Düğün Hikayesi: Duygu Başak Gürtekin ve Erkan Toprak

Klinik Psikolog Duygu Başak Gürtekin ve İş İnsanı Erkan Toprak’ın Raffles İstanbul’da gerçekleşen düğünlerine konuk oluyoruz…

Evlilik teklifi nasıl ve nerede gerçekleşti?

Evlilik teklifimi Büyükada Splendid Palace’ta aldım. Ada ikimiz için de çok özel ve anlamlı bir yere sahip fakat Splendid Palace’ın kalbimdeki yeri bambaşka bir derinlikte… Erkan’ın çok ince bir duyarlılıkla hazırladığı eşsiz bir sonbahar gecesiydi. Ada’ya geçmek üzere akşamüzeri yola çıktık, teknedeki zarif hazırlık biraz dikkatimi çekmişti ama arka planda bu kadar büyük bir sürpriz olduğunu hiç tahmin etmemiştim. Splendid bizim için büyük ailenin bir parçasıdır, her zamanki odamıza yerleşip keyifli bir masada akşam yemeğine başlamıştık. Erkan’ın giderek artan heyecanı sonunda kendini ele verdi ve bizim şarkımız çalmaya başladı. Son derece derin ve özel bir konuşmanın ardından rüya gibi bir evlenme teklifi aldım. Ardından elimden tutup avluda benim için hazırladığı bir sürpriz olduğunu söyledi, tarihi avlu o gece bizim için kapatılmıştı en yakın dostlarımız oradaydı, birlikte şahane bir kutlama yaptık… Tüm detaylar incelikle seçilmişti, menü şahaneydi, şarkıların bıraktığı duygu ve bizi sevgisiyle sarmalayan güzel dostlarla, her şey rüya gibiydi…

Nişan kutlamanız nasıldı?

Nişan törenimiz Pera Palace’ta gerçekleşti, tarihi dokusu ve yaşanmışlığı saygıyla koruyan yerleri çok seviyoruz. Pera benim için İstanbul’daki en kıymetli bölge, geçmişte eğitim hayatımın, bugün de kliniğimin konumlandığı çok özel bir yer. Çift olarak sakinliği, tarih kokan huzurlu yapıları, hikâyesiyle bize nostaljik bir derinlik yaşatan kutlamaları seviyoruz. Nişan törenimizde aradığımız; sıcaklık, ailemiz ve en yakın dostlarımızla eski İstanbul’u duyumsamaktı.

Kubbeli Salon’da piyano resitali eşliğinde bir kokteyl ile başladı gecemiz, ardından caz konseriyle balo salonunda devam etti. Değerli bir aile büyüğümüzün yüzüklerimizi takdimi ile başlayan tören, nişan yemeğimiz ve kutlamamızla birlikte sona erdi. Sevgili Demet Sabancı’nın misafirperverliği, Pera Palace’ın yöneticilerinden Barış Atik’in özenli ilgisiyle gecemiz şahane geçti… Salonun en kıymetli detayları antika şamdanların, tarihi paravanların ve en sevdiğim çiçeklerin yakaladığı uyumla şekillendi. Pera ailemizin bir parçası olan Constantia Pera’nın kurucusu Sevgili İrem, zarif çiçekleriyle otelin dokusunu ve bizim ruhumuzu buluşturan bir organizasyon yaptı. Nişanımızdan sonra aldığım yorumlardan biri “1930’ların İstanbul’unda aşka tanıklık ettiğimiz bir gece yaşadık” olmuştu. Sanırım kutlamamızı en iyi anlatan cümle buydu.

Bekarlığa vedayı nerede yaptınız?

Aslında iki farklı kutlama yaptık; biri en yakın dostlarımın tatlı bir sürprizle Oda by Venge’de organize ettiği keyifli bir İstanbul gecesiydi, diğeri de daha geleneksel bir dokuyla hazırlanan, Sezen Hanım Yalısı’nda gerçekleştirdiğimiz kalabalık bir buluşmaydı. Gazebo Flowers & Event’in yalıyı giydirdiği, Serenay Lokçetin’in tüm anlarımızı ölümsüzleştirdiği, Tuğçe Hanım’ın şahane bir organizasyon çıkardığı özel bir kutlama yaşadık. Gecenin ilerleyen saatlerinde Erkan ve dostlarının da bize eşlik ettiği bir rıhtım partisi ile devam ettik, ikimiz için de bekarlığa veda kutlamasına yeni bir yorum getiren, Boğaz’ın ışıltısı altında keyifle yaşanan anlardı. İki kutlama için de kıyafetlerimi Özlem Süer ve değerli ekibi özenle hazırladılar. Ayrıca birbirinden farklı bu iki gecenin bir diğer ortak yanı da Vanilla Rococo’nun geceye renk katan pastalarıydı, her defasında tasarımları ve lezzetleriyle bizi büyülemeyi başardılar.

{775246}

Düğününüzün konsepti neydi?

Her şeyden önce sade bir ışıltıydı, Fransız kültürü ve mutfağı hem balo salonunun giydirilme detaylarında hem de mutfakta bize yakından eşlik etsin istedik. Çift olarak frankofon kültürüne bizi yakın tutan bir perspektifimiz var. Renkleri Versailles Sarayı’ndan ödünç aldık, duvar dokumuzu ve ışıltıdaki gizemi Louvre Sarayı’ndan esinlendik. Raffles yeni ve modern bir balo salonuna sahip, bizim için bu alanda tarih kokan bir öykü yazmak heyecan verici bir süreçti.

Organizasyon firması bir düğünün en sihirli elleri oluyormuş, biz bu seçimi yaparken Designia İstanbul Wedding’ten Fulya Hanım’la gerçekten özel bir karşılaşma yaşadık. Zannediyorum kendisinin karakterinden dışa vuran zarafet kararımızı çok etkiledi ve birbirimizin ruhunu, zevkini çok iyi anladık. Sonuç gerçekten bize Paris’te çekilmiş eski bir sinema filminin romantik karelerinde hissettirdi… Tekrar emeği geçen herkese sizin vesilenizle teşekkür etmek isteriz.

Peki gelinliğiniz? Modeli nasıl seçtiniz?

Gelinlik seçimi, sürecin en keyifli parçası oldu diyebilirim. Benim için özel günlerin senelerdir değişmez tek adresi sevgili dostumuz Özlem Süer’dir. Eşimin annesiyle zevklerimiz çok ortak, birlikte Özlem Hanım’a gelinlik için yaptığımız ilk ziyarette hatta denediğim ilk modelde aradığımız zarif ışıltıyı bulabildik. Romantik bir Fransız danteli seçtik, yine dantel detaylı yaklaşık dört metre uzunluğunda bir duvakla bütünleştirdik. Küçük bir kuyruğu olan dar kesim bir model tercih ettim, hayalimi karşılayan en ince detay uzun bir duvağın bana nikah seremonisinin ilk yürüyüşünde eşlik etmesiydi. Hem atmosfer hem de gelinliğin modeli tüm isteğimi karşılayan bir bütünlükteydi.

İkinci gelinliğin modeline eşimle birlikte karar verdik, romantizmi ve dantelin hikâyesini sürdüren fakat temmuz ayını temsil eden bir yaz gelinliği seçtik. Özlem Hanım’ın son defilesinden aklımızda kalan bir modeli köşkte görünce işte bu dedik ve sevgili Mehtap ve Pınar Hanım’ın titiz çalışmasıyla, saç aksesuarlarından etek uçlarına kadar uyum içinde iki gelinlik yaratıldı.

Evden çıkış elbisem, hazırlık sürecinde giydiğim kaftan ve after party elbiselerim Özlem Hanım’ın son kreasyonlarından özel tasarımlardı. Hepsinde zarif bir romantizm vardı fakat after party için daha özgür ve konforlu bir seçim yaptım. Özlem Süer White karakterini taşıyan ışıl ışıl beyaz bir takım elbise diktik, aksesuarları Eli Peacock hazırladı. Takım için özel olarak tasarlanan kemer gerçekten müthiş bir eserdi aynı zamanda Pera ismini taşıyan el yapımı taç; partinin ruhunu hissettiren en önemli detaylardandı. Sevgili Eli’ye şahane tasarımları için tekrar teşekkür ediyorum.

Saç ve makyajınızın tarzı nasıldı, kime yaptırdınız?

Saçımı değerli dostum Ünal Demir yaptı, kendisi The Most Cadde’nin kurucusu ve çok yetenekli bir sanatçı. Senelerdir düğün saçımı birlikte yapmayı hayal etmiştik, o günü doya doya yaşadık diyebilirim. Her elbisemde saçımı tüm aksesuarlarıyla yeniden tasarladı ve ekibi de kendisi de büyük bir özenle çalıştı. Makyajda sevgili Melis İlkkılıç’la çalıştım, kendisinin çok güçlü bir yeteneği ve büyük titizlikle sizi çok özel hissettiren bir karakteri var. Bu şahane ikiliyle çok keyifli bir hazırlık sabahı yaşadım, her ikisine ve değerli ekip arkadaşlarına yeniden bütün kalbimle teşekkür etmek istiyorum.

Gelelim ilk dansa… Hangi şarkıda dans ettiniz?

Eşimin de benim de yoğun bir çalışma takvimimiz var o nedenle çok kısa bir ders alma şansı yakalayabildik. Bizi ilk dansa Serkan Alkan ve Zekiye Eyilik kısa sürede büyük bir ilgi ve özenle hazırladı. Şarkımız bir Fransız klasiğinin iki güçlü yorumunu birleştiren, bizi duygusal olarak çok etkileyen bir seçimdi. Andrea Bocelli ve Edith Piaf’ın düeti olan bir La vie en rose dansı yaptık, biraz vals, biraz romantizm gecemize gerçekten ışık kattı.

Düğün hediyelikleriniz nelerdi?

Tüm kutlamalarımızda hediyelerimize büyük özen göstermeye çalıştık, söz törenimizde Homemade Aromaterapi bize özel dilek mumları hazırladı. Nişan törenimiz için daha klasik bir seçim yaptık, misafirlerimize Jo Malone’un en sevdiğim kokusu English Pear and Freesia serisinin mumlarını hediye ettik. Düğünümüz için ise Türk Eğitim Gönüllüleri Vakfı’na bağış yapmayı tercih ettik, hepimiz için küçük bir anı niteliğinde zarif kitap ayraçları hazırlandı.

Gelin buketi ve pasta düğünün en önemli detayları… Siz bu ikiliyi kime yaptırdınız?

Çiçeklerinde kendi renklerimi bulabildiğim az sayıda çiçek tasarımcısı tanıyorum, Gazebo her zaman beni çok iyi anladı ve düğün günümde de renkleriyle tüm güne hitap eden buketler tasarladı. Aynı zamanda nedimelerimizin bileklikleri, damadın ve sağdıçlarının yaka çiçekleri de onların özenli ellerinden çıktı.

Pasta için vazgeçilmez durağım yıllardır aynı, Claudia Roditi’nın gustosunu tamamıyla yansıtan Vanilla Rococo. Düğün sabahında hazırlık odalarımıza gelen lezzetli groom & bride cakeleri ve düğün pastamızın görsel şöleni bizi gerçekten büyüledi.

Balayı için nereyi tercih ettiniz?

Tüm bu romantizmi taçlandırabileceğimiz tek durağın Fransa olduğunu düşündük. Eşimin ve benim ruhuna hayranlık beslediğimiz bir şehri, tüm kutlamalarımızda izi olan Paris’i yaşamak istedik. Ardından Güney Fransa kıyılarında Saint Tropez, Nice ve Monaco ile devam eden bir yolculuğa çıkmaya karar verdik. Paris’te gelin ve damat olarak yürümek ve Champs – Elysees’ de bir evlilik karesini ölümsüzleştirmek hayalimizdi, bunun için The Paris Photographer ekibi ve Onorina Jomir ile anlaştık sonucu heyecanla bekliyoruz!

{771385}

Düğününüz şimdi olsa farklı bir şey yapmak ister miydiniz?

Bu soruya büyük bir huzurla ‘hayır’ diyebilirim çünkü her şey sihirli bir el değmiş gibi ilerledi. Hayallerimizin karşılığını huzur ve mutlulukla aldığımız bir kutlama yaşadık, geri bildirimlerin hepsinde herkesin ne kadar huzurlu hissettiği ve eğlendiği bir gece olduğu vardı. Bizim için en önemlisi bir hatıra defteri yaratmaktı ve çok kıymetli hatıraların bize miras kaldığı bir geceyle aşkı kutlamaktı… Düğünümüzde bu hissi doyasıya yaşadık. Bu mirası ölümsüz karelerle hep canlı tutacak olan değerli dostum, fotoğraf sanatçısı Nihan Güzel Daştan ve ekibine de ayrıca teşekkür ediyorum. Gecemizi unutulmaz ve tüm özenleriyle eşsiz kıldılar.

Eşim de ben de öncelikle ailelerimize ve dostlarımıza, tüm süreçte emeği geçen ekibimize, değerli sanatçımız Funda Arar’ın coşkusuna, Raffles İstanbul’a ve aşkımıza sevgi dolu gözlerle şahitlik eden tüm misafirlerimize teşekkürü borç biliriz. Eğer bir şansımız olsa yeniden aynı geceyi her anıyla kuşkusuz yaşamak isteriz…

Düğün sürecine girmiş çiftlere vereceğiniz öneriler neler?

Buna hem sürecin içinden çok yeni geçmiş bir gelin olarak hem de bir çift terapisti olarak cevap vermek istiyorum. Düğün elbette tüm detaylarıyla planlama ve titizlik isteyen bir süreç, kesinlikle stresli ve krizlere açık bir dönem. Fakat hiçbir detay aşkınızdan daha değerli değil ve bu düğün aşkınızın kutlamalarından sadece biri, gelecek uzun yılların ve şahane günlerin bir ilk habercisi… Sosyal medyanın, gerçek üstü yaşamların gölgesi altında değil, sizin gerçeğinizin ve tamamen size özel olduğunda inandığınız anların değeri paha biçilemez. Lütfen düğününüz bitene kadar telefonlardan ve anda kalmanıza engel olabilecek tüm uyaranlardan uzak sadece partnerinizle birbirinize odaklanmayı deneyin.

Bizim gecemizi unutulmaz kılan en önemli şey sürekli birbirinin gözlerinin içine bakan ve ihtiyaçlarını daha söylemeden anlayıp ahenk içinde uyumlanabilen bir çift olmaktı. Telefonlarımıza elimize hiç almadık, sosyal medyayı düğün bitene kadar hiç kullanmadık, anda kaldık, düğünümüzü yaşadık, aşkla ve tüm sevdiklerimizle aramızda köprüler kuran şarkılarla anlaştık, sarıldık ve paylaştık… Bu, bizim deneyimimizden bize en iyi gelen parçaydı, dilerim tüm çiftler hayallerine sevgiyle kavuştuğu, aşk dolu kutlamalar yaşasın ve tüm anlarını “iyi ki” diyerek hatırlasınlar…

KÜNYE

Davet Mekanı: Raffles İstanbul

Organizasyon: Designia İstanbul Wedding

Fotoğraflar: Nihan Güzel Daştan

Gelinlik: Özlem Süer

Damatlık: Marsel Boutique

Saç: The Most Cadde, Ünal Demir

Makyaj: Melis İlkkılıç

Saç Aksesuarları: Özlem Süer, Eli Peacock

Gelin Buketi: Gazebo Flowers & Events

Müzik: Funda Arar

Pasta: Vanilla Rococo