edecektir.

Koronavirüs Sonrası Değişen Otelcilik Trendleri: Uğur Talayhan

Pandemi öncesi yaptığınız röportajlardan birinde iş seyahati için otelinize gelenlerin tüm misafirlerinizin %20’sini oluşturduğunu ve bu oranı arttırmak istediğinizi söylüyorsunuz. Fakat pandemi sebebiyle hızla dijitalleşmeye başlayan sektörlerin pandemi sonrasında dahi toplantıları dijital platformlar üzerinden yapmaya devam edecekleri ve iş seyahatlerinin olağan seviyeye dönemeyeceği öngörülüyor. Şimdi baktığınızda, bu oran sebebiyle daha avantajlı bir konumda olduğunuzu düşünüyor musunuz?

Aslında bu şekilde baktığınızda haklısınız. Geliştirmek istediğimiz bir bölüm bizim için avantaj haline geldi. Pandemi sonrası oteldeki misafir dağılımı çok değişti tabii ki. Misafirlerin hem konaklama amaçları hem de milliyetleri değişiklik gösterdi. Daha önceki senelerde yaz aylarında çok daha fazla Orta Doğulu misafir ağırlarken bu sene Türk misafirlerimiz “Staycation” konseptini benimseyerek şehrin merkezinde ancak şehirden uzak resort atmosferinde tatil yapmaya başladılar. Özellikle seyahat etmekten çekinen pek çok misafirimiz, bizim aldığımız önlemlere güvenerek otelimizi tercih ediyorlar.

{773044}

Lüks sektörü, doğası gereği krizlerde en çok darbe yiyen sektörlerden biri. Buna rağmen, tarih boyunca yaşanan krizlere baktığımız zaman pek çok kez değişime uğramış olsa bile hep ayakta kalmayı başarmış olduğunu görüyoruz. Sizce pandemi sonrasında değişen dünya düzeni ile birlikte, “lüks” kavramı bu kez nasıl bir değişime uğrayacak? Bu değişimin seyahat sektöründeki yansımaları neler olacak?

Dünyada lüks otel markaları gittikçe artış göstermektedir. Açıkçası ben bir süre daha bu şekilde yükselen bir trend olacağını düşünüyorum. Lüks daha da lüks olacak. Misafirler ya lükse gidecekler ya da uygun bütçeli seçeneklerle seyahat edecekler. Lüksün çok daha güzel seçeneklerle geleceği, devasa lüks şirketlerin yerine butik, kişiye özel, isteklere yönelik kalite ve noktada servis veren lüks markalar olacağına inanıyorum. 30-40 odalı butik, ultra lüks markaların daha başarılı olduğunu gözlemliyoruz. Bu oteller, memnuniyeti yükseltirken odalarını da iki veya üç kat yüksek fiyata satabiliyor. Çoğu insan da artık bu markalarla anılmak istiyor.

Koronavirüs Sonrası Değişen Otelcilik Trendleri: Uğur Talayhan

OGGUSTO
OGGUSTO Tüm Yazıları