En İyi Paris Restoranları
Yazı Boyutu:
Dünyanın kültür ve sanat başkenti Paris gastronomi anlamında da oldukça cömert. Şehrin kaçırılmaması gereken lezzetlerini, tadı damaklarda kalan restoranlarını sizler için derledik. Bon appétit!
Dünya’nın her yıl en çok turist çeken şehri Paris’in büyüsü nedir? Yüzyıllardır modanın, estetiğin ve sanatın kalbi olması mı? Yetiştirdiği sanatçılar, ruhumuza dokunan edebiyatçılar mı? Onunla özdeşleşen, kültürle ve hayattan zevk almakla beslenen bohem hayat tarzı mı? Onu yaşayanlara, romantizm sözü veren bu şehrin sokaklarında yürürken tarihe, kültüre, modaya ve sanata doyuyoruz. Her adımda karşımıza çıkan Fransız pastaneleri ise sürekli iştahımızı açmaya devam ediyor. Karşılıklı sıralanmış, altın sarısı kruvasanlarıyla fırınları, sokaklara taşan kokuları ve Paris’in ince zevkiyle cezbeden çikolatacıları, önlerine koydukları masalarla kırmızı şarap eşliğinde bitmeyen sohbetlere ev sahipliği yapan bistrolarıyla bu şehir, gastronomi sever için sonu gelmeyecek bir buluş gibi.
Gastronomi dünyasının en merkezine sunduğu lezzetleri ustalık ve titizlik gerektiren teknikleriyle Fransız mutfağını da koyabiliriz. Fransız yemek kültürünün en iyi örneklerini belki de Paris’te bulacağız.
Champ-Elysée / Şanzelize Bölgesi Restoranları
Carette
Arkasına Eiffel Kulesi’ni alan Trocadéro Meydanı’na bakan Carette, klasik bir Fransız kahvaltısı isteyenler için şehrin ortasında ideal bir nokta. Özellikle güneşli havaların tadını çıkarmak için dışarıdaki sandalyelerinden iyisi düşülemez. Menüde ise çırpılmış yumurta, kulüp sandviç ve kruvasan çeşitleri var. Ayrıca güne sıcak çikolata ile başlamak istiyorsanız kaçırmayın.
4 Pl. du Trocadéro et du 11 Novembre, 75016 Paris, Fransa, +33147279885
Apicius
Apicius Paris’in içerisinde size sanki Kraliyet Sarayı’nı ziyaret etmiş gibi hissettirecek muazzam bir mekân. Paris’e gidenlerin mutlaka uğraması gereken mekânlardan biri çünkü sizi sanki eski zamanlara götürüp şehrin karmaşasından uzaklaştıran eşsiz ve unutulmaz bir deneyim yaşamaya davet ediyor. Kaliteli iç mekân tasarımı ve güzel havalar için size botanik bahçesindeymişsiniz gibi hissettirecek bir bahçesi mevcut. Menüsünde tadım menüleri ve diğer özel hazırlanmış menüleriyle dünya mutfağından birden çok seçenek sunmakta.
20 Rue d’Artois, 75008 Paris, Fransa, +3314380196
Mun
Paris’in en çok bilinen konumlarından birinde, Şanzelize’de bulunan bir Asya restorantı. Paris’te Asya mutfağını deneyimlemek isteyenler için ideal bir mekân. Yine iç mekân tasarımı ve terasıyla sizi cezbedecek. Eğer iç mekân tasarımlarına ilginiz varsa ve Asya mutfağının farklı dokunuşlarını kaliteli bir ortamda deneyimlemek isterseniz Mun tam size göre. Dış mekânda oturmak, güzel manzara ve sakin terasta Eyfel kulesini izlemek isterseniz Mun sizleri güzel bir deneyime davet ediyor.
52 Av. des Champs-Élysées, 75008 Paris, Fransa
‘Kişniş vesaire‘nin kurcularından Fikret Kuşadalı,
Paris’e gidenlere bu mekanları öneriyor’
Cyril Lignac
Güney Fransa’da yetişmiş tutkulu bir şef: Cyril Lignac. 2005 yılında yapımcılar tarafından fark edilince, uzun bir süre televizyon ekranlarında gösterilen “Oui, Chef” programlarıyla Fransa’nın en sevilen şeflerinden biri oluyor.
Cyril Lignac’ın kariyeri, Paris’in farklı bölgelerinde eşsiz karakterlerde mekanlar açarak devam ediyor. Café Lignac, Ischia, Le Bar des Prés, Aux Prés, Le Bar & kapak fotoğrafındaki Le Chardenoux kendi markası altındaki restoranları.Pastry Chef Benoit Couvrand ile beraber açtığı La Pâtisserie & La Chocolaterie Cyril Lignac ise bizim Paris’te en sevdiğimiz kruvasan ve tatlılara ev sahipliği yapıyor. Burada modern
yorumlarla klasik pastane ürünleri, iyi ekmek ve bağımlılık yapan çikolatalar bulabilirsiniz.
Favorimiz imza lezzetlerinden: ‘Chocolatine’
Tapisserie
Organik, mevsimsel ve yerli üreticilerden malzemelerini tedarik eden bir pastane Tapisserie. Pastane ürünleri arasında karamel tartlar, dolgulu choux hamuru tatlılar, flan tartlar, nitelikli bar çikolatalar bulunuyor. Denediklerimiz arasından akçaağaç şurubu dolgulu tart ve çikolatalı ekler favorilerimiz olmuştu.
Kısıtlı olsa da kruvasan sandviç gibi kahvaltılık/atıştırmalık ürünleri de var. Rue de Charonne haricinde 7. bölgede de bir şubeleri bulunuyor. Paris’te güne başlamak için favori adreslerimizden biri.
Coutume Cafe
Paris’te birkaç şubesi bulunan nitelikli kahveci. Görece daha yeni nesil, uzun bir kahvaltı için en sevdiğimiz mekanlardan biri. Kahveleri kadar kahvaltı ürünleri de başarılı. Coutume’ün kahvaltı menüsünde çok iyi tartine, pancake ve kase seçenekleri var.
Caffe Stern
Bu restoran, Paris’te yolunuzu kesinlikle düşürmeniz gereken pasajlardan birinde bulunuyor. Passage des Panoramas‘daki tarihi ‘Graveur Stern’ gravür atölyesi korunarak şık bir trattoria’ya dönüştürülmüş. Biz pasajın canlı olduğu öğlen saatlerinde keyfini çıkarmak üzere bir öğlen yemeği için ziyaret ettik.
Şef Mattiuzzi, Alajmo’nun Bolonez ragu soslu patates cappuccino, Stern fıstıklı gelato gibi imza yemeklerini, İtalyan mutfağının farklı bölgelerinden yemekleri Paris’te bu tarihi pasajdaki restoranda sunuyor.
Chez Michel
Michelin rehberinde Bib Gourmand olarak yer alan bir restoran: Chez Michel. Chez Michel, 10. bölgenin sessiz bir sokağında bulunan rustik ve samimi bir bistro. Bu restoran, şehrin geri kalanındaki çoğunun aksine Fransa’nın Brittany bölgesine ait lezzetler sunuyor. Deniz ürünlerinde, yaban hayvanlarıyla hazırladıkları tabaklarda oldukça iddialılar. En ünlü oldukları lezzetler ise Wild Abalone, Brittany stew (kig ha farz) ve Fransızların ikonik tatlıları Paris-Brest.
Yemek seçimlerini yazdıkları tahtadan yapıyorsunuz, sık sık değişiyor. Biten olursa da üstü çiziliyor. Burada bizim favorilerimiz kırmızı şarap soslu biftek, deniz tarağı ve foie gras terrine olmuştu.
Le Verre Volé
Le Verre Volé, Canal St-Martin bölgesinde bulunan ufak bir bistro. Dışarıdan bakıldığında 3-5 masası olan bir şarap dükkanı gibi gözüküyor, ancak aldanmayın. Rezervasyon yaptırmanın görece zor olduğu ve bölgede oldukça sevilen bir bistrodayız. New York Times yemek yazarı Alec Lobrano’nun da şehirde en sevdiği şarap barı olan bu mekan bizi oldukça heyecanlandırdı.
Müdavimleri daha çok Fransa’daki üreticilerden özenle seçilmiş olan doğal, filtrelenmemiş şarapları için geliyor. İlk defa gelenler için çalışanlar fazlasıyla yardımcı oluyor. Seçtiğiniz yemeklere, damak tadınıza ve fiyat aralığınıza göre size en uygun şarap tercihini yapıyorlar. 23 yılı devirmiş olan bu küçük mekan şaraplarıyla öne çıksa da yemekler kesinlikle gölgesinde kalmamış. Menüdeki sabit olan lezzetler de mevsimsel olarak değişenler de ustalıkla kurgulanmış. Burası Paris seyahatlerimizde en etkilendiğimiz yerlerden biri.
Django
Pigalle’de bulunan Django, akşam yemeği için tercih ettiğimiz bir başka mekan. Mekanın ismi; Roman-Belçikalı gitarist Jean Reinhardt’ın takma adı olan Django’dan geliyor. 9. bölgedeki restoranın bulunduğu sokak, müzik ekipmanlarının satıldığı dükkanlarıyla popüler. Zaten restorana dönüştürülen mekan da orijinalinde bir gitar dükkanıymış.
Natürel şarapları ve lezzetli kokteylleri, paylaşımlık tabaklarla eşleştirebileceğiniz bir tapas bar diyebiliriz burası için. Bar etrafında oturup paylaşımlık tabakların keyfini çıkarmak üzerine tasarlanmış bir mekan.
Lezzetlerin hepsi paylaşımlık olduğu için açlık durumunuza göre kişi başı 2-3 çeşit söylemeniz yerinde olur. Bizim favorilerimiz Chicken Tagine, Burrata, Trout Crudo, Vitello Tonnato & Iberian Ham oldu. Tatlı olarak ise fıstıklı Panna Cotta’yı denedik ve beğendik. Kokteyller arasından ise cin ve fesleğen ile hazırladıkları ‘Django Smash’ çok konuşuluyor.
Clamato
Paris’in 11. bölgesinde bulunan Clamato, taze ve yerel deniz ürünleriyle ünlü bir restoran/bar. Dünyanın en iyi restoranları arasında gösterilen Septime’in yaratıcıları olan Şef Bertrand Grébaut ve Théo Pourriat tarafından açılan bu mekan, rahat atmosferiyle etkiliyor. Sürekli değişen menüsünde ağırlıklı olarak deniz ürünleri yaratıcı tariflerle sunuluyor. Clamato’nun bir diğer öne çıkan özelliği ise geniş ve özenle seçilmiş doğal şarap menüsü. Rezervasyonsuz çalışan bu mekan, Paris’te günü sonlandırmayı en sevdiğimiz yer.
Louie Louie
Clamato’nun hemen yanında bulunan Louie Louie, İtalyan mutfağından lezzetleriyle dikkat çeken bir restoran. Bu küçük ve samimi mekan, Paris’te en beğendiğimiz pizzacılardan biri. Naturel şarapları ve kokteylleri de pizzaları kadar konuşuluyor.
Menüsünde taze malzemelerle hazırlanan pizzaların yanı sıra, çeşitli makarna, salata ve antipasti seçenekleri de var. Louie Louie’nin menüsünde kesinlikle atlamamanız gereken şey ise soft serve dondurmaları.
Laurent
Paris’in kalbinde geleneksel ve klasik bir diğer mekân Laurent. Klas ve şık ortamıyla Fransız mutfağını deneyimleyebilmeniz için kapılarını sizlere açıyor. Kahvaltıdan çay saatine, akşam yemeklerinden gece kokteyllerine kadar günün her anında bu güzel mekânın tadını çıkartabilirsiniz.
41 Av. Gabriel, 75008 Paris, Fransa, +33142250039
Maxim’s
Maxim’s Paris’in Art Nouveau tasarım simgesini doruklarına kadar hissedebileceğiniz bir mekân. İç mekân tasarımında Art Nouveau’yu yaşatan bir Fransız mutfağı olarak tanımlayabiliriz. Loş, romantik ve şık ortamında kendinizi sanki bir film sahnesinde gibi hissedeceksiniz. Film sahnesi demişken birçok ünlünün tercihi olan Maxims’te tanıdık simalarla birlikte de vakit geçirebilirsiniz. Maxim’s Paris’te Fransız mutfağını deneyimlemek isteyenler için ve Art Nouveau tasarım meraklılarına harikulade bir ortam sunuyor.
3 Rue Royale, 75008 Paris, Fransa, +33142652794
L’Avenue
Champ-Elysée’nin markalarla dolu ünlü alışveriş caddesi Avenue Montaigne’in köşesinde karşımıza L’Avenue çıkıyor. Paris’in ikonikleşmiş mekânlarından biri haline gelmiş bu restoran moda dünyasının ünlü isimlerine, oldukça şık Parislilere ve trendi ziyaretçilere ev sahipliği yapıyor. Ayrıca yemekler de bir o kadar başarılı. Menüde salyangozdan müthiş patates kızartma tabağına bütün Fransız klasikleri ve burrata gibi hafif seçenekler mevcut. Alışveriş turuna şık ve klasik bir ara vermek için L’Avenue sizi bekliyor.
41 Av. Montaigne, 75008 Paris, Fransa, +33140701491
L’Oiseau Blanc
The Peninsula Paris Hotel’in terasında yer alan iki Michelin yıldızlı bu restoran birinci sınıf bir yemek deneyimi sunuyor. Klasik Paris binaları arasında L’Oiseau Blanc, ilhamını Fransız havacılık sektörünün öncüleri Charles Nungesser ve François Coli’den alıyor. Kendinizi gerçekten bir uçağın kanadında, Paris’i izliyor gibi hissedeceksiniz. Menüde ise Şef David Bizet’nin sezonluk değişen imza tabakları yer alıyor. Hem taze sebzeler hem de et ve balık ürünlerini tadabilirsiniz. Tadım menüsünün yanı sıra a-la-carte seçenek de mevcut.
19 Av. Kléber, 75116 Paris, Fransa, +33158126730
{113115}
Manko Paris
Avenue Montaigne üzerinde oldukça hip restoranlardan biri de Manko. Manko adını Inka’ların kurucusu, Güneş tanrısının oğlu, Inca Manco Capac’dan alıyor. Sıcak renkler, yüksek kaliteli ahşap eşyalar, özenle seçilmiş seramikler ve altının buluşmasıyla şık ve eklektik bir ortam var. Mimar Laura Gonzalez Peru’nun And Dağları ile Paris şıklığını buluşturmayı hedeflemiş. Menü de ilhamını Peru’dan alıyor. Klasik Güney Amerika lezzetleri arasında özellikle taze ve lezzet dolu Ceviche’ler denemeye değer. Menüdeki tabaklardan farklı farklı seçip paylaşmanızı öneririm. Ve bu lezzetlere en iyi eşlikçi de birbirinden farklı, özenle hazırlanmış kokteyller. Akşamın ilerleyen saatlerinde başlayan DJ performansına da uyum sağlamanıza ön ayak olacak.
15 Av. Montaigne, 75008 Paris, Fransa, +33182280015
Le SpeakEasy
Le Speak Easy, piano-bar-restoran olarak kendini tanımlıyor. Paris’in en güzel eğlenceli yemek mekânlarından. Her akşam yemeğe canlı piano eşlik ediyor. Ayrıca gecenin ilerleyen saatlerinde piyanonun yerini DJ performansı alıyor. Oldukça dinamik bir yemek deneyimi sunan Le SpeakEasy’de Fransız veya dünyaca ünlü sanatçılara denk gelebilirsiniz. Kreatif mutfağına geniş şarap ve şampanya menüsü eşlik ediyor.
25 Rue Jean Giraudoux, 75116 Paris, Fransa, +33147234722
Gigi
2021’de kapılarını açan Gigi, açıldığı günden beri ünlülerin, moda haftalarının, lüks sever turistlerin ve sosyetenin favorisi. Menüsüyle misafirlerini İtalya’da bir yolculuğa çıkarırken Eiffel Kulesi’ne bakan manzarası ile Paris’e döndürüyor. Milano’dan Napoli’ye İtalyan mutfağının en lezzetli örneklerini burada bulabilirsiniz. Deniz mahsüllü spagetti, Osso Bucco ve Veal Milanese vazgeçilmezleri arasında. En büyük alametifarikası ise Bellini Bar’ı. Negroni’den Americano’ya birçok aperatifi tadabileceğiniz bu bar ayrıca Paris’in en iyi Bellini’sini yapıyor. Arka planda da 50’lerin ve 60’ların İtalyan şarkıları çalıyor. Şık ama sade ve sıcak tasarımı, lezzetli yemekleri ve kucaklayıcı ambiyansıyla Gigi İtalyan “Dolce Vita” yaşam tarzını Eiffel manzarasıyla misafirlerine sunuyor. Şık akşam yemeği için ideal bir seçenek olurken özellikle güneşli ve sıcak öğlen saatleri için yeşilliklerle çevrili terası bizi mest etti.
15 Av. Montaigne, 75008 Paris, Fransa, +33147235599
Loulou
En güzel bahçe
Akdeniz’in sıcak esintisi, Saint Tropez’nin ünlü Loulou’su ile Paris’e geliyor. Fransızların hedonistik yaşam biçimini çekicilik, gösterişsiz lüks ve huzurlu bir ortamda sunuyor. Musée des Arts Décoratifs’in şaşalı tarihi binasının Jardins des Tuileries’e bakan bahçesinde, misafirlerine şehrin içinde kaostan uzaklaşma fırsatı veriyor. Menüde ise İtalyan ve Akdeniz mutfağının izleri var. İtalyan mutfağının lezzet dolu, sade ve taze tabakları kalabalık masalarda paylaşmak için ideal. Yüksek kaliteli malzemelerini ise lokal üreticilerden alıyorlar. Vodka soslu makarna, trüflü pizza ve taze salata çeşitleri hafif ama doyurucu bir öğlen için ideal. Yemeğinizi orijinal bir tarifle hazırlanan Tiramisu ile bitirmelisiniz.
107 Rue de Rivoli, 75001 Paris, Fransa, +33142604196
{16672}
Mondaine de Pariso
Gösterişli 20’lerin speakeasy bar dekorasyonuyla kapılarını açan de Pariso, kırmızı duvarları, kontrast siyah mobilyaları ve LED ışıklarıyla Paris’in dinamik restoranlarından biri. Bütün akşam boyunca yemeğe canlı bir performansla 50’lerden bugüne şarkılar eşlik ediyor. Menü ise Amerikan etkisinde Fransız mutfağı. Tabaklar da mekan gibi gösterişli ve göz doyurucu. İmzaları da Daisy Buchanan; vodka şampanya ve çarkıfelek meyveli kokteyl.
23 Rue de Ponthieu, 75008 Paris, Fransa, +33153753100
Angelina
en klasik Fransız pastane
Angelina, Paris’in 1903’ten beri hizmet veren en klasik ve ünlü çay evlerinden biri. Klasik dekorasyonunu hâlâ koruyor. Beyaz, yüksek tavanları, süslü, desenlerle dolu duvarları ve klasik mobilyalarıyla zamanda yolculuğa çıkıyorsunuz. Bu yolculukta da en güzel Fransız tatlıları size eşlik ediyor. Daha ne isteriz derseniz bir de koyu kıvamlı, yoğun sıcak çikolayı deneyin. Mont-Blanc ve çikolatalı ekleri sipariş etmeyi unutmayın.
226 Rue de Rivoli, 75001 Paris, Fransa, +33142608200
Cafe Kitsuné
en iyi kahve
Cafe Kitsuné, yeni olmasına rağmen Instagram’da en çok gördüğümüz Fransız kafelerinden biri. Louvre Müzesi’nden Opera’ya çıkarken, Galerie Montpensier’de bir durak. Onu öne çıkaran ise özenle hazırlanmış, tam gövdeli, taze kavrulmuş çekirdeklerle hazırlanan kahveleri. Kahve çeşitleri, hamur işleri, minik Fransız tatlıları ve sandviçlerle hem akşamüstü atıştırmak için hem de sabah hızlı ama lezzetli bir kahvaltı için rotanızı Cafe Kitsuné’ye çevirebilirsiniz.
208 Rue de Rivoli, 75001 Paris, Fransa, +33145080602
Le Café Marly
En keyifli akşam üstü içkisi
Le Café Marly, Louvre Müzesi’nin avlusunda, ikonik cam piramide bakıyor. Hem Fransa’nın şaşalı, lüks tarihinin hem de kültür dolu altyapısının tadını daha iyi çıkarabileceğiniz bir yer düşünülemez. Fransız Brasserie’siyle kitapçı kafesi arasında bir atmosfer yaşatıyor. Yoğun bir müze turunun ardından dinlenip Paris’in kokusunu içine çekmek isterseniz Marly’de bir bardak Bellini sipariş edebilirsiniz.
93 Rue de Rivoli, 75001 Paris, Fransa, +33149260660
Uzun yıllar Paris’te yaşayan şef Ecem Karakuş, şehirdeki favori mekanlarını şöyle sıralıyor:
Kafeler
KB Coffee Roasters:
Şehrin en büyük terasa sahip butik kahvecilerinden biri. Kendi kahvelerini kavurup satışını da yapan içinde başarılı atıştırmalıklarının da bulunduğu kafe.
Dreamin Man:
Japon sahiplerinin kurduğu, her detayının özenle seçildiği ve içecek menüsünün de az ve öz olduğu saklı bir kahve noktası.
Telescope:
Altı farklı ülkeden gelen kahve çekirdeklerinin seçenek olduğu ve farklı tekniklerle demlenen kahve çeşitlerinin bulunduğu mekan.
Substance:
Kahve içilen klasik bir kafe gibi görünse de aslında çekirdekten demlemeye, tadımdan bardağa her türlü bilginin öğrenilebileceği bir masterclass kafe.
Boot Cafe:
Kahvesi ve matcha’sı çok iyi olan bir mini kafe.
Şarap Barı
Folderol:
Natürel Şarap ve dondurma. İkisini bir araya getiren bir bar. Semtin en havalı noktalarından biri oldu.
Liquiderie Cave:
Sessiz sakin bir şarap barı. Geniş kavın yanında bütün sorulara cevap veren bilgili bir ekibi var. Saat 10’da kapattıkları için diğer şubesi Liquiderie Bar’a geçiliyor. Geniş şarap kavının yanında oldukça fazla bira çeşitleri de var.
Delicatessen Place:
Kavının hemen yanında doğal şarap çeşitleri ve lezzetli küçük tabaklar bulunan küçük şarap barı.
Le Mary Celeste:
Le Marais’de bulunan şarap menüsü ve deniz ürünleri barıyla meşhur bir yer. Yeni mutfak ekibi ile orijinal tabaklar da sunuyor.
Kokteyl Bar
Combat:
Paris’in en bilinen miksologlarından Margot Lecarpentier’in (en son Alain Ducasse ile Le Meurice kokteyl menüsüne imza attı) Belleville’deki harika kokteyl barı. Hem klasik kokteyllerde hem de yaratıcı menüsü ile başarılı.
Danico:
Bana göre şu anda Paris’in en iyi kokteyllerini yapan adres. İtalyan Restoranı Daroco’nun içine saklanmış bir miksoloji cenneti. Alışılmışın dışında ürünlerle clarification, damıtma, infüzyon gibi tekniklerin bir araya geldiği ve uzmanlıklarını gösterdikleri bir yer.
Bar Nouveau:
Miksoloji dünyasının yıldızlarının işletmenin başında olduğu iki katlı bir mekanda yepyeni bir kokteyl deneyimi.
Lokal Restoranlar
Bistrot Paul Bert:
Geleneksel Fransız yemeklerin etkileyici salonunda servis edildiği bir bistro. Turistlerin de listelerinde olan bir yer olsa da yerellerin de çokça tercih ettiği bir adres. Karabiber soslu bifteği en ünlü tabaklarından.
Au Pied de Cochon:
Efsanevi bir brasserie. 1947’de açıldığından beri -Covid’de zorunlu kaldığı dönem dışında- hiç kapanmamış ve 7/24 açık olan bir restoran. Cömert porsiyonlu Fransız mutfağı sunuyor. Taze deniz ürünleri tabakları, soğan çorbası, ilik ve tatlılarıyla da çok iddialı.
Chez Michel:
Yaşlı bir Fransız ailenin evine davet edilmiş hissi veren ve geleneksel tarifleri çok başarılı ve büyük porsiyonlarda sunan bir işletme. Michelin Guide’da da bulunuyor.
Restoranlar / Şef Restoranları
Restaurant Passerini:
Ünlü Şef Giovanni Passerini’nin özenli ve lezzetli restoranı. Ürün ve orijinalliğe öncelik veren bir menüsü var, Michelin Guide’da bulunuyor. Rezervasyon yaptırmak şart fakat yer yoksa tam karşısında bulunan şarap barı ve yaratıcı küçük tabakları denemeye değer.
Le Servan:
Asya esintili Fransız mutfağı sunan, sıklıkla değişen menüsü ve lezzetleriyle en sevdiğim restoranlardan diyebileceğim mekan. Ambiyansı, servisi, mutfağı, şarap menüsü, her detayı konforlu mükemmeliyetin solid gastronomik hali.
Le Cheval d’Or:
Açık mutfakta şef Hanz Gueco ve ekibinin izlenebileceği ve servisin müthiş geçeceğinin garantisi yöneticisi Crislaine Medina olan Çin mutfağı etkili restoran. Çok orijinal tabakların çok iyi uygulanmış olması müthiş bir yemek zevki veriyor.
19 Saint Roch:
Şef Pierre Touitou’nun uzun zamandır beklenen elegant bistro stili restoranı. Profesyonellik, ürün, teknik ve stilin bileşimi.
Early June:
Devamlı farklı bir şefi ağırlayan pop-up konseptli restoran. Dünyanın farklı yerlerinden tanınmış veya keşfetmeye değer şeflerin pop-uplarına geniş natürel şarap menüsü de eşlikçisi oluyor.
Vivant Deux:
Paris’in en bilinen şeflerinin mutfağından geçtiği çok cool ve stil sahibi bir mutfağı olan mekan. Loş ortamı ve tasarım menüsü her zaman çok etkileyici.
Le Châteaubriand:
Şef Iñaki Aizpitarte’nin haftalık hatta bazen günlük olarak menüsünün değiştiği rafine ve stil restoranı. Güçlü mutfak ekibi ile beklenmeyen ürünlerin bir arada kullanıldığı progresif bir mutlaka denenmesi gerekenlerden. Restoran tadım menüsü servis ediyor. Yetenekli sommelier’sinin hazırladığı şarap eşleşmesi kesinlikle denenmeli.
Farklı Mutfaklar
Ngọc Xuyên Saigon:
Én iyi Vietnam mutfaklarından biri, bir aile işletmesi.
Furia:
Meksikalı sahibinin hayali olan orijinal bietaco restoranı. Doğal şarap menüsü ve tekila içerikli farklı içecekleri, yaratılan farklı tacoları tamamlıyor. Hızlıca şehrin hit adreslerinden oldu. Çok küçük fakat çok cool bir ambiyansı var.
Double Dragon:
Le Servan Restaurant’ın kardeş restoranı. Uzakdoğu Asya mutfaklarından esinlenmiş menüsü ile damakta patlama yaratıyorlar.
Fratelli Castellano:
İtalyan arkadaşımın önerisiyle keşfettiğim bir yer. Gerçek Napoli pizzasını Paris’teki tek adresi. Rezervasyon yaptırmak şart, rezervasyon yoksa yarım saat kadar bekletip paket servis olarak da veriyorlar.
Lao Siam:
Tayland ve Laos mutfağı sunan bir aile işletmesi. Açık olduğu her an kapısında kuyruk olan inanılmaz lezzetli ve her şeyin ev yapımı olduğu bir restoran. Daha önce Tayland’da yaşamış biri olarak Taylandlı arkadaşlarımdan da onay aldığım Paris’teki en iyi, en ‘must visit’ denilecek yerlerden biri.
Aux Mandarins de Belleville:
Ortamının çok salaş olmasının aksine geleneksel Çin mutfağını çok iyi uygulayan bir aile işletmesi. Restoranda yemeğe gelen Çinli nüfus da menünün ve uygulanışın kalitesini yansıtıyor.
Restaurant Kunitoraya:
Udon için başka bir adresin düşünülemeyeceği bir başyapıt restoran. Şef Masafumi udonları Japonya’dan ithal ettiği unla kendisi hazırlıyor. Her mevsime göre farklı udon çeşitleri ve pilav kasesi seçenekleri var.
Xiao Long Kan:
Lüks, geleneksel, kaliteli ve lezzetli Hot Pot restoranı. Mükemmel.
Le Marais Restoranları
Maxime Frederic at Louis Vuitton
Maxime Frederic at Louis Vuitton
Son zamanların en yenilerinden biri LV Dream sergisinin üzerinde açılmış olan Maxime Frederic Louis Vuitton Cafe. Yetenekli pasta şefi Maxime Frederic’in birbirinden eşsiz lezzetleri tasarladığı bu kafe, tropikal bir ormanda oturuyormuş gibi hissedeceğiniz iç mekân tasarımı ve Seine nehrinin güzel manzarası ile sizleri unutulmaz bir deneyime davet ediyor. Bu serüvene tatlılar ile başlayan LV Cafe şimdilerde ise yeni tuzlu menüsündeki lezzetlerini Brunch olarak belirli saatlerde sizlere sunuyor. Yeni tatlara açık olanlar için, Tasarımın yemek ile bütünleşmesi olarak tanımlayabileceğimiz yaratıcı menüsündeki brunch ve tatlı seçenekleri mutlaka deneyimlenmeli.
26 Quai de la Mégisserie, 75001 Paris, France, +33977404077
Le Train Bleu
Paris’in bir diğer En’lerinden biri Le Train Bleu. Bu restoranı bulunduğu ortamı yansıtan bir mekân olarak tanımlayabiliriz çünkü burası Gare de Lyon tren garında bulunuyor. İç mekân tasarımı tamamıyla kendinizi lüks bir tren garındaymış gibi hissettirecek unsurlara sahip. Sanki bir opera binası ile tren garının birleşimi gibi özgün, benzersiz bir ortam sunuyor. Burada vakit geçirirken kendinizi eski dönem filmlerinde bir aktör gibi hissedebilirsiniz. Eşsiz ortamı dışında Fransız mutfağının birbirinden farklı yorumlarıyla oluşturulmuş zengin alakart menüden ve özel olarak oluşturdukları menülerinden dilediğinizi seçerek bu güzel ortamın tadını çıkartabilirsiniz.
Gare de Lyon, Pl. Louis Armand hall 1, 75012 Paris, Fransa,+33143430906
Bonnie
Bonnie birden çok işleve sahip Paris’in büyüleyici manzarasını ayaklarınızın altına seriyor. Camekân tasarımıyla Paris’i bütünüyle görebildiğiniz emsalsiz bir ortam. Dünya mutfağını barındıran zengin menüsü ile bir restorana, efsanevi kokteylleri ile bilinen bir bara ve unutulmaz eğlenceli bir akşam geçirmek için kulübe dönüşen çok işlevli ve uzun soluklu bir mekân. Paris manzarası eşliğinde güzel bir yemek ve kokteyl tadarak geceye tek bir mekânda devam edebilirsiniz.
10 Rue Agrippa d’Aubigné, 75004 Paris, Fransa, +33178907474
Chez Janou
Paris’in en bilinen yerellerinden bir diğeri ise Chez Janou. Belki izleyenlere Emily in Paris dizisinden tanıdık gelecek olan bu mekân alakart menüsü ile Fransız yerel yemeklerine de yer vermekte. Paris’teki diğer lüks mekânlara göre daha samimi bir ortama sahip olan Chez Janou sadece turistlerin her gün sıra beklediği bir restorandan ziyade Paris’in lokallerinin de haftanın her günü sırasında beklediği işlek bir restoran haline gelmiş durumda. Fransız mutfağını samimi ve yerel bir mekânda denemek isteyenler için Chez Janou güzel bir seçenek.
2, Rue Roger Verlomme,75003 Paris, +33142722841
Gramme
Mevsimsel değişen menüsüyle Gramme, masaya en taze malzemeleri koyuyor. Yerel ve ünlü üreticilerden topladıkları ürünler arasında Le Petit Grain’den gelen çıtır bagetler de var. Sunumları gibi mekân da rustik, sade, temiz ve göz doyurucu. Eklektik yumurta seçeneklerinin yanı sıra sandviçler de menüde dikkatimizi çekiyor. Kahvaltıyı tatlı bir sonla taçlandırmak için klasik Fransız pastane ürünlerinin yanı sıra Millionaire Shortbread Brioche güne unutulmaz bir başlangıç yapmanızı sağlayacak.
86 Rue des Archives, 75003 Paris, Fransa
Restaurant Derrière
İlginç dekorasyonuyla dikkat çekmeyi başaran Restaurant Derrière, son zamanlarda Instagram’da popülaritesini arttırıyor. Koltuk olarak kullanılan yataklar, langırt masası, her yere saçılmış kitaplar ve büyük, hantal deri koltuklarla bir evin içini anımsatıyor. Sıra dışı, cesur ve dikkat çekici atmosferiyle basit bir yemeği deneyime çeviriyor. Genç ve dinamik bir müşteri profilini kendine çekiyor. Kahvaltı, brunch, öğle yemeği ve akşam yemeği menüleri farklı. Menü ise hem Fransız hem de dünya mutfağı esintileri taşıyor. Tıpkı mekân gibi eklektik, iyi ve sıcak hissettiren tabaklar sunuyor.
17 Rue de la Chèvre, 57000 Metz, Fransa, +33387662363
Hotel Grand Amour
Kırmızı girişiyle dikkatleri üstüne çeken Hotel Grand Amour, ferah, yeşilliklerle çevrili, yerleri mermer kaplı avlusu ve aynalarla kaplı, altınla süslenmiş Fransız Brasserie ruhunu taşıyan iç mekânıyla Marais’nin taze ve hip mekânlarından. Naturel şarap menüsü, basit, taze ve küçük eşlikçi tabaklarıyla keyifli bir atmosfer sunuyor. Ayrıca stil sahibi Parislilerin de favorisi. Bu havalı otelde kalmasanız bile restoranına uğramalısınız.
18 Rue de la Fidélité, 75010 Paris, Fransa, +33144160330
{92351}
Bambino
Bambino, bir müzik aşkıyla doğuyor. İlhamlarını ise Tel Aviv’in festivallerinden, Londra ve New York’un gece kulüplerinden ve Tokyo’nun caz kafelerinden aldıklarını söylüyorlar. Yemekler ise kömür ateşinde hazırlanıyor. Paylaşımlık yüksek masalarda, paylaşmak üzerine tasarlanan menüsünde çıtır pizzalar dikkat çekiyor. Duvarlarda dekor olarak ise yüzlerce plak var. Gece ilerledikçe DJ setinde de plaklar dönüyor. Özenle hazırlanmış kokteyller ve seçilmiş şarap menüsü gece boyunca size eşlik edecek. Ritimde ise funk, disco ve boogie var.
25 Rue Saint-Sébastien, 75011 Paris, Fransa, +33143556820
Carbonis
En iyi İtalyan
Paris’in ikonik restoranı Carbon’un ekibinin İtalyan girişimi Carbonis, Paris’in en iddialı İtalyanı. Marais’nin göbeğinde, en kaliteli ve taze malzemelerle hazırlanan tabaklarıyla gönülleri çalmayı başarıyor. İnce bir zevkle tasarlanmış iç mekân hem ev sıcaklığında hem de şık İtalyan estetik algısını yansıtıyor. Menünün en öne çıkan lezzetleri ise Cacio e Pepe ve klasik gelatoları. Fransız mutfağından sıkıldığınızda güzel bir kaçamak.
45 Rue de Poitou, 75003 Paris, Fransa, +33142724912
Chez L’Ami Louis
En iyi klasik Fransız mutfağı
Gerçek bir Fransız deneyimi arıyorsanız Chez L’Ami Louis sizi bekliyor. Dark ve dramatik atmosferi ile tam bir Parisli. Et-patates tabağı, salyangoz, kaz ciğeri gibi klasik Fransız tabaklarının en lezzetli versiyonları Che L’Ami Louis’de var. Adı gibi dekorasyonu da bir Fransız arkadaşınızın evinde gibi hissettirmeye uygun. Kırmızı pötikareli perdeleri, tahta masa sandalyeleri ve loş ışığıyla gerçek bir bistro. Lokallerin de favorisi. Ancak yer bulmak çok zor. Önceden masanızı ayırtmanızı tavsiye ederiz.
32 Rue du Vertbois, 75003 Paris, Fransa, +33148877748
Plaq
En iyi sıcak çikolata
Paris’e gelip de çikolataya boğulmamak mümkün değil. Şehrin yenilerinden Plaq’ın mottosu ise “çekirdekten tablete”. Venezuella, Peru ve Belize’den gelen özenle seçilmiş çekirdekler burada enfes çikolata barlarına ve onlarla yapılmış büyüleyici tatlılara dönüşüyor. En iddialısı ise sıcak çikolataları. Basitçe lezzetli bu sıcak çikolata, oldukça koyu kıvamlı ve buram buram kakao kokusuyla ağız sulandırıcı.
4 Rue du Nil, 75002 Paris, Fransa, +33140390954
Septime La Cave
Paris’e gelip de şarap evine gelmemek olmaz. Paris’in en iyi modern Fransız restoranlarından biri olan Septime’in çaprazında sade ve hipster havasıyla Septime La Cave yer alıyor. Müşteri kitlesi ise cool ve şık Parisliler. Her gün 10 farklı seçenek ile misafirlerine bardakla farklı şaraplar tatma şansı sunuyor. Birçok farklı lokal ve küçük üreticilerden natural, biodinamik ve organik şarap seçenekleri sağlıyor. Ve çalışanlar sizin damak tadınıza en uygunu bulmakta bir usta. Ayrıca şarabın yanına eşlik edebilecek minik atıştırmalıklar da bir o kadar lezzetli.
3 Rue Basfroi, 75011 Paris, Fransa, +33143671487
Andy Wahloo
En havalı kokteyl bar
Hakim ve Mourad Mazouz kardeşlerin açtığı Andy Wahloo, Paris’in önde gelen kokteyl barlarından. Derriere restoranın yakınında bulunan bu bar 2004’ten beri Paris gece hayatında bir gizemi temsil ediyor. Andy Warhloo kim? Hikâyeleri, vizyonu ve bir hayatı olan hayali bir karakter. İlhamını Paris’in büyüleyici ama karanlık gece hayatından ve pop kültürden alıyor. Sürekli yenilenen ve gelişen kokteyl menüsü Mazouz kardeşlerin dünyanın her yerinden getirdiği tarifler, malzemeler ve bar sırlarıyla şekilleniyor. Menüden kokteyl seçerken senle yazılmış hikâyelerinden etkilenebilirsiniz.
69 Rue des Gravilliers, 75003 Paris, Fransa, +33142712038
{51852}
Bar Sotto
Carbonis’in alt katında bulunan Bar Sotto, şık ve elegan bir kokteyl barı. Sade bir lükse ulaşan tasarımı, kokteyllerin sunumuyla uyum içinde. Espresso martini ve Negroni favorimiz oldu.
45 Rue de Poitou, 75003 Paris, Fransa
+33142724912
Opera Bölgesi Restoranları
Perruche
Sosyal medyadan fazlasıyla aşina olduğunuz manzaralardan birine sahip olan restoran Perruche, Akdeniz mutfağı sunuyor. Akdeniz’i zihninizde nasıl canlandırıyorsanız bu mekân da o Akdeniz esintisini tasarımı ve zengin menüsü ile bize hissettirmeyi başarıyor. Benzersiz manzarası ile Akdeniz mutfağına ilgisi olanlar için Paris’te bir günü Perruche’ta batırmanın size unutulmaz bir an yaşatacağını söyleyebiliriz.
Printemps De L’Homme, 2 Rue du Havre 9ème étage, 75009 Paris, Fransa
Bleu Bao
En iyi Çin mutfağı
Şangay’dan Paris’e uzanan bir yolculuk. Paris’in Petit Bao ve Gros Bao’sunun kardeşi, Bao ailesinin bir üyesi de Notre-Dame de Lorette Kilisesi’nin ardındaki Bleu Bao. Paris’te Çin gastronomi dünyasının en güzel örneklerinden biri olan bu restoran her gece dolu. Kitlesi ise havalı ve yenilikçi Parisliler. Mekân, dekorasyonuyla misafirleri Çin’de güzel döşenmiş bir eve götürüyor. Duvarlarda renkli, geleneksel desenli duvar kağıtları var. Çin porselenlerde servis edilen yemekler hem göz hem karın doyuruyor. Mutfakta ise mucizeler yaratıyor. Restoranın felsefesine göre sunulan her şey anında ve orada hazırlanıyor. Menüdeki en geniş yeri özenle hazırlanan dim-sumlar alıyor. Yemeklerin yanına eşlik edecek birbirinden lezzetli kokteyllerin altında da Bisou ve Cheval Blanc’dan tanıdığımız ünlü miksolojist Nicolas Goradesky’nin imzası var. Sichuan Pepper Negroni bizim favorimiz oldu.
NOT: Rezervasyon almıyorlar.
8 Rue Saint-Lazare, 75009 Paris, Fransa
Coco
En güzel dekorasyon
Opéra Garnier’nin en popüler restoranlarından biri CoCo. Kendilerini şampanya köpüğüne benzetiyorlar; lüks bir şıklık ve eğlencenin birleşimi. Ünlü Haussmann stili, gri çatılı Paris apartmanlarının arasından CoCo’ya adım attığınızda kendinizi tropik bir iklimde buluyorsunuz. Ortada yükselen palmiye ağacı ve etrafı saran yeşillikler ortamı ısıtırken, art deco tarzı mobilyalar, püsküllü lambalar ve bronz tavanlarıyla egzotik bir şıklık sunuyor. Mutfaktan ise basit ama lezzet dolu tabaklar çıkıyor. Fransız mutfağının usta teknikleri taze İtalyan tarifleriyle buluşuyor. Ve ortaya uzun uzun oturabileceğiniz, tadına doyamayacağınız sofralar çıkıyor. Hem öğlen hem de akşam yemeği için keyifli bir alternatif sunan CoCo’da brunch servisini de değerlendirebilirsiniz.
Palais Garnier, 1 Pl. Jacques Rouché, 75009 Paris, Fransa, +33142688680
Le Bon Georges
En iyi modern Fransız bistro
Le Bon George, 9. bölgenin favorilerinden. Hem lokaller hem de turistler için güzel bir öğle arası ya da samimi bir akşam yemeği için aranan nokta. Bolca ışık alan camları, hareketli barı ve rüstik dekorasyonu köşedeki bu küçük restorana hayat katıyor. Ayrıca çalışanlar da oldukça cana yakın. Hem günün menüsüyle hem de şarap seçimiyle ilgili oldukça bilgili ve yardımcılar. Yemeklerin en öne çıkan yanı ise malzemelerin kalitesi. Tahtaya yazılmış menülerinde etlerden mantarlara kullandıkları malzemelerin nereden geldiğini bile görebiliyorsunuz. Et tartardan deniz tarağına veya en klasik et-patatese kadar bir çok Fransız klasiğini modern dokunuşlarla tadabilirsiniz.
45 Rue Saint-Georges, 75009 Paris, Fransa, +33148784030
{58506}
Mesa de HOY
En iyi vegan restoran
Kaz ciğeri, et, balık derken tereyağın ve süt ürünlerinin ön planda olduğu Fransız mutfağının içinde vegan veya vejateryan seçenekler bulmak zor olabiliyor. Ancak artık bu beslenme çeşitlerindeki talebin artmasıyla Paris’te de vegan veya vejateryan menüler ve hatta restoranlar doğmaya başladı. Bunlardan en ünlüsü de Mesa. Sezonsal olarak değişen malzemeleri, sürdürülebilir bir şekilde küçük işletmelerden tedarik ediyorlar. Latin Amerika mutfağından esinlenen menü yüzde yüz bitki bazlı hazırlanıyor. Aynı zamanda şarap listeleri de lokal minik üreticilerden gelen doğal, biodinamik ve organik seçeneklerle dolu. Sade ve hip dekorasyonu, toprak tonlarla birleşerek modern Güney Amerika estetiğini Paris’e taşıyor. Genç ve dinamik müşteri kitlesiyle Mesa hem lokalleri hem de turistleri kendine çekiyor.
68 R. des Martyrs, 75009 Paris, Fransa, +33177378721
Mieux
CoCo, Gigi, Loulou gibi oldukça gösterişli ve lüks Fransız restoranların yanında Paris gastronomi sahnesinin bir akımı da daha çabasız, rahat ve gösterişten uzak restoranlar. Mieux de onlardan biri. İsminin anlamı “daha iyi”. Ve felsefesine göre daha iyi olduğu şey, modern Fransız gastronomisini bir alçak gönüllülükle sunma kapasitesi. Sık sık değişiklik gösteren menüsü az seçenek sunuyor. Fakat her tabağın arkadasında müthiş bir özen ve lezzet şöleni yatıyor. İtinayla seçilen malzemeler onları diğer restoranların önüne çıkaran özelliklerinden biri. Hem tat hem de sunumlarıyla öne çıkan bu küçük bistroda mütevazi ama unutulmaz bir yemek yiyebilirsiniz.
21 Rue Saint-Lazare, 75009 Paris, Fransa, +33171324673
{33404}
Silencio
En iyi dekorasyona sahip gece kulübü
İddialı gece hayatıyla Paris’te yabancı biri olarak kaybolmak çok mümkün. Bu kadar seçeceğin arasından ise ilk gözümüze çarpan Silencio. Paris’e ve Parisliler’e yakışacak bir estetik algısıyla kurulmuş Silencio, David Lynch tarafından tasarlanmış. Esin kaynağı ise Lynch’in efsane filmi Mulholland Drive’daki ikonik kulüp. Moda Haftası partilerinden film galalarına bu kulüp birbirinden ünlü djleri, müzik gruplarını ve sanat ve moda dünyasının birbirinden ünlü simalarını ağırlıyor. Bir mahseni andıran mimarisi, altın rengi duvarları ve 50’lerin füturistik mobilyalarıyla Lynch “bilinmeyene karşı belirli bir uyanıklık ve açıklık durumunu teşvik ediyor ve sürdürüyor.”
142 Rue Montmartre, 75002 Paris, Fransa
Eiffel Bölgesi Restoranları
Girafe
Girafe Paris, hepimizin Paris görsellerinde gördüğümüz o eşsiz manzaraya sahip olan mekânlardan. Akşam olduğunda Eyfel Kulesi’nin gece yanan ışıklarını tam karşıdan izleyebileceğiniz eşsiz bir terasa sahip. Konum ve manzara dışında zengin bir menüye sahip olan Girafe, menüsünde dünya muftağından izler taşıyor. Eğer güzel bir manzarada, şık bir yemek isterseniz Paris’te aklınıza gelmesi gereken ilk yerlerden biri Girafe olmalı.
1 Pl. du Trocadéro et du 11 Novembre, 75016 Paris, Fransa, +33140627061
Maison Revka
Maison Revka, size bir mekânda iki ayrı deneyim sunuyor. İç mekânında sanki bir Rönesans döneminde yemek yiyormuş gibi hissettiren dış mekânında ise Paris’in karmaşasından uzak muazzam bir bahçenin içinde, yeşilliklerin arasında sanki kraliyet bahçesindeymişsiniz gibi hissedeceğiniz bir ortama sahip. Bununla birlikte, günün her saatinde kahvaltı, brunch, beş çayı veya güzel bir akşam yemeği için de bu eşsiz mekânı tercih edebilirsiniz.
59 Av. Raymond Poincaré, 75016 Paris, Fransa, +33140627205
Monsieur Bleu
Monseiur Bleu, Eyfel Kulesi’ne yakın konumda bulunan bir Fransız mutfağı. Fransa’nın lokal restoranlarının aksine burası gezip görebileceğiniz en modern Fransız mutfaklarından biri olabilir. İç mekân tasarımı olarak modernize edilmiş, eşsiz mobilya ve tasarımıyla şık bir restoranda Fransız yemeklerini deneyimleme fırsatı sunuyor. İç mekânından bile Eyfel Kulesi’ni görebileceğiniz bu restoranın tabii ki de güzel havalar için de Eyfel Kulesi’ni gören bir dış mekânı mevcut.
Palais De Tokyo, 20 Av. de New York, 75116 Paris, Fransa, 0147209047
Dar Mima
Paris’in içinde farklı mutfaklardan birine gitmek isterseniz diye aklımıza ilk gelen mekânlar arasında bir Mağrip esintisi olan Dar Mima yer alıyor. Dar Mima, Mağrip yani Fas olarak adlandırabileceğimiz Batı mutfağı, Fas mutfağını bizlere açıyor. Mekân tasarımını gördüğünüz anda Fas’ta gibi hissedeceğinize eminiz. Fas’a gitmeden gerek iç mekânında gerekse eşsiz Fas mutfağının incilerini barındıran menüsünde Paris’in içinde kendinizi orada gibi hissetmeniz gayet mümkün.
1 Rue des Fossés Saint-Bernard, 75005 Paris, Fransa, +33185147925
Ralph’s
Meşhur giyim markası olarak bildiğimiz Ralph Lauren’in meşhur restoranları Paris’te birkaç konumda karşınıza çıkacak. Restoranlarının tasarımında da kendi markasındaki tasarımları yansıtan Ralph’s kaliteli ve şık ortamıyla sizleri keyifli vakit geçirmeye davet ediyor. Menüsü ikonik Amerikan mutfağından esinlenerek tasarlanmış bu mekân sizlere günün her saatinde yemek yiyip bir şeyler içmek için uğrayabileceğiniz bir ortam sunuyor. Sabah kahvaltılarından brunch, öğle, çay saati, akşam yemeğine kadar ve eşsiz kokteylleri ile Ralph’s Paris’in farklı lokasyonlarında sizleri bekliyor.
173 Boulevard Saint-Germain,75006 Paris, France, +33189202350
Hotel Costes Restaurant
Paris otelleri arasında adı en çok bilinen ve ihtişamlı tasarımıyla tanınan Hotel Costes, kalmasınız bile ortamını görmeniz gereken yerler arasında diyebiliriz. Sizi Paris’ten birkaç saatliğine koparacak bir ambiyansa sahip olan Hotel Costes’in ortamı; kırmızı dikkat çekici bir binanın sizi dört bir yandan çevrelediği güzel bir bahçede vakit geçirmeniz için tasarlanmış. Genellikle günün erken saatlerinde kahvaltı, brunch ve öğle ve akşam yemekleri için tercih edilen bu alan akşam yemeklerinde ise yerini iç mekânda loş ve romantik olan restoranına bırakıyor. Paris’in en çok bilinen kaliteli ve bir o kadar romantik bu otelinde vakit geçirmenizi tavsiye ediyoruz.
7 Rue de Castiglione, 75001 Paris, Fransa, +33142445000
Le Relais De L’Entrecote
Paris denince akla ilk gelen yemeklerden biri; Cafe De Paris soslu bonfile ve yanında patates kızartmasıdır. Paris’e gelip de bu ikiliyi yerel ve en çok beğenilen, kapısında kuyruk olan bir yerde denemek isterseniz Le Relais del Entrecote ilk tercihiniz olmalı. 1959’dan beri sevenlerine hizmet veren bu mekânda bir fix menü mevcut. Bunun için de öncelikle sizlere Sezar soslu salata ile güzel bir başlangıç yaptırılıyor. Sezar soslu salata normal gibi gelebilir fakat tadabileceğiniz en güzel Sezar sosunu tadacağınıza eminiz. Ardından sıcak ve alttan mum ile ısıtılan bir tabakta Cafe de Paris soslu bonfileniz servis ediliyor. Yanında ise taze ve çıtır çıtır patates kızartması bulunuyor. Buradaki cezbedici nokta patates kızartmasını bittikçe sınırsız bir şekilde sipariş edebiliyor olmanız. “Paris’in yerel lezzetlerini de tattım” demek isteyenlere bu mekânı denemesini öneririz.
20, Rue Saint-Benoît – 75006 Paris, +33145491600
Le Recrutement
Le Recrutement size ismen tanıdık gelmese bile, sosyal medyadaki birçok Paris sokağından görülen Eiffel manzarasının sağında kalan kırmızı tenteli restoran olarak burayı anımsayabilirsiniz. Sizi tam olarak Fransa’da hissettirecek bu mekân samimi ortamı, Paris’in sokaklarına ve eşsiz Eiffel manzarasına bakan masalarıyla Paris’in tam kalbinde yer alıyor. Menüsü Fransız mutfağının en bilindik tatlarından oluşan yine yerel olarak tanımlayabileceğimiz Le Recrutement, günün her saatinde manzarayı seyretmek, fotoğraf çekinmek ve kaliteli bir yemek yiyerek zaman geçirmek isteyenler için sizlere ideal ortamı sunuyor. Bizim tavsiyemiz gün batımını Le Recrutement’ta Eiffel manzarasına karşı, yerel şaraplarını tadarak batırmanız olur.
36 Bd de la Tour-Maubourg, 75007 Paris, Fransa, +33147054685
Les Ombres
Les Ombres, Eiffel Kulesi’nin tam yanında size sanki içindeymişsiniz gibi hissettirecek bir ortam. Paris’in en güzel manzaralarından birine sahip olan bu mekân, tasarım olarak camekân olarak oluşturulmuş. Yani neredeyse 360 derece Paris’i, Eyfel Kulesi’ni ve akşam olunca gökyüzündeki yıldızları rahatlıkla görebileceğiniz bir kış bahçesi gibi düşünebilirsiniz. İç mekânının dış mekân gibi olmasının yanı sıra, açık olan bir terası da mevcut. Bu teras direkt olarak Eyfel manzarasının önünde yer alıyor. Yani fotoğraf çekinmek, anın tadını çıkarmak veya bu eşsiz manzaraya karşı güzel havalarda yemek yiyip şarap içmek için mükemmel bir ortam. Sizlere özenle hazırlanmış Fransız menüsü ile öğleden akşama kadar keyifli vakit geçirebileceğiniz kaliteli bir ortam sunuyor.
27 Quai Jacques Chirac, 75007 Paris, Fransa,+33147536800
Le Voltaire
Le Voltaire adını; Fransa’nın en önemli yazar ve filozoflarından biri olan François Marie Arouet’in takma adı olan Voltaire’den almıştır. Voltaire 17 yüzyılda Le Voltaire restoranının üst katında yaşamıştır. Bu ünüyle bilinen ve tanınan restoran sanki hem bir tarihi eser hem de bir restoran görevini birlikte sürdürüyor. Tahmin edebileceğiniz gibi bu restoran da Fransız kimliğini koruyarak, menüsünde Fransa’nın yerel lezzetlerini sıcak ve zarif dekorasyonlu ortamında sizlere sunuyor. Hem tarihi hem de lokal bir deneyim yaşamak isteyenler için Le Voltaire güzel bir seçenek.
27 quai Voltaire, 75007 Paris, +33142611749
La Fontaine De Mars
Paris’in en otantik ve yerel restoranlarından biri olan Le Fontaine de Mars Eiffel Kulesi’ne bir sokak uzaklıkta bulunuyor. Menüsünün modern Fransız mutfağını koruyarak gelişmiş olmasına rağmen, geçmişten gelen kırmızı beyaz tentesi ve masaları varlığını koruyor. Ki bu da mekâna ayrı bir tarihsellik ve samimiyet katıyor. Şef Pierre Saugrain tarafından yaratılan 30 yıldır başarıyla işletilen bu işletme, birçok ünlü ismin Paris’teki uğrak mekânı oluyor. Güneybatıdan gelen özel tariflerle hazırlanan menüsünü deneyimlemek isteyenler Eiffel Kulesi’ne giderken burayı pas geçmesin deriz.
129 Rue Saint-Dominique, 75007 Paris, Fransa, +33147054644
Tapisserie
Tapisserie, kesinlikle Paris’teki favori kahvaltıcılarımızdan oldu. Kendilerini artizan fırın olarak tanımlıyorlar. Oldukça yüksek kaliteli şarküteri ve peynir seçenekleriyle doldurulmuş kruvasanlar, yumuşacık, tatlı-tuzlu brioche ekmeğiyle yapılmış leziz sandviçler ve taze, bol malzemeli kişleri sizi baştan çıkaracak. Ayrıca pastane ürünleri de bir o kadar iddialı.
16 Av. de la Motte-Picquet, 75007 Paris, Fransa, +33145501427
Saint Pearl
Taze malzemelerle benzenmiş rengarenk, eğlenceli tabaklarıyla Saint Pearl önce sunumlarıyla aklımızı çeldi. Diğer birçok Fransız restoranının tersine büyük ve rüstik tabakları, onları öne çıkarıyor. Menülerinde bir ok bitki bazlı seçenek bulmak da mümkün. Sizin de mideniz ancak gözünüz doyduğunda doyuyorsa burası tam size göre. Yumuşacık pankeklerden imza Eggs Benedict’ine birçok brunch klasiğini Saint Pearl’de bulabilirsiniz.
38 Rue des Saints-Pères, 75007 Paris, Fransa, +33171501673
La Grande Epicérie
Bir yemek pazarı, bir süpermarket bu kadar moda ve lüks olamaz. Ta ki Le Bon Epicérie’yle tanışana kadar. Le Bon Epicérie, Paris’in ünlü alışveriş merkezi Le Bon Marché’nin kardeşi. LBM, ne kadar modanın önde gelenlerini barındırıyorsa, LBE de gastronomi için aynı şeyi yapıyor. Soslar, çaylar, konserveler ve dünyanın her yerinden gelen yüksek kalite birçok ürünü buradan satın alıp evinize döndüğünüzde tadını çıkarabilirsiniz. Ayrıca içerisindeki birçok farklı tezgah hazır yemek de satıyor. Fırın tezgahındaki Fransız bagetlerine hazırlanmış sandviçler, taze kruvasan ve pain au chocolat, paket alabileceğiniz dünyanın bir çok farklı mutfağından esinlenmiş sıcak yemekleriyle hızlı ve lezzetli bir kahvaltı veya öğle yemeği almak için ideal.
38 Rue de Sèvres, 75007 Paris, Fransa, +33144398100
L’Ami Jean
1930’larda pub olarak hizmet veren bu mekân, Stéphane Jego ile yolculuğuna devam ediyor. Neredeyse yüz yıllık dekorasyonunu koruyan L’Ami Jean nostaljiye ve orijinale verdiği saygıyı gösteriyor. Mutfakta yarattığı sihirle gastronomi severlerin, Paris’e gitmeden yemeğini iyice araştıranların ve lokalleri rehber alanların listesine de girmeyi başarıyor. Fransız mutfağının usta teknikleriyle fine dining kalitesindeki yemekleri daha mütevazi bir şekilde sunuyor. Ayrıca av etlerinde bir efsaneler. “Riz au lait” bizim bildiğimiz anlamıyla, sütlaçlarını mutlaka deneyin.
27 Rue Malar, 75007 Paris, Fransa, +33147058689
Le Petit Lutetia
Ünlü Hotel Lutetia’dan birkaç adım ileride yer alan, gruba ait bu restoran bizim favorilerimizden. Beyaz örtülü masaları, masalsı tablolarla süslü duvarları, ambiyansı tamamlayan art deco aynalarıyla mekânın kendi de müşteri kitlesi de oldukça şık. Yaz aylarında sokaktaki masaları Rive Droite’ın lokallerini gözlemlemek ve güzel caddelerini izlemek için çok keyifli. Menü ise en az dekorasyon kadar başarılı. Istakozlu spagetti, daha önce yediğiniz bütün deniz mahsüllü makarnalardan daha lezzetli olabilir. Et tartarı ise çabasız güzelliği savunan Parisli estetik algısını destekliyor; basit, sade ama kaliteli malzemeleriyle oldukça olağan dışı. Dondurmalı, yoğun çikolata soslu profiterol ve kendi tarifleri olan karamelli “Fontaine de Mars” uzun yemeğinizi keyifle sonlandırmak için sizi bekliyor.
107 Rue de Sèvres, 75006 Paris, Fransa, +33145483353
Thoumieux
Ucunda Eiffel Kulesi’ni gören minik bir ara sokakta yer alıyor. Karanlıkta, Eiffel’in ışıklarının parladığı bu sokakta restorana yürürken içeri giren birbirinden şık birçok Parisli dikkatinizi çekecek. Kapıdan girdiğinizde kırmızı ve altın renginin arasında siyah bir piyano size göz kırpıyor. Bütün gece yemeğinize oldukça keyifli ve gittikçe hareketlenen canlı müzik performansı eşlik ediyor. Mekân, tarihle modernin büyüleyici bir birleşimi. Kendilerini Burjuvazi Brasserie olarak tanımlıyorlar. Menüde de minik, modern dokunuşlarla brasserie klasikleri var; ördek confit, salyangoz, trüflü maccaroni… Özellikle bir cuma veya cumartesi akşamı, uzun oturumlu, bol sohbetli bir akşam yemeği için Thoumieux’ye gelebilirsiniz.
Not: Müzik ikinci oturumda başlıyor. Rezervasyon yaparken buna dikkat etmek isteyebilirsiniz.
79 Rue Saint-Dominique, 75007 Paris, Fransa, +33147054975
Kodawari Ramen
En iyi sokak lezzeti
Tokyo’dan Paris’e gelen bir lezzet şöleni; Kodawari Ramen. Tokyo’nun 1935’ten 2018’e kadar hizmet vermiş ünlü balık pazarı Tsukiji’de başlayan yolculuğuna Kodawari Paris’in hareketli, restoranlar, kafelerle dolu Saint Germain bölgesinin belki de en kalabalık noktalarından. Bu sebeple hafta içi daha az popüler saatlerinde gelmek işinizi kolaylaştırabilir. Bir sokak lezzeti havasında ve fiyatlarında Michelin rehberine girmeyi başaran Kodawari, hem turistlerin hem de lokallerin merakla keşfettiği bir lezzet.
29 Rue Mazarine, 75006 Paris, Fransa, +33143293767
Time PR Account Director Gülenay Kiper diyor ki:
Paris’in Glutensiz Mekânları
Little Nonna Paris
Glutensiz pizza ve makarnalar hazırlayan restoranda yemeğinizin ardından lezzetli tatlılar da bulabilirsiniz. Restoranda tüm menü glutensiz ve lezzetli. Champ Elysee’nin çok yakınında bulunan Little Nonna öğle ve akşam yemekleri için rezervasyon alan ve her zaman yoğun olan bir İtalyan.
12 Av. Niel, 75017 Paris, Fransa, +33146226817
Cafe Mareva
Canal St. Martin, Paris’in son yıllarda popüler olan bir bölgesi. Kanal kıyısında çok keyifli kafeler ve konsept mağazalar var. Cafe Mareva da kanala yakın, keyifli, leziz tüm gün açık bir kafe. Tüm menüsü ise laktozsuz ve glutensiz çeşitlerden oluşuyor.
38 Rue du Faubourg du Temple, 75011 Paris, Fransa, +33143386457
Noglu
Rue Du Bac yakınında olan Noglu hem parizyenlerin hem de turistlerin çok tercih ettiği bir kafe. Sabah kahvaltıları için çok uygun. Kahveleri, tatlıları, sandviç ve kişleri çok beğenilen mekânın kruvasan ve bagetleri de mutlaka denenmesi gerekenler arasında.
69 Rue de Grenelle, 75007 Paris, Fransa, +33158901812
Paris’in En İyi Kruvasan Mekânları
Du Pain et Des İdées
Paris’in en iyi kruvasancısını ararken birçok listede ilk sırayı Du Pain et Des İdées alıyor. 19. yüzyıldan kalma dekorasyonuyla rustik ve şık bir klasik Fransız fırını. Hem lokaller hem de turistler arasında bir efsane. Bagetleri, kat kat çıtır kruvasanları, üzümlü hamur işi ve birçok Fransız hamur işi klasikleri arasında kendinizi kaybedebilirsiniz. Ama buraya kadar gelmişken aklınızdakileri mutlaka deneyin.
Not: Hafta sonları kapalı.
34 Rue Yves Toudic, 75010 Paris, Fransa, +33142404452
Eric Kayser
En beğenilen kruvasandan bahsedince Parizyenlerin favorilerinden biri Eric Kayser. Paris’in birkaç noktasında şubesi bulunan boulangerie mutlaka denenmesi gerekenlerden. Parisle özdeşelen diğer tatlardan ekmekler, bagetler, makaron ve ekler Eric Kayser’in diğer beğenilen lezzetlerinden.
Cyril Lignac
Paris’in en lezzetli pastalarına, kreplerine imza atan Cyril Lignac, kruvasan konusunda da en beğenilen yerlerden biri. Çıtır çıtır kruvasanlar yapan mekân artisan pastane konusunda da öne çıkıyor.
