preloader

İş Dünyasında Geleceğe Yeşil Bir Miras

04.03.2024
İş Dünyasında Geleceğe Yeşil Bir Miras

Yazı Boyutu:

Yıldız Holding Strateji, İş Geliştirme ve M&A Başkanı Fezal Okur Eskil ile şirketin sürdürülebilirlik ve kadın girişimciliği alanında yaptığı çalışmaları konuştuk.

Gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakma sorumluluğu bilincinde haraket eden Yıldız Holding, çevresel, sosyal ve ekonomik sürdürülebilirlik konularında adımlar atıyor. Bunun yanı sıra kadın girişimciliği alanında da birçok çalışma yapıyor. Yıldız Holding Strateji, İş Geliştirme ve M&A Başkanı Fezal Okur Eskil ile sohbet ettik…

Sürdürülebilir gelecek için Yıldız Holding’in “Bu Dünya Bizim” yaklaşımıyla yaptığı birçok çalışma var. Öncelikle bize bu konuda odaklandığınız alanlardan bahseder misiniz?

Sürdürülebilirlik konusunda oldukça güçlü bir kurumsal hafızaya sahip Yıldız Holding’in hikâyesi, 1944 yılında İstanbul’da bisküvi üretimiyle başlıyor ve o yıllara dönüp baktığımızda, “İsrafsız şirket” modelinin Holding’in tüm faaliyetlerine yön verdiğini rahatlıkla görebiliyoruz. Bugün 75 bini aşkın çalışanımızla ve 46 üretim tesisimizle bisküviden çikolataya, dondurulmuş gıdadan ambalaja kadar geniş bir yelpazede üretim yapıyoruz. Hizmet verdiğimiz tüm coğrafyalarda müşterilerimize ve topluma karşı büyük bir sorumluluğumuz var.

İş Dünyasında Geleceğe Yeşil Bir Miras

“Bu Dünya Bizim” sürdürülebilirlik vizyonumuzla tüm ekosistemimizde değer yaratmak ve birlikte dönüşmek hedefiyle çalışmalarımızı yürütmeye devam ediyoruz. Sürdürülebilirliği bütüncül bir sistem dönüşümü yaklaşımıyla ele aldığımız Yıldız Holding ve şirketlerinde yaklaşımımızı ise “doğanın geleceği için çalışmak”, “paydaşlarımızla güçlenmek”, “geleceğe ilham vermek” şeklinde 3 ana odak ile tarif ediyoruz.

“Doğanın Geleceği için Çalışmak” başlığı altındaki öncelikli konularımız arasında iklim ve karbonsuzlaşma, enerji ve su yönetimi, sürdürülebilir tarım, biyoçeşitlilik ve toprağın korunması, atık yönetimi ve plastik azaltımı yer alıyor. “Paydaşlarımızla Güçlenmek” odağımız ise “İnsana Yatırım” anlayışımızın somut bir göstergesi olarak stratejik konularımızdan biri olmayı sürdürüyor. Global değerlerimizden biri olan fırsat eşitliği ve kapsayıcılık konusu, yetenek yönetimi, çalışanlarımızla birlikte ekosistemimizin ve değer zincirimizin tamamının gelişimi en önem verdiğimiz konuların başında yer alıyor. Üçüncü odak noktamız olan “Geleceğe İlham Vermek” kapsamında ise sorumlu ve yenilikçi iş modelleri ve ürünler ile müşterilerimize alternatif sunmak, daima temel prensip olarak benimsediğimiz ürün kalitesi ve güvenliğinin yanı sıra, değişen tüketici beklentileri doğrultusunda inovatif ürünlere de ağırlık vermek için çalışıyoruz.

Sürdürülebilir yatırımların şirketiniz için finansal ve iş stratejisi açısından önemi nedir? Bu yatırımların şirketinize nasıl bir değer kattığını görüyorsunuz?

Son yıllarda iş dünyası her bakımdan değişken, belirsiz ve karmaşık dinamiklerle karşı karşıya. Tüm paydaşların beklentilerini karşılama, çevresel, sosyal ve ekonomik meselelere çözüm bulma konusunda özel sektör olarak birlikte hareket ederek dönüşümü hızlandırabileceğiz.

Yıldız Holding’de sürdürülebilirliği değerlerimizin parçası ve iş yapma biçimimiz olarak görüyor, sadece çevresel sürdürülebilirlik bağlamında da ele almıyor, tüm değer zincirimizi içine alan ve birlikte hareket ederek dönüştüğümüz perspektiften bir strateji benimsiyoruz. Sürdürülebilirlik yönetimini Strateji ve İş Geliştirme Başkanlığı altında konumlandırdık. Amacımız sürdürülebilirlik konularının Holding’in kurumsal stratejisinin bir parçası olarak ele alınması ve şirket stratejilerine entegre edilmesi. Bu kapsamda, şirketlerimizin başta Türkiye olmak üzere faaliyet gösterdiğimiz tüm coğrafyalardaki ESG (Çevresel, Sosyal, Yönetişim) temelli risklerini bertaraf etmek üzere tüm paydaşlarımızı içine alacak şekilde bütüncül bir yaklaşım izliyoruz.

Etki ettiğimiz geniş ekosistemde dönüştürücü bir role sahip olduğumuzun farkındayız. Ana odağımızı oluşturan gıda ve perakende sektörleri başta olmak üzere yer aldığımız tüm sektörlerde şirketlerimizi ve ürünlerimizi daha da geliştirmek üzere Ar-Ge ve inovasyona yatırım yapmaya devam ediyoruz. Yenilenebilir enerji kaynaklarına yaptığımız yatırımlar, tarladan sofraya iş süreçlerimizde verimliliği artırmak ve israfı önlemek adına geliştirdiğimiz yenilikçi uygulamalar, dijitalleşme ve operasyonel mükemmellik kapsamında yaptığımız sürdürülebilir yatırımlarımız ile iş hedeflerimize somut ve ölçülebilir katkılar sağlarken tüm değer zincirimizde pozitif bir değer yaratmayı hedefliyoruz.

Diğer yandan sürdürülebilir yatırımlar daha az kaynak kullanarak daha çok üretmeye ve daha verimli bir operasyon yürütmemize olanak sağlıyor, yeni yatırımlar için de finansmana ulaşım konusunda önümüze yeni fırsatlar açıyor.

İş Dünyasında Geleceğe Yeşil Bir Miras

Tüm şirketlerimizde yeşil dönüşüm yatırımlarına da hız kesmeden devam ediyoruz. Yakın bir zamanda Aytaç Gıda’nın Çankırı’daki fabrikasında 6 MWp kapasiteli Güneş Enerjisi Santrali kurulumu gerçekleşecek ve bu sayede fabrikanın elektrik ihtiyacının tamamı yenilenebilir kaynaklardan sağlanacak. Bizim Toptan ise Gebze mağazasının çatısına kurduğu, Güneş Enerji Sistemi (GES) ile mağazada ihtiyaç duyulan enerjinin tamamına yakınını güneş enerjisinden karşılıyor.

Yıldız Holding’in global değerleri arasında yer alan fırsat eşitliği ve kapsayıcılık konularında özellikle de kadın girişimciliği alanında kapsamlı çalışmalar yaptığını biliyoruz. Bu konuda neler yaptığınızı anlatır mısınız?

Fırsat eşitliği ve kapsayıcılık, Yıldız Holding’de global değerlerimiz arasında yer alıyor. Sürdürülebilir bir geleceğin inşası ancak ve ancak kadınların topluma ve ekonomiye eşit katılımıyla mümkün olacak. Biz de Holding olarak uzun zamandır iş ortamında eşitlik ve kadın liderlik kavramlarını gündemimizin ilk sıralarında tutuyor, bu konuda her zaman destekleyici politikalar yürütüyorduk. 2021 yılında bu çalışmaları küresel ölçekte tüm şirketlerimizde hizalamak ve tek bir çatı altında yönetilmesini sağlamak için Yıldız Holding Kadın Platformu’nu hayata geçirdik. Fırsat eşitliği ve kapsayıcılığı da sadece Holdingimizi ve şirketlerimizi ilgilendiren bir konu olarak görmüyoruz. Toplumun tümüne yayılan fırsatlar yaratmayı amaçlıyoruz. Dolayısıyla tüm iş süreçlerimizde katılımcılığı ve eşitliği önceliklerken gerek kadın girişimci ekosisteminde gerekse de değer zincirimizde fırsat eşitliğini gözetiyoruz. UN Women’ın hayata geçirdiği Kadın Girişimcileri Destekleme Programı’nın stratejik partnerlerinden biriyiz. Bu program kapsamında Yıldız Holding ve şirketlerinin kadın girişimciliğini teşvik eden örnek uygulamalarına hız verdik ve global alanda tedarik zincirinde kadın girişimciliğini desteklemeyi taahhüt ettik.

İş Dünyasında Geleceğe Yeşil Bir Miras

Bir gıda üreticisi olarak en iyi bildiğimiz işlerden biri olan tarımsal üretim alanında da kadın çiftçilerimizi desteklemek adına Tarım ve Orman Bakanlığı’nın desteğiyle Tarımın Kadın Yıldızları projesini geliştirdik. Şirketlerimizden Kerevitaş tarafından yürütülen bu projede SuperFresh ile sözleşmeli kadın çiftçilerimizden doğrudan ürün alımı gerçekleştiriyoruz. 3 yılda desteklenen kadın çiftçi oranını %100 arttırma amacıyla yola çıkılan projede, bu hedefe 1 yılda ulaştık. 6 Şubat Kahramanmaraş Depremi sonrasında, depremden etkilenen bölgelerimize de öncelik vererek yeni kadın çiftçilere ulaştık, bu odakta projeyi geliştirmeye devam edeceğiz.

Kadınların ekonomik olarak güçlendirilmesine yönelik diğer bir önemli projeyi de ŞOK Marketler yürütüyor. “Şok’ta Ben de Varım” projesiyle deprem bölgesi başta olmak üzere Türkiye’nin farklı bölgelerinden çeşitli kadın kooperatiflerinin ürettiği el emeği ürünler, ŞOK Marketler’de satışa sunuluyor.

Üst yönetimde yer alan bir kadın lider olarak, kadınların güçlenmesi ve iş dünyasında fırsat eşitliğinin sağlanması adına ne gibi adımlar atılması gerektiğini düşünüyorsunuz?

Günümüz iş dünyasında kadınların görünen ya da görünmeyen bir takım engellerle ve zorluklarla karşı karşıya kalabildiğini hepimiz biliyoruz. Üstelik bu durum sadece ülkemize özgü bir sorun değil, küresel bir gerçek. Ne gibi adımlar atılması noktasına geldiğimizde ise bu konunun iki taraflı bir yolculuk olduğunu düşünüyorum. Öncelikle, bizlerin yani çalışan kadınların karşımıza çıkan tüm engellere rağmen iç motivasyonumuzu kaybetmeden ve cam tavanlara aldırmadan sonuç odaklı bir şekilde hedeflerimize doğru yol almamız gerekiyor. İş yaşamımızda ilerlerken karşımıza çıkan zorluklar ne olursa olsun yeteneklerimizi kanıtlamak bizim elimizde.

İş dünyasına geldiğimizde ise fırsat eşitliğini tesis edilmesi ve üst kademelerde kadın liderliğinin sağlanması için gidilecek daha çok yolumuz olduğunu düşünüyorum. Bain & Company’nin yayımladığı ve benim de görüşlerimi aktarma fırsatı bulduğum “Türkiye’de Kadın Liderliğini Geliştirmek konulu raporundan birkaç örnek vermek isterim. Rapora göre, yönetici poziyonlarındaki kadınların oranı yüzde 30 seviyelerindeyken, yönetim kurulundaki kadınların oranı ise yüzde 20’yi geçemiyor. BİST 100 endeksinde yer alan şirketler içinse bu durum yüzde 17,5 seviyelerinde. Bu sonuçlardan da görüyoruz ki üst yönetim kademelerinde daha fazla kadının yer alması için daha kapsamlı çalışmalar yürütülmesine ihtiyaç var.

İş Dünyasında Geleceğe Yeşil Bir Miras

Günümüzde kadınların iş gücüne katılımı ve sonrasında kadın istihdamının sürdürülebilirliğinin sağlanması, birbirini tamamlayıcı iki önemli unsur. Sadece çalışan sayısını ve üst yönetimde kadın sayısını arttırmak değil, aynı zamanda kadın çalışanların organizasyon içinde daha verimli ve mutlu çalışabilmesi için fırsat eşitliğine dayalı aksiyonların da geliştirilmesi gerekiyor. Bu noktada kadınlar için liderlik eğitimleri ve mentorluk fırsatları yaratılmasının, kapsayıcı bir kurum kültürünün oluşturulmasına yönelik stratejilerin benimsenmesinin, kadınların iş-yaşam dengelerini sağlamalarına yönelik programların ve yönetim kurullarında kadın üyeler için belirli kotaların bulunmasının oldukça önemli olduğunu düşünüyorum.

Liderlik yetilerini geliştirmek isteyenler için önerileriniz neler? Bu konuda örnek aldığınız kişileri, faydalandığınız kitap ve podcast’leri bizimle paylaşır mısınız?

Liderlik yetilerini geliştirmek isteyen bireyler için öncelikli meselenin bir yandan bireysel özelliklerimizi korurken diğer yandan değişen dünya dinamikleriyle uyumlu bir liderlik anlayışını benimsemek için sürekli gelişim ve dönüşüm olduğunu düşünüyorum.

Bugün hızla değişen iş ortamı, kültürel çeşitlilik, teknolojik ilerlemeler ve sürdürülebilirlik gibi faktörler, liderlik yaklaşımlarında belirgin değişikliklere neden oluyor. Esneklik, belirsizlikle baş etme ve değişime liderlik etme önem kazanırken, duygusal zeka giderek daha fazla vurgulanıyor. İnsan merkezli, ekip odaklı, destekleyici lider profilleri ön plana çıkıyor. Liderlerin inovasyonu teşvik etme ve yaratıcılığı destekleme, teknolojik adaptasyonu hızlandırma yetilerinin yanında küresel ve çok kültürlü düşünebilmeleri de önem kazanıyor.

Kendimizi sürekli olarak değerlendirmek ve geri bildirim almak da güçlü yönlerimizi ve gelişim alanlarımızı tespit ederek aksiyona geçmemize yardımcı olacaktır. Diğer taraftan kendimize rol modeller seçmemiz liderlik yetilerimizi geliştirmek ve ilham almak için etkili bir araç olabilir. Çok farklı alan ve perspektiften bizim için rol model olabilecek kişileri belirlemek, gözlemlemek ve mümkün olan durumlarda geri bildirim almak daha etkili bir lider olmamızı sağlayacaktır. Bu nedenle mentorluğun liderlik yolculuğunda çok önemli olduğunu düşünüyorum. Yönetim Kurulu’nda Kadın Derneği’nin 6. dönem mentilerinden biri olarak bu süreçte yer alma fırsatı bulabildiğim için heyecanlıyım.

Liderlik konusunda yararlandığım çok sayıda kitap var ve her yıl yenileri ekleniyor ama aklımda yer eden birkaçını paylaşmak isterim; Brene Brown’ın “Liderlik Etmeye Cesaret Etmek” ve “Mükemmel Olmamanın Hediyeleri”, James Collins’in “İyiden Mükemmel Şirkete” ve son olarak da Simon Sinek’in “Neden ile Başla” kitapları.

Son olarak hep aklımda tuttuğum bir hususu paylaşmak istiyorum; liderlik, etkili iletişimle başlar. Kendi sesimizi bulmak, fikirlerimizi net bir şekilde ifade etmek ve dinleme becerilerimizi geliştirmek, bunu yaparken de profesyonel ve kişisel ağlar oluşturmak hepimiz için liderlik yolculuğunda vazgeçilmezdir.

OGGUSTO
OGGUSTO Tüm Yazıları