Başarılı İşveren Markaları: Hande Özdağdeviren, LC Waikiki
Yazı Boyutu:
İşveren markası; işverenin sunduğu ekonomik, psikolojik ve fonksiyonel faydaların toplamı olarak karşımıza çıkıyor. Peki, şirketler işveren markası süreçlerini nasıl kurguluyor ve nelere dikkat ediyor? LC Waikiki’nin İnsan Kaynakları Direktörü Hande Özdağdeviren anlatıyor…
Şirket istikrarı ve çalışan mutluluğu söz konusu olduğunda konu ilk önce işveren markası oluyor. Özellikle pandemi sürecinin bu konuda çok etken olduğu konuşuluyor. Pandemi ile neler değişti ve işveren markası olmayı siz nasıl tanımlıyorsunuz?
Pandemi tüm dünyada olduğu gibi, ülkemizde ve şirketimizde de hem strateji anlamında hem de çalışma şekilleri anlamında birçok şeyi değiştirdi. İyi olma hali dediğimiz esenlik tanımı da değişti. Hibrit çalışma kavramı hayatımıza girdi, evde öncelikler değişti. Hepimiz için aslında sağlığımız, sevdiklerimizin sağlığı en önemli önceliğimiz haline geldi.
Bu süreçte çalışanların şirketlerinden beklentileri sadece kendileri için alacakları inisiyatifler değil, sosyal sorumluluk bilinciyle ülkemiz için de alacağı inisiyatifler de oldu bence. Maske seferberliği gibi tüm ülkemiz için fayda sağlayacak destekler dışında, ofis ortamında çalışanlarımızın sağlığını birinci öncelik alarak birçok tedbirle birlikte ve hibrit çalışma düzeniyle iyi olma haline ulaşmak için elimizden geleni yapmaya çalıştık. Pandemi sonrası yaptığımız memnuniyet ve bağlılık anketi sonuçlarına göre de çalışanlarımızın için pandemi öncesi yerimizi koruduğumuzu görüyoruz. Hâlâ hibrit çalışma düzeninde devam ediyoruz. Aslında yaşadığımız bu global krizi de sistem ve süreç geliştirmelerimizle uzaktan da verimli çalışmayı mümkün kılarak yeni hibrit çalışma düzenimizle işveren markası olarak fırsata çevirebildiğimize inanıyorum.
Yeni kuşağın şirket seçiminde marka algısının ve çalışana kattığı değerin ön planda olduğunu düşünüyor musunuz? Yeni kuşak nasıl bir işveren markası görmek istiyor?
Yeni kuşak şirket stratejilerine katkı sağlarken, kendi kariyer yolculuklarında da öğrenmeye devam edecekleri, potansiyellerini ortaya koyabilecekleri, karar aşamasına daha çok etki edebilecekleri bir iş ortamı istiyor. Akademi birimimiz çalışanların getirdiği bilgi ve becerilerine katkı sağlayacak birçok eğitim, mentorluk ve sertifikasyon programıyla çalışanlarımızın yanında. Ayrıca birçok üniversite ile iş birliği içerisinde eğitim ve mentorluk programımız var. Yaklaşık 2 yıldır çalışanlarımızın bireysel önerilerini aldığımız bir öneri sistemimiz var. Bu sistemle birlikte 1000’e yakın öneriyi hayata geçirerek çalışanlarımızla birlikte şirketimizi daha iyi bir işveren markası haline getirmeye çaba harcıyoruz. Önerisi hayata geçen çalışanlarımızı ödüllendiriyoruz. Birçok sosyal sorumluluk projesiyle sadece iş yerinde değil, sosyal ortamlarında da gurur duyacakları bir şirket imajı her zaman önceliğimiz.
Aynı zamanda şirket içi özel gün aktivitelerimizde, farklı markalarla kurumsal indirim anlaşmaları, sağlık seminerleri ve etkinliklerle çalışanlarımızı LC Waikiki’li olarak özel hissettirecek aktiviteler yapmaya özen gösteriyoruz.
Tüm bunların ötesinde işveren markası olarak samimiyetin çok önemli olduğunu düşünüyorum, yani şirket içerisindeki kültür ve iklimin olduğu haliyle karşıya geçirilmesini, bunu yaparken gerçeklerden yola çıkmanın hem güven sağlama hem de samimiyet açısından çok değerli olduğuna inanıyorum. Özetle samimiyet ve gerçeklik işveren markasında öne çıkan değerlerden ikisi bizim için.
İşveren Markası uygulamalarını geliştirirken odak noktalarınız neler? Hep merak edilen bir diğer nokta da şu; pazarlama ve tanıtım faaliyetleri bu odağın neresinde ve şirketler çalışan için yarattıkları değeri dış dünyaya ne kadar yansıtabiliyorlar?
LC Waikiki’de çalışanlarımız en büyük değerimizdir, çalışanı dinlemek, anlamak bizim için çok önemli. Onların ihtiyaçlarını odağımıza alarak işveren markası çalışmalarımızı planlıyoruz. İletişimde ihtiyaçları çalışanlarımızdan gelen önerileri dikkate alıyoruz. En büyük pazarlama çalışanlarımızın memnuniyeti ve bunu paylaştığı platformlar. Türkiye’nin alanında en büyük ailesi olarak 55 bin çalışanımız ile çıtamızı her geçen gün daha da yükseğe taşıyoruz. Çalışanlarımızın psikolojik sağlığını önemsiyoruz, well-being çalışmalarımız ile yanlarında olduğumuz hissettirmeye çalışıyoruz.
Çalışanlarımıza burada kazandıkları becerileri paylaşabilecekleri ortamlar sağlamak için gen yetenekler ile onları bir araya getiriyoruz üniversite etkinliklerinde, genç yetenek programlarında bu deneyimlerini aktarıyorlar.
Çalışanların dijital dünyadaki varlıklarının ve aktif paylaşımları süreçleri desteklediğini biliyoruz. Siz tüm bu markalama çalışmaları kapsamında çalışanlardan kurumsal birer influencer yaratma konusunda ne düşünüyorsunuz?
E-ticaret ekibimizde influencer çalışanlarımız var, kendi içimizdeki potansiyeli değerlendirmek her zaman önceliğimiz. Buna ek olarak çalışanlarımızın kurum içi çalışmaları ve sosyal medya hesaplarımızı takip etmeleri için bilinçlendiriyoruz.
{145362}
Başarılı işveren markaları; çalışanın mutluluğu, şirket aidiyeti ve bağı, etkin dijital kanal kullanımı ve fikir liderliği konularına ışık tutarken bu konuda örnek aldığınız kişileri, faydalandığınız kitap ve podcast’leri bizimle paylaşır mısınız?
İyi yapılmış işleri, ses getiren projeleri, güncel trendleri ekip olarak takip etmeye özen gösteriyoruz. Bunun için hem sosyal medya kanallarından hem de konuyla ilgili çeşitli zirvelerden ve webinar’lardan faydalanıyoruz.
Rahmetli Doğan hocamızın (Cüceloğlu) kitapları ve videoları da bize sadece iş yerinde değil tüm hayatımızı iyi yaşamak konusunda her daim rehberlik etmektedir.