preloader

İş İnsanlarının 2024 Kararları: Gizem Burteçin, HAN Spaces

İş İnsanlarının 2024 Kararları: Gizem Burteçin, HAN Spaces

Yazı Boyutu:

HAN Spaces’in kurucu ortağı ve CEO’su Gizem Burteçin, 2024 yılı için aldığı kararları OGGUSTO okuyucularıyla paylaştı.

2024 yılı için belirlediğiniz en önemli 3 şirket ve kişisel hedefleriniz / KPI’larınız nedir?

2024’ün hem şirket hem de kişisel olarak önceki senelerin zorluklarından sonra şükranla anacağımız bir sene olacağına inanıyor ve umut ediyorum. Ülke olarak Maraş depremi ile açılan yaralarımızın sarılmasını, benzer acıları yaşamamak için de önlemler alınmasını istiyorum. Her sene olduğu gibi bu sene de hedefim an’da ve akışta kalarak gelişmek. Benim kişisel hedeflerim hep bütünsel olur, ruh, beden ve zihin olarak sağlıklı olmayı, kendimi geliştirmeyi, bununla birlikte mükemmelliği hedeflemek ve zorluklarla dönüşmek yerine bu gelişimin doğal akışında kendiliğinden ve kolaylıkla olmasını diliyorum. Hayat ne getirirse getirsin kişi ve olayların olumlu taraflarına odaklanmayı seçiyorum. Daha çok spor yapıp, özel hayatımda daha dengede olacağım bir sene olacak 2024… Tabii ki işimde HAN ile başarılarımızın, ciromuz ve uluslararası bilinirliğimizin artması benim için bir girişimci olarak çok önemli.

HAN Spaces açısından hedefimiz iş ağımızı marka ve iş hedeflerimize uygun yeni lokasyonlarda, özellikle yurt dışında genişleterek sürdürülebilir ve kârlı büyümeyi sağlamak. HAN’da çalışan üyelerimiz ve ekosistemimiz için iş birlikleri oluşturarak çarpan etkisi yaratmak, yeni iş fikirleri ve platformlar hayata geçirmek. Ve en önemlisi mutlu, özgür ve verimli çalışmayı sağlamak.

Benim için otantik olmak her bireyin ve her markanın kendi yolculuğunda öz’ünden gelen bilgiyi kabul ederek AN’da kalabilmesi ve samimi olabilmesi…

Sektörünüze damgasını vuracak değişim trendinin ne olacağını ön görüyorsunuz?

Coworking, Flex Space yani paylaşımlı ve esnek ofisler özellikle pandemiden sonra hayatımıza kalıcı olarak girdi. Yeni dönem esnek çalışmaya uygun, hazır ve paylaşımlı ofislerin dönemi. Biz de oluşturduğumuz hayal ettiğimiz idealler ile oluşturduğumuz ekosistem, sürdürülebilirlik vizyonumuz ve birbirinden keyifli lokasyonlarımız, sağladığımız çalışma deneyimi, sunduğumuz hizmetler, hibrit ve esnek çalışma imkânları ile çalışma hayatına değer katıyoruz.

Pandemi sonrası nasıl evlerimiz bir anda ofise dönüştüyse, ofisler de eve dönüşüyor. Artık o bildiğimiz tek tip veya standart ofislerde çalışmak zorunda değiliz, daha esnek çalışabiliyoruz. O halde bizleri ofise çeken bir şeyler olmalı. Ofisler şirketlerin kültürünü yansıtmalı, bireylere özgürlük ve mutluluk vermeli ve bizler de evimizin hijyeni, güveni ve konforundaki ofislerde daha sosyal ve daha mutlu çalışabilmeliyiz.

İş İnsanlarının 2024 Kararları: Gizem Burteçin, HAN Spaces
HAN Spaces

Birbirinden keyifli lokasyon iş birliklerimiz bize büyük heyecan veriyor. HAN Vertical ile Cadde’de, Polat ile Palandöken’de dağda ve bu yaz da hem Kilyos’ta The Beach in Istanbul’da ve hem de Ege’de sahillerde, olacak. İlk ‘work from the beach’ noktamız Çeşme’de Beach of Momo ile 4. sezona gireceğiz. Neden bir günü çalışmak ve dağda veya denizde olmak arasında seçim yaparak geçirmek zorunda olalım ki? Sadece ofis binaları değil, trafiğe kalmadan, konforsuz şartlara teslim olmadan, keyifle çalışabileceğimiz her nokta bir HAN olabilir. Bunun yanı sıra Bernadet de Alaçatı köy içinde yaz kış hizmet verecek bir başka keyifli lokasyonumuz. Bu sistemi teknoloji ile akıllandırmak, ruh katmak ve topluluklarla yaşatıp herkese iş birliği imkânı sağlayacak bir ekosisteme dönüştürüyoruz.

Yıl sonuna geldiğimizde nereyi görmüş, neyi başarmış olmak istiyorsunuz?

Yıl sonuna geldiğimizde öncelikli hedefim artık bu yıl sonunu görmüş olmak! Şaka bir yana benim için görmek istediğim yerler gibi bir listem yok. Arkadaşlarımla, sevdiklerimle birlikte çıktığım her seyahat benim için çok özel ve keyifli. HAN’da start up’tan daha kurumsallaşmış bir yapıya dönüşümü, kendi açımdan da 40 yaşımla birlikte gelen değişimleri tamamlamayı başarmış olmak istiyorum.

Sadece ofis binaları değil, trafiğe kalmadan, konforsuz şartlara teslim olmadan, keyifle çalışabileceğimiz her nokta bir HAN olabilir.

Hangi hobiyi hayatınıza dâhil etmek istiyorsunuz ve geride bırakmak istediğiniz alışkanlık nedir?

Geçtiğimiz senelerde yaşadığım sakatlık sonrasında bu sene sporu hayatıma bugüne kadar hiç olmadığı kadar fazla entegre ettim. Fonksiyonel ve ağırlık antrenmanlarımda güç, denge odaklı çalışıyorum. Pilates antrenmanlarımda da tabii ki odağımda esneklik var. Yeni senede hayal ettiğim şey ise küreğe başlamak. Haliç’te veya Beykoz’da sabahın çok erken saatlerinde şehir henüz uyanmamışken denizde olmak, sabahın seslerini, hızı ve akışı deneyimlemek ve bunu düzenli olarak yapmak beni en çok heyecanlandıran şeylerden biri.

Gururla söyleyebilirim ki 2023’te bütün kötü alışkanlıklarımı bıraktım. Tabii ki hâlâ arafta gitgellerim oluyor ama bunu fark ediyorum ve gücün aydınlık tarafına geçiriyorum kendimi. 2024’te tüm bu dönüşümün artık içselleşerek ‘wu wei’ felsefesindeki gibi eforsuz olmasını hedefliyorum.

Aldığınız kararlara ilham vereceğini düşündüğünüz dizi, film, kitap, podcast veya TED konuşması gibi önerileriniz nelerdir?

Hüsnü Özyeğin’in sözüyle ülkemizde ismi bir sektörle özdeşleşmiş tek kişi olan ve benim de hem girişimcilik hem de bireysel yolculuğumda bana ayna tutan, alan açan ve güç veren çok sevgili patronum Avi Alkaş’ın henüz çok yeni yayınlanmış kitabı A.V.İ – Alış Veriş İşleri. Hem iş yaşamında var olmak hem de AN’da kalmak için ilham veren bir hayat. Sadece bir biyografi değil, iş kitabı veya nehir söyleşisi değil, hepsi ve çok fazlası.

Yine İdil Türkmenoğlu’nun son kitabı ‘Kurumsallaş(ma)’ girişimcilikten kurusallaş(ma)ya giden dönüşümde başucu kitabım.

Ve bu bir alfa kadın girişimci olarak zorluklardan beslenme, korunma, duvarlar ve mesafeler inşa etmeye alternatif olarak kırılganlığın ve kendi öz değerlilik duygusuna sarılmanın ve açık olmanın en büyük cesaret ve asıl güç olduğunu anlatan veri bilimcisi ve hikâye anlatıcısı Brene Brown’un ‘The Power of Vulnerability’ konuşmasını öneriyorum.

Merriam-Webster sözlüğünün 2023 yılı için seçtiği kelimesi “otantik”. Sizce otantik bir lider olmanın ipuçları neler?

Her birimizin özümüzde otantik olduğuna ama toplum ve iş hayatı içerisinde tek tipleştirildiğimize inanıyorum. Bu benim de zamanında sorguladığım ve içinden geçtiğim bir mücadele. Bir kadın ve bir girişimci olarak dünyada öne çıkan iş insanlarına özenmek, iş hayatında kadın erkek eşitsizliğini gidermek, kendimi değerli kılmak için eril olmak, herkesten çok çalışmak bunu yaparken iyi bir evlat, dost, vatandaş olmak, herkesten onay almak, bunları yaparken her şeye yetişmek, güzel ve bakımlı olmak, genç ve enerjik kalmak… Bu liste çok uzun ve bizi tek tipleştiren her beklenti aslında dışsal ve bizim dışımızda kişisel olmadığını ve bizleri bu aşırı efora sürükleyenin aslında kendi varoluşumuzu sahiplenmememizden ve her ne yapıyorsak başkalarından onay almak için yapmamızdan kaynaklı.

Ben lider olarak da araftayım açıkçası, beklendiği gibi net, mesafeli, eril bir lider olmakla olduğum gibi samimi ve yeni nesil bir lider olmak arasında zorlandığımı itiraf edebilirim. Bir lider olarak kararım da son derece otantik: Kendi liderlik yolumu olması gereken rollerimde harmanlayarak çizmek. Yani yerine göre samimiyet yerine göre mesafe ile her zaman net olmak ve tabii ki ekibimizin ve iş birliği yaptığımız ekosistem paydaşlarımızın en otantik yeteneklerine alan açmak.

İş İnsanlarının 2024 Kararları: Gizem Burteçin, HAN Spaces
“Plaza hayatı bizleri boğdu, yalnızlaştırdı, duvarların ve kutuların içine hapsetti.”

HAN da böyle otantik bir marka. İlk kuruluşunda tüm rekabetlerimize, dünyaya baktığımız sonrasında cevabını yine kendi içimizde bulduğumuz bir marka yolculuğu yaşadık. HAN bu toprakların kültürü, yüzyıllardan besleniyor, plazalardan önce vardı ve çok daha doğruydu, her şeyden önce insan odaklıydı. Konaklama ve iş alanları doğru lokasyon ve güzergâhta konumlanıyor, misafirperverlik ve samimiyetle hayat buluyordu. Göz göz odaları, iş birliğine ve komşuluğa kucak açan kültürü, avlularında hayat bulan sosyalliği ile HAN’lar bizim kültürümüz. Plaza hayatı bizleri boğdu, yalnızlaştırdı, duvarların ve kutuların içine hapsetti. HAN’da bugünün ve yarının ihtiyaçları, teknolojisi ve ilerici bir yaklaşım ile köklerimizden güç alıyoruz. Çalışmak bu denli hayatımızın odağındayken bizim çalışmayı daha özgür, daha mutlu hale getirme misyonumuz var. Tüketmek yerine birlikte üretmeyi ve insan için sürdürülebilir olanı, anlamlı olanı hedefliyoruz. Sanatla, müzikle, tasarım ve teknoloji ile iç içe, mutlu çalışıp üretmemiz için hayata geçirdiğimiz markamızın amacı topluluklar ve iş birlikleri ile büyümek ve yurt dışındaki HAN’larda tıpkı İpek Yolu’nda olduğu gibi kendi kültürümüzle çalışanlara hancılık ve misafirperverlik yapmak.

Cemre Bosnalı Zeydanlı
Cemre Bosnalı Zeydanlı Tüm Yazıları