preloader

Yeni Nesil Sanat Galerisi: Muse Contemporary

14.06.2021
Yeni Nesil Sanat Galerisi: Muse Contemporary

Yazı Boyutu:

Ayşe Pınar Akalın ile genç sanatçıların yetenekleri ve yenilikçi vizyonlarından ilham alarak yarattığı markası Muse Contemporary hakkında sohbet ettik.

Yeni Nesil Sanat Galerisi: Muse Contemporary

Ayşe Pınar Akalın

Muse Contemporary’in kuruluş hikayesini anlatır mısınız?

Doktor bir anne babanın mühendis kızıyım ve uzun yıllar büyük bir Amerikan şirketinde üst düzey yöneticilik yaptım. Meslek hayatımın 22 senesi yurt dışında, genellikle de İtalya’da geçti. Baktığım her yerde sanat ve gustoya, coşkulu takdir, beğenme ve zevk almaya yoğunlaşmış bir kültürün içinde yaşamak, sanata olan ilgimi çokça besledi. Yepyeni bir yola ilk adım atışımsa, kalbimin sesini dinleyerek New York’a sanat yönetimi eğitimi almaya gitmemle başladı. Türkiye’ye geri döndüğümde gerçek anlamda ruhumu besleyen, varoluşumun heyecanını hissettiren bir yola girdiğimi biliyordum. Dokuz yıldır sanat dünyasında aktif olarak çalışıyor, müzelere ve yabancı galerilere sanat danışmanlığı yapıyorum. Bu süreçte tarihi mekânlarda çağdaş sanat sergilerini hayata geçirdim, genç sanatçılara alternatif mekânlarda sergiler açtım ve bu projelerin küratörlüğünü üstlendim. Dönüp baktığımda, attığım bu adımları başarmamdaki en büyük etkenin sanata olan aşkımın yanı sıra mühendisliğin bana kazandırdığı planlama ve yönetime yönelik bakış açısı olduğunu söyleyebilirim.

Yeni Nesil Sanat Galerisi: Muse Contemporary

Galeri, bütün bu birikimin getirdiği organik bir gelişme oldu. Seneler içerisinde hayata geçen bu projeler sayesinde, yanımda benimle ilerlemek isteyen çok nitelikli sanatçılarla bir grup oluştu. Hepimizin hem sanata hem de ortak coşku alanına olan aidiyet duygusunun köklerini, bu galeriyle güçlendirdiğimize kalpten inanıyorum. Genç sanatçıların yetenekleri, yenilikçi vizyonları ve coşkuları benim en büyük ilhamım ve buradan yola çıkarak bu oluşumun ismini “Muse” koydum.

Pandemi döneminin sakin ve içe dönük enerjisi, yarattığım Muse Contemporary markasını kurumsallaştırmam için gereken adımları atmama fırsat verdi. Sanatçıların izolasyon süreçleri esnasında yaratmalarına benzer şekilde, benim de odaklandığım, verimli bir dönem oldu. Bu oluşumda, geleneksel süreci tersinden izledim. Öncelikle online platformu kurdum, ardından da sonra fiziksel galeriyi açtım.

Online sanat platformunun/galerisinin avantaj ve dezavantajları neler?

Sanırım bunu söylemek için çok erken çünkü platformu mart başında açtık, galeriyi ise haziran ayında. Bu iki kanalın birbirine alternatif olmadığını, farklı deneyimler sunduklarını düşünüyorum. Dijital dünya özellikle genç kuşaklar için vazgeçilmez. Ayrıca platform çok büyük bir arşiv… Fiziksel eserlerin dijital dünyadaki izdüşümlerine bu kadar kolay erişebilmek çok pratik. Öte yandan galeriler de sanatseverler için hem bir buluşma mekânı işlevi üstleniyor hem de eserlerin önünde vakit geçirip onları daha derinden algılama fırsatı sunuyor.

İlk serginiz Kontrast’ın teması ne? İzleyicileri neler bekliyor?

Kontrast karşıtlıklar üzerine kurgulanmış bir sergi. Küratörümüz Sinan Polvan bu kavramı insan yaşamındaki anlamların zıtlıklar üzerine kurulmasıyla açıklıyor: “Üzüntü olmadan sevincin, umutsuzluk olmadan umudun, karanlık olmadan aydınlığın, kötü olmadan iyinin, hatta ölüm olmadan yaşamın anlamı olamaz. Zıtlık, yaratıcılıktaki bütüncül dengeyi oluşturduğundan tekdüzeliği ortadan kaldırır, sanat yapıtının heyecan verici, merak uyandırıcı, canlı, fark edilebilir, kışkırtıcı ve çarpıcı olmasını sağlar. Zıtlıkları mükemmel bir uyum içinde dengeleyen ve yapıtı, yani ruhu oluşturan ise sanatçının kendisidir.” Bu sergide izleyicilere bu kontrastların oluşturduğu uyumu görsel bir seçki içinde sunmaya çalıştık.

Yeni Nesil Sanat Galerisi: Muse Contemporary

Muse Contemporary’de yer alan sanatçıları nasıl belirliyorsunuz?

Söylediğim gibi daha önce gerçekleştirdiğim projelerden ve sergilerden büyük bir sanatçı havuzu oluşmuştu. Küratörümüzle beraber bu ilk serginin teması içinde yer alacak sanatçılara ve sanat eserlerine karar verdik. Sergide ülkemizden duayen ve yeni kuşak sanatçıların yanı sıra, lentiküler fotoğraf alanının önde gelen temsilcilerinden İngiliz sanatçı Jeff Robb, New Yorklu fotoğraf sanatçıları Reka Nyari ve Wayne Maser gibi eserleri Türkiye’de ilk kez sergilenecek olan dünyaca ünlü yabancı sanatçılar da yer alıyor.

Temalı karma sergilerde, galeri dışından sanatçılara da yer veriyoruz ve başka galerilerle beraber çalışıyoruz.

Sergi dışında da galeri veya platform için sanatçı seçimi, araştırma ve seçki etaplarından oluşuyor. Dünyadaki genç sanatçıları takip ediyor, Muse Contemporary’nin çizgisine, vizyonuna uygun olanlarla irtibata geçiyoruz. İtalya geçmişim ve yakın ilişkilerimden dolayı İtalyan sanatçılara da önemli bir yer veriyoruz.

{773937}

Türkiye ve dünyadaki sanat platformları/galerileri ne yöne doğru gidiyor?

Kesinlikle daha dinamik, interaktif ve paylaşımcı olmak zorundalar. Sanat platformları daha niş pazarlamaya yönelmeli diye düşünüyorum. Muse Contemporary’nin pazar yeri mantığıyla değil küratoryel bir seçkiyle çıkmış olmasının avantaj olacağına inanıyorum. Galeride oturayım ve isteyen gelsin veya sanattan anlamayanlar gelmesin gibi tavırlara artık yer olmadığını düşünüyorum. Değişime ayak uydurmak, ayrıcalıklı olma konusundaki katı kurallardan öteye gidilmesi gerektiğine inanıyorum.

Yeni Nesil Sanat Galerisi: Muse Contemporary

Yakın zamanda online’a daha çok yönelim olacak mı?

İzolasyon dönemi online’a olan ilgiyi arttırdı. Bu sanat alım satımları için de böyle… Her bakımdan alışkanlıklarımızın değişeceği başka bir çağın içine girdik, sanal dünya ve e-ticaret bu dünyanın önemli parçaları. Hayatımızdaki yerleri de büyümeye devam edecek, bu kaçınılmaz. Dünyada sanat piyasalarında çok önemli meblağlarda satışlar online olarak yapılıyor. Türkiye’de ise sanat alan kişilerin bu anlamda daha tutuk olduğunu düşünüyorum. Zamanla ve yeni kuşakların sanat alımına başlamasıyla bu eğilimin değişeceğine inanıyorum.

Çağdaş sanat için online galeriler rekabetçi yerler mi?

Türkiye için konuşuyorsak, şu anda bence çok büyük bir rekabet yok. Daha yeni yer edinmeye çalışan aktörler var diyebiliriz. Dünyada ise bu piyasa Saatchi ve Artsy gibi büyük devlerin elinde ve koleksiyonerler için sevimsiz bir pazarlama bombardımanına dönüşen kıyasıya bir rekabet var. Onlarınki ticaret üzerine kurulmuş bir sistem, sanatçıların imajı veya işlerin kaliteli seçkisine odaklanmıyor. Biz Muse Contemporary’u bu pazar yerlerinden çok farklı tutuyor ve konumlandırıyoruz.

Yeni Nesil Sanat Galerisi: Muse Contemporary

Türkiye’de online sanat alımı yapan koleksiyonerler var mı? Bu yeni sisteme nasıl bakıyorlar?

Ömer Koç’un hem bizzat hem de danışmanları aracılığıyla online müzayedeleri, galerileri yakından takip ettiğini biliyorum. Cem Yılmaz çok uzun bir süredir yabancı sitelerden online çağdaş sanat satın alıyor ve bu kanalları çok iyi kullanıyor. Ama genele bakacak olursak Türkiye’de koleksiyonerlerin çoğu görerek almayı tercih ediyorlar. Bunun yanı sıra müzayedeler daha farklı bir dinamiğe sahip, sanal olarak da sanat ticaretindeki önemleri büyüyor. İstatistiksel olarak ülkemizdeki online sanat ticaret hacmini bilmiyorum ama bu hacmin çoğunun müzayedeler aracılığıyla yapıldığını tahmin ediyorum. Kullanıcılar bizim gibi yeni açılan sanal platformlarına yeni alışıyor. Burada en önemli unsurlar güven, güvenlik, hız, kolay erişilebilme ve seçkinin kalitesi bence.

{771174}

İleriye dönük farklı sanat projeleriniz olacak mı?

Her zaman var! Devamlı proje üreten bir endüstri mühendisi var içimde. St. Antoine “Angel” sergisinden tanıdığımız Güney Afrikalı genç heykeltıraş Jake Michael Singer ile eylül ayında İstanbul’da tarihi bir mekanda hayata geçecek büyük bir proje üzerinde 1,5 yıldır çalışıyoruz.

Yeni Nesil Sanat Galerisi: Muse Contemporary

NFT konusunda düşünceleriniz nedir? Sizin bu konuda yatırım ya da girişimleriniz var mı?

NFT en kısa tanımıyla başka bir eşi daha bulunmayan dijital varlıklardır. NFT sanat dünyasına mart ayında bir bomba gibi düştü. Dijital sanat ise benim çok uzun süredir radarımda ve sanatçılarını çok yakından takip ediyorum. NFT sanat dünyasının alışılagelmiş dinamiklerinin ötesinde yeni bir dönem açıyor. Öncelikle Blockchain teknolojisinin geleceğin yapı taşı olduğunu kabul etmek gerekiyor. Dijital sanat ise Z kuşağının vazgeçilmezi. Sanatçılar için alıcıya doğrudan ulaşım sağlaması cazip gelirken, eserin blok zincire kaydedilmesi, kopyalanamaz ve doğrulanabilir olması sanat dünyasında yer alan tüm kurumlar için önemli. Değişimi izlemeli ve takip etmeliyiz ama yatırım yapmadan riskleri çok iyi analiz etmek gerekir. Büyük bir potansiyel olduğunu ama süreç içinde de birçok oyuncunun eleneceğini düşünüyorum.

OGGUSTO
OGGUSTO Tüm Yazıları