Annelik ve Kariyer İlişkisi: Zeynep Okumuş

Anne olduktan sonra işi bırakan ve bir süre sonra geri dönen kadınlarla beraberiz… Qmark Danışmanlık şirketinde Eğitim Danışmanı olarak çalışan Zeynep Okumuş, işe dönüş hikâyesini OGGUSTO’ya anlattı.

İşe geri dönme kararını neyin tetiklediğini ve bu kararı alırken hangi faktörlerin etkili olduğunu anlatır mısınız?

Yurt dışına taşınmadan önce 25 yıl boyuncu kurumsal şirketlerde çalışan biriydim. 4 yıl ailemle, çocuklarla ve adaptasyon süreçleri ile ilgilenirken çalışmadan, üretmeden yaşamak beni zorlamaya başladı. En sonunda çocuklarımın gözünde evin düzeni ve temizliğinden sorumlu anne profili çizdiğimi fark edince kararımı verdim. Zaten bu süreçte düşünme fırsatım da oldu. Tekrar Türkiye’ye dönünce ne yapmak istediğime karar verdim ve dönünce danışmanlık işine başladım.

İşe dönüş sürecinde sizin için en değerli destek kaynakları neydi? Bu süreçte size ilham veren kitap, podcast, TEDx vb. gibi kaynaklar da var mı?

Benim için YenidenBiz’de gönüllü başlamak, yeniden bir network’e girmek ilk adımdı. Bu arada arkadaşlarımdan danışmanlık konularında görüşler de aldım. Sertifika eğitimlerine katıldım. Kitaplar okumaya başladım. Kendimi geliştirmeye adım adım ilerledim. Yurt dışı kaynaklardan ilgilendiğim başlıklarda araştırmalar yaptım. İnsanın Anlam Arayışı (Victor Frankl), Dört Anlaşma (Don Miguel Ruiz) ve Neden ile Başla (Simon Sinek) beni etkileyen kitaplardı.

İşe dönüş yaptıktan sonra kariyer hedeflerinizde herhangi bir değişiklik oldu mu? Uzun vadeli kariyer planlarınızı nasıl şekillendirdiniz?

Uzun vadeli olarak danışmanlık mesleğimde sürekli kendi gelişimime ve bireylerin gelişim, dönüşümüne destek olmak ana hedefim. Bu arada iş-yaşam dengesi ve aileme zaman ayırmak önceliğim. Bu sebeple bu meslekte olabildiğince uzun süreli devam etmek, çeşitli eğitimlerle kendi gelişimimi desteklemek, bilgi, becerilerimi, deneyimlerimi paylaşarak bu meslekte başarılı olmak ana hedefim. Koçluk eğitimlerimi tamamlamak üzereyim. Belki koçluk yapmaya başlayarak bu anlamda kendimi geliştirmeyi düşünebilirim.

Günlük rutininizi nasıl yönetiyorsunuz ve iş ile aile yaşamınız arasında nasıl bir denge kuruyorsunuz? Bu dengeyi bulmak isteyen kadınlar için vereceğiniz en önemli tavsiye ne olur?

Kurumsalda başaramadığım iş yaşam dengesini mevcutta danışmanlık mesleğimde önceliklendirmeye çalışıyorum. Kendi hobilerime, kişisel gelişimime de vakit yaratıyorum mutlaka. İşim gereği boş zamanlarımda mesleki gelişimim için mutlaka okuyorum ve araştırıyorum. Böylece kitap okuma hobime de zaman ayırma şansım oluyor.

Güne erken ve sporla başlamak, iş listemi çıkarmak ve önceliklendirmelerimi yapmak günü yönetebilmek adına çok fayda sağlıyor. Çok planlı bir insanım zaten… Böylece iş-yaşam dengemi sağlıyorum. En önemli tavsiyem güne erken başlamak ve her şeyi yapmaya çalışmak yerine, doğru önceliklendirme yaparak ve gerekirse destek alarak mutlaka kendilerine zaman yaratmaları. Bu mental olarak da çok iyi geliyor.

Kendimize engel koymadığımız ve potansiyelimize güvendiğimiz sürece yapamayacağımız hiçbir şey yok.

Yaşamınızı ve kararlarınızı şekillendiren bir hayat mottonuz var mı? Bu motto size günlük yaşamınızda nasıl bir rehberlik ediyor?

“İnsanın en büyük engeli yine kendisidir. İlerlemek istiyorsa eğer insan; önce kendi önünden çekilebilmeli.” Friedrich Nietzsche’nin bu sözü benim hayat mottom diyebilirim. Kendimize engel koymadığımız ve potansiyelimize güvendiğimiz sürece yapamayacağımız hiçbir şey yok gerçekten. Hayatımda da bunun çok fazla örneğini yaşadım.

Şu anda bulunduğunuz noktadan baktığınızda, gelecekte kendinizi nerede görmek istiyorsunuz?

Gelecekte üreten, gelişen ve aynı zamanda bilgi, beceri ve deneyimlerini paylaşarak kollektif bir fayda yaratabilen bir insan olmak en büyük hayalim. Bu duruşumla çocuklarıma da iyi bir rol model olmak, kendilerini mutlu edecek aynı zamanda toplumsal bir katkı da yaratabilecek bir yaşam amacı edinmelerine yardımcı olmak isterim.