Cilt Sağlığı ve Cilt Sorunlarının Psikolojik Etkileri
Yazı Boyutu:
Cilt bakımındaki yenilikçi uygulamalar, en popüler cilt bakım içerikleri ve cilt sorunlarının psikoloji üzerindeki etkilerini, La Roche-Posay Pazarlama Müdürü Ceren Hepyalnız ve Psikolog İpek Kerestecioğlu’dan öğrenin.
Ceren Hepyalnız İpek Kerestecioğlu
Öncelikle oldukça ses getiren DermLive etkinliğiniz ile başlayalım. DermLive’ı hangi amaçla hayata geçirdiniz ve hangi konuları işlediniz? Katılımcılar neler öğrendi?
Ceren Hepyalnız: İlk olarak DermLive’ın ne olduğuyla başlamak isterim. DermLive, küresel çapta bir dijital etkinlik. Yapılan araştırmalar, cilt sağlığının insan psikolojisine doğrudan etki ettiğini gösteriyor. Dünyada pek çok insan da bu durumdan muzdarip… DermLive’ı da kapsayan #CildinGörünendenFazlası girişimiyle konuya ilişkin bilinç oluşturmak istiyoruz çünkü yalnızca cildi değil, cildin arkasındaki insanları da görüyoruz. La Roche-Posay olarak herkesi sesini yükseltmeye çağırıyor ve cilt sorunları nedeniyle oluşan psikolojik etkilerin farkındayız mesajı veriyoruz.
Bu büyük girişimin ilk ayağını 5000'den fazla konuk, gazeteci, influencer, dermatolog ve 60'tan fazla ülkeden hastayla uluslararası çapta düzenledik. 2 oturumdan oluşan programda noröbilim ve psikoloji uzmanları ile cilt problemlerinin yaşam kalitesine etkisi konuştuk. Belirlenen konularda gelişmelerin ele alındığı, katılımcılarla etkileşim kurma fırsatı sunan atölye çalışmaları da gerçekleştirdik. Etkinlik için farklı odalar oluşturduk. Egzama Odasında Lipikar ürününün arkasındaki mikrobiyom bilimi ve yeni bilimsel gelişmeleri konuştuk. Akne Odasında La Roche-Posay’in yeni leke karşıtı lansmanı Effaclar Serum, mikrobiyom ve akne, cilt bakımı rutinleri, cilt bakımında yapılması ve yapılmaması gerekenleri ele aldık.
Bu dijital buluşmada cilt rahatsızlıkları ve bu rahatsızlıkların getirdiği psikolojik etkileri tartıştık. Cilt sorunlarının yaşam kalitesi üzerindeki etkisinin, tahmin edilen çok daha fazla olduğunu gördük. DermLive sonucunda; akne, egzama, alerji gibi problemlerin sosyal yaşamda güçlü bir etkiye sahip olduğunu, dermatolojinin bireyleri cildin ötesinde birçok sorundan kurtardığını söyleyebiliyoruz. DermLive, bir bakıma cildin bilinmeyen yönünü gözler önüne serdi.
Bu girişimin devamı gelecek mi?
Ceren Hepyalnız: #CildinGörünendenFazlası hareketi yalnızca bu global etkinlik ile sınırlı değil. La Roche-Posay olarak, biz bundan sonra atacağımız her adımda bu misyonla hareket edeceğiz. Girişimin Türkiye ayağı da oldu ve etkinlikte ele alınan konuları ve öne çıkan görüşleri, lokal canlı yayınlarda konuştuk. 3 ayaktan oluşan #CildinGörünendenFazlası canlı yayınları; Türkiye’de uzman dermatolog ve psikologların da katılımıyla 7, 10 ve 14 Aralık tarihlerinde düzenlendi. 2021’de de cilt problemi yaşayan influencer ve gerçek tüketicileri kampanyamıza entegre ederek bu misyonumuzu daha da ileriye taşıyacak ve devam ettireceğiz.
{773405}
#CildinGörünendenFazlası mottosuyla hareket ediyorsunuz. Peki, göründüğünden daha fazlasına sahip cildimizin ihtiyaçlarını iyi anlamak için nasıl bir yol izlemeliyiz?
Ceren Hepyalnız: Her fırsatta altını çizdiğimiz dermatolog rehberliğinden faydalanmalıyız. Cilt sağlığı, cildin ötesinde pek çok anlam taşıyor ve bu nedenle onun bakımı düşündüğümüzden çok daha önemli. Cilt ihtiyaçlarının uzman dermatolog önerisiyle karşılanması gerektiğini her zaman vurguluyoruz.
La Roche-Posay olarak dermatologlar ile iş birliği içerisinde çalışıyorsunuz. Bu çalışmalar ne gibi farklılıklar yaratıyor?
Ceren Hepyalnız: Evet, dermatolog iş birliği üzerinde durduğumuz en önemli noktalardan biri. Dermatologların en çok tavsiye ettiği markayız, tüm dünyada 90.000 dermatolog ve doktorla birlikte çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Bilim ve uzmanlarla birlikte çalışmak, ürünlerimizi geliştirirken bize rehberlik ediyor. Bu da bizi farklı bir noktaya taşıyor. Bu sayede milyonlarca tüketicimize kalite, etkinlik ve güvenlik açısından en iyi kozmetik yeniliklerini sunuyoruz.
Yenilik demişken, cilt bakımında ne gibi yenilikler ve ilerlemeler kaydedildi? Sizin geliştirdiğiniz yenilikçi bir ürün veya uygulama var mı?
Ceren Hepyalnız: Dijital dönüşümün hiç olmadığı kadar öne çıktığı bu dönemde yeni konseptlerin gelişimine tanık oluyoruz. Kişiselleştirilmiş deneyimler ön planda. La Roche-Posay’in Spotscan uygulaması bunun en çarpıcı örneklerinden: Spotscan, yağlı ve akneye eğilim gösterebilen ciltlere kişiselleştirilmiş ürün rutini ve tavsiyeler sunan yapay zeka ile geliştirilmiş cilt analizimiz. Bu gibi uygulamalarımızla en iyi ürünleri ve dijital deneyimleri sunan ve her ikisini de mükemmel bir uyum içinde gerçekleştiren bir şirket olma vizyonuyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Aynı zamanda dermatoloğa gitme oranı çok düşük olan ülkemizde tüketicileri dermatolog uzmanlığıyla buluşturuyoruz.
Kişiselleştirme oldukça önemli bir nokta. Her cilt birbirinden farklı, doğru sonuçlar almak için nasıl tercihler yapılmalı?
Ceren Hepyalnız: Farklı cilt yapılarına farklı şekillerde, ihtiyaca yönelik çözümlerle yanıt vermek gerekiyor. Bunun için de cildin ihtiyaçlarını doğru analiz etmeliyiz. Bu konuda altını çizmek istediğim nokta yine dermatolog yönlendirmesi. Hepimizin bir dermatoloğu olmalı ama bu konuda biraz gerideyiz. Dermatoloğu daha erişilebilir kılmayı hedefliyoruz.
{773158}
Cilt bakımında popüler hale gelen en iyi içerikler nelerdir?
Ceren Hepyalnız: İçerikler trendler konusunda belirleyici oluyor. Cilt güzelliğini sağlıkla birleştiren içerikler trend olmayı sürdürüyor. Özellik dermatolojik içerikler çok daha popüler ve aranır hale geldi. Son dönemde hyalüronik asit, glikolik asit ve niacinamide içeriğe sahip formüller, cilt bakım meraklılarının özellikle ilgi gösterdiği ürünlerde karşımıza çıkıyor. Bu yılın en gözde içeriklerinden diğerleri de Cica, vitamin B5 ve C vitamini. Bahsettiğimiz içerikleri, 2021’de güzellik tutkunlarıyla buluşacak cilt bakım ürünlerinde de görmek şaşırtıcı olmayacaktır.
La Roche-Posay olarak, saydığımız içeriklerle geliştirdiğimiz ürünlerle yeni yılda kullanıcılarımızın cilt bakım ihtiyaçlarına en iyi şekilde yanıt vermeye devam edeceğiz. Cica içerikli ürünlerimizden bahsetmek isterim. Hasar görmüş, hassas ciltler için geliştirilen Cicaplast Baume B5, Cicaplast Baume B5 SPF50 ve Cicaplast Gel B5 ürünlerimiz bulunuyor. Saf hyalüronik asit ve vitamin B5 içeriği ile çift etki sunan Hyalu B5 Serum ve Hyalu B5 Göz Kremi, içeriğinde niacinamide ve glikolik asit bulunan Effaclar Peeling Etkili Serum ve yine niacinamide içerikli LIPIKAR Baume AP+M de, La Roche-Posay’in en sevilen ürünleri arasında.
DermLive canlı yayınlarında siz de yer aldınız. Etkinlik kapsamında nasıl bir iş birliği yaptınız? Açabilir misiniz?
İpek Kerestecioğlu: La Roche-Posay, yaşanan cilt problemlerinde pek konuşulmayan ancak sandığımızdan çok daha önemli olan, işin psikolojik boyutuna değinme kararı almış. Bu konuyu birlikte ele aldık ve 3 farklı canlı yayında izleyicilere cilt hassasiyetlerinin, sivilcelerin, kaşıntıların psikolojik boyutlarını anlattık.
Bize cilt sorunlarının psikolojimizi de olumsuz yönde etkilediğini aktardınız. Peki, en çok ne gibi şikayetlere neden olabiliyor?
İpek Kerestecioğlu: Derimiz, vücudumuzdaki en büyük ve en görünür organımız. Bizi sarıp sarmalarken, bir yandan da ifade edilmeyen duyguların deride kendine bir şekilde yer bulduğunu biliyoruz. Deriyi duyguların aynası gibi düşünebiliriz. Örneğin heyecanlandığımızda yüzümüz kızarır, korktuğumuzda tüylerimiz diken diken olur. İfade edilmeyen kaygı, öfke gibi duygular da deride kaşıntı, döküntü, egzama, sivilce gibi görünümler yaratabiliyor. Dış görünüşü konusunda hassas olan kişiler, yaşanan bu cilt sorunları nedeniyle psikolojik olarak zor zamanlardan geçebiliyorlar. Sosyal ortamlara girmek istememe, özgüvende azalma, uykusuzluk, kaygı ve depresif duygu durumlarında artışlar yaşanabiliyor. Dışlanma, alay edilme, sevilmeme ve beğenilmeme endişeleri, sosyal medyada pompalanan kusursuz güzellik algısı ise kaygıyı daha da tetikliyor. Artan kaygı da cilt problemlerinde artışa neden olabiliyor. Bu durum da “tavuk mu yumurtadan, yumurta mı tavuktan” ikilemini doğuruyor.
Önerdiğiniz çözümler nelerdir?
İpek Kerestecioğlu: Cilt sorunları yaşayan kişilerin öncelikle mutlaka fizyolojik bir muayeneden geçmesini öneriyoruz. Kişinin içinde bulunduğu duygu durumu nedeniyle gündelik yaşamı olumsuz etkilenmeye başladıysa; örneğin işe ya da okula gidemeyecek kadar isteksiz, mutsuz, çok endişeli, konsantre olmada güçlük yaşayan, kendini ötekilere kıyasla çok değersiz ve yetersiz bulan bir durumdaysa psikolojik olarak destek alması çok önemli. Cilt sorunları ile baş etmek uzun bir yolculuk olabiliyor. Bu yolculukta acele etmemek, hızlı sonuç alınamadığı için paniklememek, isyan etmemek de bir diğer önemli nokta. Sevdiklerimizin verecekleri destekler ve duygularımızı ifade edecek ilişkilerimizin olması, olmazsa olmazlardan. Sosyal medyadaki kusursuz güzellik algısını pompalayan görsellerin birçoğunun gerçekçi olmadığını da aklımızdan çıkarmamamız lazım…
{773376}