Daha Zinde Bir Beyin İçin Ne Yapmalıyız?

Unutkanlık, konsantrasyon kaybı, mutsuzluk ve uykusuzluk kaderiniz değil. ELLIVE Klinik‘in kurucusu Dr. Elçin Yıldıran Mizrahi, Beyin Sisi hakkında bilmeniz gerekenleri anlattı.

Dr. Elçin Yıldıran Mizrahi

Unutkanlık yaşlı yetişkinler arasında yaygın bir şikayettir. Yaşlandıkça, her zaman kabul ettiğimiz beyin fonksiyonlarında aksaklıklara neden olabilecek fizyolojik değişiklikler yaşarız. Bilgiyi öğrenmek ve geri çağırmak daha uzun sürer. Peki ama tüm bunlar henüz yaşlanmadan 40’lı – 50’li yaşlarda başınıza geliyorsa?

Beyniniz, hem bilinçli hem de bilinçsiz olarak yaptığınız, düşündüğünüz, hissettiğiniz, gördüğünüz ve duyduğunuz her şeyi kontrol ettiği için tüm vücudunuzun “patronu” olarak düşünülebilir.

Bununla birlikte, stres, anksiyete, çevresel faktörler, vücuttaki eksiklikler ve yaşlanma gibi faktörler, beyninizin en iyi işlevlerinden bazılarını kaybetmesine neden olabilir. En sık karşılaştığımız sorun ise Beyin Sisi’dir ki biz bunu genellikle yorgunluk, kafa karışıklığı, unutkanlık, zayıf hafıza ve konsantrasyon güçlüğü olarak dile getiririz.

Bazen beyin sisi aşırı çalışma, uyku eksikliği, stres ve bilgisayarda çok fazla zaman harcamaktan kaynaklanabilir. Hücresel düzeyde, beyin sisinin yüksek düzeyde iltihaplanma ve ruh halinizi, enerjinizi ve odağınızı belirleyen hormonlardaki değişikliklerden kaynaklandığına inanılmaktadır. Hormonların dengesiz seviyeleri tüm sistemin atılmasını sağlar. Ayrıca, beyin sisi sendromu; obezite, anormal adet görme ve diabetes mellitus gibi diğer durumlara yol açabilir.

Beyninizin sağlığını, zindeliğini ve optimum işleyişini sürdürmek, insan yaşamının birçok karmaşık faaliyetini en gelişmiş haliyle gerçekleştirmeye devam edebilmek için çok önemlidir.

Bunun anahtarlarından biri nörotransmiter üretimidir. Nörotransmiterler, vücudunuzdaki sinir hücreleri arasındaki mesajları ileten beyin kimyasallarıdır. B vitaminleri ve magnezyum gibi temel vitamin ve minerallerin varlığında amino asitlerin dönüşümüyle üretilirler.

Dolayısıyla eğer yukarıdaki şikayetlere sahipseniz önce yapmanız gereken şey altta yatan gerçek nedeni anlayabilmek için tüm olası maddelerin seviyelerini kontrol ettirmektir. Kuşkusuz burada en kolay tanı yöntemi BIOSCAN gibi kolay ve masraflı olmayan güvenli bir yöntemdir.

Beyin sisi tipik olarak hormonal dengesizlikleri teşvik eden ve stresle şiddetlenen bir yaşam tarzına dayanır.

• Elektromanyetik radyasyon – bilgisayardan, cep telefonundan, tabletlerden

• Stres – zayıf belleğe neden olan beyne kan akışını azaltır

• Uyku eksikliği, egzersiz yapmamak

• Diyet – amino asitler, vitaminler, mineraller ve antioksidanların eksiklikleri

• Toksinler, kirlilik, kimyasal maddeler ve insektisitler

Kuşkusuz tedavi sürecinde en belirleyici unsur altta yatan bu sebeplerin doğru değerlendirilerek tedavi planının buna göre düzenlenmesi ve tekrarlanmaması için doğru bir yol haritası çıkartılmasıdır.

{773614}

Beyin Sisi’nin Belirtileri

• Uyku sorunu, uykusuzluk

• Baş ağrısı

• Düşük enerji veya yorgunluk

• Bozulmuş bilişsel işlev

• Ruh hali değişimleri

• Irritabilite

• Unutkanlık

• Konsantre etme sorunu

• Düşük motivasyon, fikir eksikliği

• Aşırı devamsızlıklar

• Hafif depresif

Tedavi – Beyin Sisi’ni Sona Erdirme Yolları

Beyin sisi tedavisi nedene bağlıdır. 3 ana grupta tedaviyi sınıflandırmamız mümkündür:

Yaşam Tarzı Değişiklikleri

Bilgisayar ve cep telefonunda daha az zaman geçirin – kendinize mola vermeyi hatırlatın. Olumlu düşünün, stresi azaltmaya çalışın. Yeterince uyuyun – günde 7-8 saat, 23:00’de veya en geç gece yarısı yatağa gidin. Düzenli egzersiz yapın. Çok fazla alkol, sigara ve kahve içmekten kaçının. Keyifli aktiviteler bulun.

Diyetinizi Değiştirin

Özellikle MIND Diet tarzı bir beslenme düzeninin daha zinde bir beyin için etkili bir çözüm olduğuyla ilgili pek çok bilimsel çalışma vardır. Bu beslenme şeklinin ana hatlarını şu şekilde özetleyebiliriz:

Diyetinizde Ağırlık Vermeniz Gereken Besinler

• Yeşil yapraklı sebzeler

• Diğer tüm sebzeler

• Meyveler

• Fındık

• Zeytinyağı

• Tam tahıllar

• Balık

• Fasulye

• Kümes hayvanları

{773830}

Özellikle Kaçınmanız Gereken Besinler

• Tereyağı ve margarin

• Peynir

• Kırmızı et

• Kızarmış yiyecekler

• Hamur işleri ve tatlılar

• Şekerli içecekler

• Yüksek oranda işlenmiş yiyecekler

• Yapay tatlandırıcılar

• Alkol

Gıda Takviyelerinden Faydalanın

Burada asıl önemli olan konunun tespit edilmiş eksiklikleri yerine koymak olduğunu asla unutmayın. Ardından bazı kilit bileşiklerin mucizevi etkilerinden, tercihen damar yoluyla uygulanacak tedavi kürleriyle faydalanın. İşte size en etkili bazı örnekler:

Nörotransmiter üretimi için kritik olan amino asitlerden biri taurindir. En yüksek konsantrasyonda kalp ve beyinde bulunur. Taurin, hücre zarları boyunca elektrik yükünü kontrol eder ve sinir uyarılarının işlevi için gereklidir. Ayrıca anti-anksiyete özelliklerine sahip olduğu da gösterilmiştir.

Glisin, esas olarak omuriliği ve beyin sapını etkileyen inhibe edici bir nörotransmiter görevi gören başka bir amino asittir. Beyin sapı, diğer beyin bölümlerinin yanı sıra, beynin solunum, sindirim, kardiyovasküler işlev ve uykudan sorumlu bölümü olan medulla oblongata’ya ev sahipliği yapar.

B vitaminleri, bu (ve diğer) amino asitlerin nörotransmiterlere, özellikle de B6 ve B12’ye dönüşümünü destekler. Aslında, B12 eksikliği bilişsel işlev bozukluğuyla bile ilişkilendirilirken, B12 ve folik asit takviyesinin biliş ve hafızayı geliştirdiği gösterilmiştir.

Benzer şekilde, araştırmalar B3 (niasin) eksikliğinin hafıza sorunları ve beyin işlevi ile bağlantılı olduğunu, B2’nin (riboflavin) – magnezyum ile birlikte – hem baş ağrılarını hem de migreni önlediğini ve tedavi ettiğini göstermiştir.

Nörotransmiter üretimini desteklemeye ve baş ağrısını hafifletmeye ek olarak, magnezyumun başlı başına beyin sağlığı yararları vardır. Araştırmalar, magnezyum takviyesinin kısa ve uzun süreli belleği desteklediğini göstermektedir.

Diğer iki mineral – selenyum ve çinko – beyin sağlığı için çok önemlidir. Antioksidan özelliklere sahip olmanın ve 300’den fazla enzimin metabolik aktivitesini desteklemenin yanı sıra, bu iki mineralin beyinde optimum lipid düzeylerini geri kazandırdığı da bulunmuştur. Bu önemlidir, çünkü beyin lipitleri yalnızca yapısal bir rol oynamakla kalmayıp aynı zamanda işlevsel olan, yani sinyalleri biyolojik zarlar boyunca iletmede.

Diğer bir antioksidan olan glutatyon, özellikle beyindeki oksidatif stresi azaltmaya yardımcı olur. Ek araştırmalar, glutatyon eksikliğinin bilişsel gerilemeyle ilişkili olduğunu da göstermektedir.

{773688}

Damardan tedaviler dışında ağızdan kullanabileceğiniz bazı ek gıda takviyeleri ise şunlardır:

Balık Yağı: Uzun zincirli omega 3 yağ asitleri içerir, Somon, ton balığı, uskumru ve sardalyadır. Beyin fonksiyonlarını, motor becerilerini ve görme yetisini geliştirebilir.

Ginkgo Biloba Özü: Etkili anti-enflamatuar, antioksidan, trombosit oluşturan ve dolaşımı artırıcı etkileri için yaygın olarak çalışılmıştır. Ginkgo biloba faydaları arasında bilişsel fonksiyon, pozitif ruh hali, artan enerji, iyileştirilmiş hafıza ve birden fazla kronik hastalıkla ilgili semptomların azalması sayılabilir. Ayrıca Alzheimer hastalığı riskini azaltabilir.

Kolin Bitartrat: Kolin kimyasal olarak B vitamin grubu ile ilişkilidir. Kolin hücre zarları ve hafıza ve kas kontrolünde rolü olan nörotransmitter asetilkolin üretimi için önemlidir. Gama Oryzanol – merkezi sinir sisteminde nörotransmitter seviyelerini yükselttiğini göstermiştir.

Dr. Elçin Yıldıran Mizrahi Kimdir?

İÜ İstanbul Tıp Fakültesi’nden 1991 yılında mezuniyetinin ardından çalışma hayatına İstanbul Haseki Hastanesi Dahiliye kliniğinde başlamıştır. Ardından proaktif sağlık yönetiminde insan sağlığına daha faydalı hizmet edebilmek amacıyla Türkiye’de Kadın Sağlığı, Üroloji, Hormon tedavileri, Dermatoloji, Anti-Aging alanlarında dünyanın lider ilaç firmaları ile Türkiye’nin ve dünyanın en saygın medikal otoriteleriyle birlikte 30’dan fazla ürünün klinik çalışmalarından, hekim eğitim programlarına ve Türkiye pazarında ürünlerin hastaların hizmetine sunulmasına kadar pek çok çalışmaya liderlik etmiştir. 25 yılı aşkın bir süredir proaktif sağlık yönetiminde ilaç endüstrisinde başta jinekoloji, üroloji, dermatoloji ve antiaging alanında dünyanın önde gelen uzmanlarıyla birlikte çalışmıştır.

Bütünsel tıp, fitoterapi, beslenme, yaşam tarzı tıbbı, konularında tamamladığı eğitimleriyle hastalarına en iyi şekilde yardımcı olabilmek amacıyla ELLIVE’ı kurmuştur. Sağlığın bireysel olduğuna ve yaptığımız yaşam seçimleriyle sağlığımızı arttırabileceğimize inanmaktadır.

Dünyadan en yeni haberleri ilk bilen olmak için OGGUSTO’nun haftalık e-bültenine kaydolun.