Malta’ya Gitmek İçin 9 Neden

Senenin herhangi bir döneminde Malta’ya seyahat etmeniz için 9 nedeni inceleyin.

Aslen bir takımadalar bölgesi olan Malta Takımadaları’ndan sadece üç adada yerleşim var; anakara olarak kabul edilen Malta, ikinci büyük ada Gozo ve en küçükleri Comino. Birbiriyle zıt manzaraları ve mahalleleri ile her biri görülmeye değer olan adalar, hemen herkese, senenin hemen her döneminde cazip gelecek niteliklere sahip.

Sene boyunca güneşli havası

Akdeniz ikliminin tipik özelliklerinin görüldüğü Malta Adaları’nda güneş yazın her gün 12 saat boyunca sizi ısıtırken kış ortasında dahi 5-6 saat yüzünü göstererek ziyaretçilerini hoş bir sıcaklıkla karşılıyor. Yazın denizden esen serin rüzgarlar bunalmanızı önlerken, baharlarda bu kez Afrika’dan gelen sıcak hava dalgaları sıcaklığı mevsim normallerinin üzerine çıkarıyor. Hemen her mevsim denize girebileceğiniz bölge, her an güneş ve deniz özlemi içinde olan seyahat tutkunları için ideal.

Hareketli gece hayatı

Akdenizliliğin genlerine işlediği Malta sakinleri, hayatlarını tadını çıkarmak ve kutlamak üzerine yaşarlar. Gündüz kadar gecelerin de oldukça hareketli geçmesinin en önemli nedenlerinden biri budur. Öyle ki sene içinde adalar bölgesini herhangi bir etkinliğin olmadığı tarihlerde ziyaret etseniz dahi müzik zevkinize uygun kulüpler, damak tadınıza uygun restoranlar bulmakta asla güçlük çekmezsiniz. Eğer Malta’yı özellikle gece hayatı için ziyaret edecekseniz size önerimiz rotanızı St. Julians yakınındaki sahil şeridinde konumlanan Paceville’ye çevirmeniz. Burada Tiesto, Van Heill gibi dünyaca ünlü DJ’lerin konuk olarak geldiği mekanlarda eğlenebilirsiniz. Malta’ya seyahat edeceğiniz dönemde hangi mekanda kimin performans sergileyeceğini öğrenmek, hatta seyahatinizi bir ‘gece hayatı turu’ şeklinde planlamak isterseniz işin uzmanına danışmanızı öneririz: visitmalta.com

Birçok festivale ev sahipliği yapması

Ülke, sene boyunca yerel ve uluslararası pek çok festivale ev sahipliği yapıyor. Gozo’daki 7 asırlık Akdeniz kültürüne selam duran Festival Mediterranea’dan Malta’daki Cirque de Soleil’e ve bir hafta boyunca tüm adalara yayılan geleneksel karnavala, siz oradayken düzenlenen bir festivalin coşkusuna mutlaka denk gelebilirsiniz. Belki kendinize bir sürpriz yapar ve bir daha deneyimleyemeyeceğiniz bir etkinliğe katılırsınız.

Büyüleyici doğal güzellikleri

Malta Takımadaları, coğrafi yapısı itibariyle tanıdık pek çok yerden ayrışıyor. Adaların arazi yapısındaki bu farklılık onun en büyüleyici yanlarından biri. Malta’nın ve Gozo’nun batı yakasında denizden keskin şekilde yükselen kat kat tortul kayalardan oluşan falezler, ilkbaharda renkli yabani çiçeklerle kaplanıyor. Doğa tutkunu seyahatseverleri hayran bırakacak bir iç lagün olan İç Deniz, sualtı florasının parlak fosforlu renklerini yansıtan Mavi Grotto, Ramla Bay’in kırmızı kumlarına bakan Kalypso Mağarası bu noktalardan sadece birkaçı. Seyahatinizi bu doğal cazibe merkezlerini keşfetmek üzerine planlayarak da bölgeden büyük keyif alabilirsiniz.

Zengin tarihi ve kültürel mirası

Hikayesi 7000 sene öncesine dayanan Malta Adaları, oldukça zengin ve benzersiz tarihi ve kültürel mirasa sahip. Mimariye ve koleksiyonlara da yansıyan bu mirasa tanıklık etmek için Büyük Ustalar Sarayı’nı, St. James Yaratıcılık Merkezi’ni ve Mazisi Ulusan Güzel Sanatlar Merkezi’ni ziyaret edebilirsiniz. Adaların UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan üç farklı yere de ev sahipliği yaptığını ekleyelim; Valletta Şehri, Anıt Taş Tapınakları ve Hal Saflieni Hypogeum bu anlamda görülmeye değer.

Her adrenalin dozuna hitap eden sportif faaliyetleri

Barışçıl iklimi ve donanımlı tesisleri sayesinde Malta, tatilini spor yaparak geçirmek isteyenler için de ideal. Valetta’nın yaklaşık 4 kilometre güneyinde konumlanan Malta’nın en büyük spor merkezi Marsa Spor Kulübü, ziyaretçilerine 18 delikli golf sahası, minyatür golf parkuru, tenis ve squash kortları, kriket sahaları ve yüzme havuzu gibi seçenekleri ile çeşitli branşlarda performans sergileyebilme olanağı sunan bir tesis. Çoğu otelde de benzer imkanlar mevcut. Ancak adaların en belirgin spor faaliyeti, kuşkusuz su sporları. Hemen her plajda veya plaj kulübünde kiralayabileceğiniz gerekli malzemeleri bulabiliyor ve yamaç paraşütü, rüzgar sörfü, su kayağı ve tüplü dalış yapabiliyorsunuz. Bölgeyi ekim veya mayıs aylarında ziyaret ederseniz pazar günleri düzenlenen at yarışlarını da izleyebilirsiniz.

Sağlık ve zindelik sunan merkezleri

Eğer Malta seyahatinizi bir iyileşme kürü olarak planlıyorsanız, bölgede kırka yakın sağlık ve spa merkezinin hizmet verdiğini söylemekte yarar var. En iyi şartlarda kurulmuş donanımlı spor salonları, havuzlar ile kaplıca kürleri, fizyoterapi sunan tesisler, nitelikli personelleri sayesinde en iyi tedavilerden ve ürünlerden yararlanmanızı kolaylaştırıyor.

Medeniyetlerle zenginleşen mutfağı

Yüzyıllar boyunca farklı medeniyetlerin işgaline uğrayan Malta Adaları, bu tarihsel çeşitliliği mutfağına başarılı şekilde yansıtan leziz bir coğrafya. ‘Eklektik bir Akdeniz mutfağı’ olarak tanımlayabileceğimiz yemek çeşitliliği mevsimlere bağlı. Seyahat dönüşünüzde damağınızda Malta’ya özgü tatlar kalsın istiyorsanız size önerimiz lampuki pie (balık turtası), tavşan güveci, bragioli (rulo sığır eti), kapunata (Malta usulü ratatoulle) ve gbejniet (keçi peynirli çorba) denemeniz. Adaları bir adalı gibi gezmek isterseniz pazar sabahı kurulan Marsaxlokk balık pazarını ziyaret edebilirsiniz.

Türkiye’ye yakınlığı

Malta konumu itibariyle Türkiye’ye çok yakın. Öyle ki Türk Hava Yolları, günde iki farklı seferle adalar bölgesine ulaşımı oldukça kolaylaştırıyor. Yaklaşık 2 saatlik bir uçuş… Ve harikulade bir yerdesiniz. Malta’yı seyahat planlarınız arasına mutlaka eklemelisiniz.